Türkiye'nin memur portalı |
Oturum aç Üye ol Parolamı unuttum |
dermessBu üye YazarBu üyenin profil sayfasına git |
|
|||||||
|
2019 TÜİK Trafik kaza verileri
174. 896 ölümlü yaralanmalı kaza.
5.473 ölüm
283.234 yaralanma
( Bunları daha önce başka bir konu başlığında detaylı paylaşmıştım kısa yazıyorum. )
ev kazaları için tam rakam verilmemiş ve ortalama rakamlar dikkate alınmış. Bilgiler özel bir sigorta şirketine ait.
Her yıl Türkiye'de ortalama 6.000.000 kişinin ev kazası geçirdiğini belirtiyor.
Bu kazalar toplam kazaların % 25 ini oluşturuyormuş.
Ölüm: 3000 ila 4000 kişi arasında her yıl ev kazaları kaynaklı ölümler oluyormuş.
Düşme
Kesik
Boğulma
Zehirlenme
Elektrik çarpması
Yanma
Belli başlı ev kazası sebepleri.
Mutfak
Banyo
Bahçeler
En tehlikeli bölgeler.
Evin zeminleri, elektrik tesisatı, doğalgaz tesisatı, kesici delici aletler, yanıcılar, kimyasallar, asıya neden olabilecek materyaller dikkate alınması gereken unsurlar.
En son 2019 yılı verileri açıklanmış.
Hız : Binde 5.3
Sayı : 435.941
Cinsiyet oranı: % 54.6 erkek % 45.4 kadın
Nedenler:
% 36.8 dolaşım sistemi hastalıkları
( % 39.1 iskemik kalp hastalığı
% 22.2 serebro vasküler hastalık
% 25.7 diğer kalp hastalıkları )
geriye kalanlar ise diğer dolaşım sistemi hastalıklarından vefat etmiş.
% 18.4 kanser
% 30.2 gırtlak, soluk borusu, akciğer kanseri
% 7.9 lenfoid, hematopoetik kanser
% 8.1 mide kanseri
( en yüksek ölüm sıralaması: İstanbul, Tekirdağ, Kırklareli, Edirne, Erzurum şeklinde )
% 12.9 solunum sistemi hastalıkları
Bebek ölüm hızı: 10.770 ( Binde 9.1 e gerilemiş )
Demem o ki arkadaşlar: sinirlenmeyin ve tansiyonunuz yükselmesin bu bir. Sigara içmeyin bu da iki.
Ben aslında kaza verilerini araştırıyordum ama TÜİK hastalık verileri dışında bir şey paylaşmamış kamuoyuyla.
Bu arada il bazlı veriler çok da sağlıklı ve anlamlı değil.
Bunun çeşitli sebepleri var.
İl nüfus yoğunluğu
Diğer illere olan göçler
Tedavi amaçlı büyük şehirlere gidilmesi
istatistiksel dağılım verilerinin sağlıksız olmasına yol açabiliyor.
1971 yılında pers imparatorluğunun 2500. yılını kutlama vesilesiyle dünya liderlerini ağırlayıp bir anlamda iran'ın prestijini arttırmaya çalışan son iran şahı.
o kadar akıllara durgunluk verecek boyutta bir parti ki; sadece 2 gün sürecek bu anlamsız parti için ciddi su sorunu olan iran'da çölün ortasında harabeye dönmüş persepolis kentinde çadır kent kurmaya karar veriyor bu büyük parti için.
20 bin küsur ithal ağacı getirip dikiyorlar çevre düzenlenmesi sebebiyle ve tonlarca su harcanıyor bu ağaçlara.
