Türkiye'nin memur portalı |
Oturum aç Üye ol Parolamı unuttum |
dermessBu üye YazarBu üyenin profil sayfasına git |
|
|||||||
|
ilk defa duydum.
süt ve limon nasıl tutturuluyor onu anlamadım ama normalde limon sütü keser.
bir bakayım bakalım:
Haa tamam terbiye malzemesi olarak yumurtayla karıştırılıyormuş aslında biraz da un eklenmesi lazım gibi.
Belma tavsiye edince dün akşam izledim.
Resmen beynim yandı, kafamdan dumanlar çıktı önce.
Sonra her şey yerine oturdu.
O dönemde çokça kullanılan sürpriz sonlu, şaşırtmacalı, o muydu bu muydu dedirten türden güzel bir film
Ben beğendim açıkçası.
Hatta bir süre sonra işler absürtleşmeye başlayınca
ne oluyor yahu, son durak filmine mi bağladılar halbuki iyi başlamıştı dedim ama
sonradan vaziyet anlaşıldı.
piramitlerden ve stone henge'den birkaç asır daha eski olan antik yapılar daha doğrusu tapınaklar.
bu devasa tapınaklara sonradan devlerin yeri adı verilmiş.
Bu tapınaklarda malta'da düzinelerce varmış.
Üzerindeki medeniyetin bir anda birdenbire arkasında hiçbir iz bırakmadan yok oldukları belirtilmiş.
gelişmiş bir medeniyet olarak kabul edildikleri için ortadan kaybolmaları kafa karıştırmış.
2013 yılında araştırmacılar bir şey keşfetmiş.
polen seviyesindeki ciddi düşüşle ağaç sayısının hızla azaldığı belirlenmiş.
bunu ağaçları kesmeleriyle açıklıyorlar.
ancak ağaçların azalmasıyla da tarıma yönelmişler, toprağı gübrelemeyi öğrenmişler.
adada ciddi anlamda su kıtlığı varmış.
doğal su kaynakları yokmuş.
çöküşün sebebini sonunda bulmuşlar.
Bir toplu mezarlıktaki kalıntılar incelenmiş.
ciddi iklim değişikliğine bağlı olarak beslenme bozukluğu tespit edilmiş.
eski kalıntılar sebze ve et ağırlıklı beslenmeyi,
son kalıntılar ise düzensiz beslenmeyi açıklıyormuş.
Aşçı Harrison Okene bir petrol römorköründe çalışıyor.
Nijerya açıklarında korsan saldırısına uğruyorlar.
Korsanlar çalıştığı gemiyi basıyor ve kendisi tuvalette olduğu için kurtuluyor.
gemiyi alabora ediyorlar.
mürettabatın hepsi hayatını kaybetmiş.
Harrison Okene bir hava cebine kaçmayı başarmış.
32 kilometre açıkta 30 metre okyanusun altında kalmış.
yardım botu gelmiş ama onlara sesini nasıl duyurabileceğini düşünmüş.
oksijen seviyesi hızla düşmüş.
okyanusun altında 3 gün mahsur kalan Harrison cesetleri almaya gelen dalgıçlar tarafından bulunarak kurtarılmış. Bütün mürettabatın cesetleri bulunmuş, bir kişininki ise hiçbir zaman bulunamamış.
1. | yazman47 | |
2. | Seval88 | |
3. | semraa-91 | |
4. | KenaAn MuTLu | |
5. | burgulukalpler | |
6. | BALYOZ1960 |
Takip edilen yazar yok. |
şu meşhur
cobra gypsies belgeseli benim de önüme düştü.
adam hakikaten işi biliyor.
nefes kesen bir belgesel hazırlamış.
aslında temposu çok yüksek, bizim gibi hasta ve yaşlı insanlar için keşke biraz daha sakin kalabilseymiş.
aklım gitti resmen.
bölge hindistan'ın kuzeybatısında Pakistan sınırına yakın bir eyalet.
uydudan bakınca bile çöl olduğu anlaşılıyor.
sanırım aradaki doğal set
indus vadisi
indus nehri ve bereketli vadisi dururken bu insanları bu çöle kim yaymış acaba ?
Bir de yer isimleri ilgimi çekti. çok yaygın bir şekilde hepsi -ur ile bitiyor. niye acaba ?
palanpur, jodhpur, jaipur, fatehpur, siddhpur, dungarpur, mahidpur, sarangpur, shujalpur, udaipur...
bu eyalette ve komşu eyaletlerde daha bir sürü böyle -ur la biten yer ismi var.
Sümerce Ur, or şehir demek.
ur, uruk, urfa
şimdi biz mezopotamya tarihi olarak sınırlamışız ama belki de çok daha büyük bir kültürün uzantısı olarak Anadolu coğrafyasında yaşıyor olabiliriz.
Belli ki ur ile biten yer isimleri kuzey hindistan'da da bir anlam ifade ediyor. Tıpkı Anadolu'daki bazı eski yer isimleri gibi.
en komik bilgiyi niye en sona koyuyorlar ki ?
inek fotoşopmuş.
bizden neyi eksik ki ?
filtresiz makyajsız resim atan mı kaldı ?
Zaten poz verirken ineğin şoplanacağını da biliyorlarmış.
olsun yine de tonlamayı güzel yapmışlar hiç yapay durmuyor.
tüh ne kadar üzüldüm anlatamam.
böğürtlen sokağı
kızılcık selesi
zerdali tadında aşk
holding gülleri
gibi devam performansı bekliyorduk.
çünkü mutluluk neydi hep soruyorduk, arıyorduk...
zıplayan fasulye de diyorlar ama neden zıpladıklarını bilmiyorum.
ona da biraz bakalım:
bizim fasulyeler gibi onların fasulyesinin içine de güveler larva bırakıyormuş.
larvalar bu fasulyeleri yiyip bitirip içini boşaltıyorlarmış.
fasulyelerin zıplama nedeni içindeki güvelerin hareketiymiş efendim.
yedik, büyüdük, daha serin ve güzel bir yer için kıpırdanıyoruz demek istiyorlarmış.
kısacası zıplamayanı bulmak daha makbul.
İletişim | Künye | Reklam | Sitene ekle © 2024 MN Yazılım |