Türkiye'nin memur portalı |
Oturum aç Üye ol Parolamı unuttum |
dermessBu üye YazarBu üyenin profil sayfasına git |
|
|||||||
|
Toba yanardağ patlaması, dünyanın son 25 milyon yılının en büyük süper yanardağ patlaması olarak değerlendirilmiş ve bu konuda bazı teoriler geliştirilmiş:
Patlama tarihi olarak yaklaşık 77.000 yıl öncesi gösteriliyor.
Kesin bir tarih gösterilmemiş.
Şu anda Endonezya'nın Sumatra adasında bulunan Toba gölünün, dehşetli bir patlamanın merkezi olduğu belirtilmiş.
toba gölü Sumatra adasının ortasında büyükçe bir göl ve ortasında bir ada bulunuyor.
Tabi patlamadan önce orada büyük bir dağ bulunuyormuş.
patlamayla birlikte dağ yok olmuş ve günümüzde bu bölgede toba gölü oluşmuş durumda.
patlamanın izleri dünyanın dört bir yanında takip edilmiş.
Hindistan'daki göl tabanlarında 3 metreyi bulan kül tabakalarına ulaşılmış.
dünyanın geri kalanında bu kül tabakası 1 ila 2 cm kadarmış.
patlamanın şiddetiyle yeryüzünün yaklaşık 10 yıl süren bir volkanik kış darboğazına girdiği, oluşan yıkım nedeniyle yeryüzünde oldukça sınırlı sayıda insanın hayatta kalabildiği ve günümüz insan ırkının geride kalan bu bir avuç insan üzerinden çoğaldığı tezleri ileri sürülüyor.
bilim insanları yapılan dna incelemelerinde de bu tezi destekleyen ipuçları bulduklarını açıklamışlar.
Toba gölü dünyanın en büyük krater gölü.
Boyu 100 kilometre
Eni 30 kilometre
derinliği 505 metre
1985 yapımı.
Tom Cruise oynuyor.
Ridley Scott çekmiş.
ağzım açık izledim.
çok iyi,
daha iyisi çekilebilir miydi bilmiyorum.
pek çok filme de görsellik anlamında ilham olmuş olabilir.
filme çok emek verildiği belli.
yalnız türün meraklısı olmayanlar için sıkıcı gelebilir.
hikayeye pek takılmadım benim için görsellik yeterliydi.
Fantastik bir çocuk filmi diyebiliriz,
bir dönem vardı böyle bir yapım; seri halinde hazırlanmıştı ve shelley Duvall sunuyordu.
Yüksek çözünürlüklü, temiz, büyük bir ekrandan izlemenizi tavsiye edebilirim.
Tom Cruise'nin gençliğini merak edenler de bakabilir.
farklı bir bilim kurgu filmi.
değişik bir ufo yorumlaması olmuş.
ilk yarısı mantık bütünlüğü kurulamayacak kadar düşük tempolu ve kopuk.
ikinci yarısı aksiyonlu ve idare eder.
Sonuç: izlemeseniz de olur ama illa bilim kurgu izlerim diyorsanız biraz bakın. :)
başrollerden birinde oynayan at yetiştiricisi genç adam insana kurdeşen döktürecek kadar kötü ve düşük enerjili oynadığı için filmi de deli gibi aşağıya çekiyor. partneri kızın bütün uğraşları da durumu kurtarmaya yetmiyor.
1. | yazman47 | |
2. | Seval88 | |
3. | semraa-91 | |
4. | KenaAn MuTLu | |
5. | burgulukalpler | |
6. | BALYOZ1960 |
Takip edilen yazar yok. |
şu meşhur
cobra gypsies belgeseli benim de önüme düştü.
adam hakikaten işi biliyor.
nefes kesen bir belgesel hazırlamış.
aslında temposu çok yüksek, bizim gibi hasta ve yaşlı insanlar için keşke biraz daha sakin kalabilseymiş.
aklım gitti resmen.
bölge hindistan'ın kuzeybatısında Pakistan sınırına yakın bir eyalet.
uydudan bakınca bile çöl olduğu anlaşılıyor.
sanırım aradaki doğal set
indus vadisi
indus nehri ve bereketli vadisi dururken bu insanları bu çöle kim yaymış acaba ?
Bir de yer isimleri ilgimi çekti. çok yaygın bir şekilde hepsi -ur ile bitiyor. niye acaba ?
palanpur, jodhpur, jaipur, fatehpur, siddhpur, dungarpur, mahidpur, sarangpur, shujalpur, udaipur...
bu eyalette ve komşu eyaletlerde daha bir sürü böyle -ur la biten yer ismi var.
Sümerce Ur, or şehir demek.
ur, uruk, urfa
şimdi biz mezopotamya tarihi olarak sınırlamışız ama belki de çok daha büyük bir kültürün uzantısı olarak Anadolu coğrafyasında yaşıyor olabiliriz.
Belli ki ur ile biten yer isimleri kuzey hindistan'da da bir anlam ifade ediyor. Tıpkı Anadolu'daki bazı eski yer isimleri gibi.
en komik bilgiyi niye en sona koyuyorlar ki ?
inek fotoşopmuş.
bizden neyi eksik ki ?
filtresiz makyajsız resim atan mı kaldı ?
Zaten poz verirken ineğin şoplanacağını da biliyorlarmış.
olsun yine de tonlamayı güzel yapmışlar hiç yapay durmuyor.
tüh ne kadar üzüldüm anlatamam.
böğürtlen sokağı
kızılcık selesi
zerdali tadında aşk
holding gülleri
gibi devam performansı bekliyorduk.
çünkü mutluluk neydi hep soruyorduk, arıyorduk...
zıplayan fasulye de diyorlar ama neden zıpladıklarını bilmiyorum.
ona da biraz bakalım:
bizim fasulyeler gibi onların fasulyesinin içine de güveler larva bırakıyormuş.
larvalar bu fasulyeleri yiyip bitirip içini boşaltıyorlarmış.
fasulyelerin zıplama nedeni içindeki güvelerin hareketiymiş efendim.
yedik, büyüdük, daha serin ve güzel bir yer için kıpırdanıyoruz demek istiyorlarmış.
kısacası zıplamayanı bulmak daha makbul.
İletişim | Künye | Reklam | Sitene ekle © 2024 MN Yazılım |