çoğunluğu ispanya'dan olmak üzere 40 bin çeşit kuş getiriliyor (tabi bu kuşların çoğu sıcak hava yüzünden kısa sürede ölüyor).
aynı şekilde çöl bölgesi olduğu için yılan ve akrepleri zehirlemek için litrelerce zehir saçıyorlar toprağa.
dönemin en meşhur fransız ve italyan mimarlarına içeriyi serin tutan çadır kent kurduruyorlar ve yine dönemin en ünlü paris maxim restoranının çalışanlarını ( alet edevatlarıyla birlikte ) 2 haftalığına kiralıyorlar.
alkolün yasak olduğu iran'da bu parti için binlerceyle ifade edilen ithal içkiler ( hepsinin en pahalı cinsinden ) satın alınıyor.
olası bir protesto eylemini engellemek adına iran sınırları parti süresince kapatılıyor hatta üniversiteler ve okullar bu süreçte tatil ediliyor.
üstelik partiye katılanlar arasında yok yok; abd başkan yardımcı, sscb başkanı, danimarka kraliyet ailesi, yunanistan kralı, habeşistan kralı, yugoslavya başkanı, ingiliz veliaht prensi ve diğer ülkelerin başkan ( veya en azından dışişleri düzeyinde bir bakan ) seviyesinde temsilci gönderiyorlar.
( Ekşi sözlükteki belki bilardo rumuzlu yazardan küçük düzeltmeler haricinde kopyalayıp doğrudan yapıştırdım.)
1. | yazman47 | |
2. | Seval88 | |
3. | semraa-91 | |
4. | KenaAn MuTLu | |
5. | burgulukalpler | |
6. | BALYOZ1960 |
Takip edilen yazar yok. |
şu meşhur
cobra gypsies belgeseli benim de önüme düştü.
adam hakikaten işi biliyor.
nefes kesen bir belgesel hazırlamış.
aslında temposu çok yüksek, bizim gibi hasta ve yaşlı insanlar için keşke biraz daha sakin kalabilseymiş.
aklım gitti resmen.
bölge hindistan'ın kuzeybatısında Pakistan sınırına yakın bir eyalet.
uydudan bakınca bile çöl olduğu anlaşılıyor.
sanırım aradaki doğal set
indus vadisi
indus nehri ve bereketli vadisi dururken bu insanları bu çöle kim yaymış acaba ?
Bir de yer isimleri ilgimi çekti. çok yaygın bir şekilde hepsi -ur ile bitiyor. niye acaba ?
palanpur, jodhpur, jaipur, fatehpur, siddhpur, dungarpur, mahidpur, sarangpur, shujalpur, udaipur...
bu eyalette ve komşu eyaletlerde daha bir sürü böyle -ur la biten yer ismi var.
Sümerce Ur, or şehir demek.
ur, uruk, urfa
şimdi biz mezopotamya tarihi olarak sınırlamışız ama belki de çok daha büyük bir kültürün uzantısı olarak Anadolu coğrafyasında yaşıyor olabiliriz.
Belli ki ur ile biten yer isimleri kuzey hindistan'da da bir anlam ifade ediyor. Tıpkı Anadolu'daki bazı eski yer isimleri gibi.
en komik bilgiyi niye en sona koyuyorlar ki ?
inek fotoşopmuş.
bizden neyi eksik ki ?
filtresiz makyajsız resim atan mı kaldı ?
Zaten poz verirken ineğin şoplanacağını da biliyorlarmış.
olsun yine de tonlamayı güzel yapmışlar hiç yapay durmuyor.
tüh ne kadar üzüldüm anlatamam.
böğürtlen sokağı
kızılcık selesi
zerdali tadında aşk
holding gülleri
gibi devam performansı bekliyorduk.
çünkü mutluluk neydi hep soruyorduk, arıyorduk...
zıplayan fasulye de diyorlar ama neden zıpladıklarını bilmiyorum.
ona da biraz bakalım:
bizim fasulyeler gibi onların fasulyesinin içine de güveler larva bırakıyormuş.
larvalar bu fasulyeleri yiyip bitirip içini boşaltıyorlarmış.
fasulyelerin zıplama nedeni içindeki güvelerin hareketiymiş efendim.
yedik, büyüdük, daha serin ve güzel bir yer için kıpırdanıyoruz demek istiyorlarmış.
kısacası zıplamayanı bulmak daha makbul.
İletişim | Künye | Reklam | Sitene ekle © 2024 MN Yazılım |