Türkiye'nin memur portalı |
Oturum aç Üye ol Parolamı unuttum |
dermessBu üye YazarBu üyenin profil sayfasına git |
|
|||||||
|
ingiliz fotoğrafçıdır.
Sinemanın ilkel halini bulan ilk kişi olarak anılıyor.
Gerçek adı Edward James Muggeridge.
Birden fazla fotoğraf makinesi kullanarak yaptığı çalışmalarla ünlenmiştir.
endüstriyel fotoğrafçılık ve manzara fotoğrafçılığı konusunda uzmanlaşmıştır.
Fotoğraf makinelerinden oluşan bir düzenek kurarak 1/1000 enstantane hızıyla dört nala giden bir atın bütün hareketlerini kayıt altına almayı başarmıştır.
Kullandığı tekniğin adına yaş kolodyum tekniği adı veriliyormuş.
Çalışmayı 1872 yılında gerçekleştirmiş ve gerçekten de atların koşarken 4 ayağının birden bir anlığına da olsa havalandığını kanıtlayan görüntüleri elde edebilmiş.
Geliştirdiği aletin adına zoopraxiscope adını vermişler.
Resimlere hareket katabildiği için ilk GİF'lerin sahibidir de diyebiliriz kendisi için.
Hayatıyla ilgili Flying Horse adında bir film de çekilmiş.
Mart ayı pek çok dilde aynı kelime ile ifade ediliyor.
Kökeni ise romalıların savaş tanrısı Martiusmuş. Galiba bildiğimiz Mars. savaş tanrısı ne demek tam olarak bilmiyorum. Herhalde çıkan savaşlardan Martius'u mesul tutuyorlardı. İsmin kökeni ise eski latince " öldürgen" demekmiş.
Nisan ayı ise yine pek çok dilde aynı şekilde ifade ediliyor. Latince Aprilis, Yunanca Aprillius. Latince "aperire" yani açmak kelimesinden geliyormuş. Çiçeklerin açmaya başladığı mevsim. Afrodit'in kısaltması olan "Aphro" da kelimenin köküymüş. bizde de abril olarak bilinse de Nisan kelimesi Farsçadan dilimize geçmiş.
Farsça: Nisan
Süryanice: Nisanna
Sümerce : Nisag
Mayıs. Fransızca Mai eski ingilizce Maius. Adını yağmur tanrıçası Maia dan almış.
Ağustos: Adını Roma imparatoru Augustus'tan almış.
Benim anlamadığım pagan dönemine ait bu isimler nasıl olmuş da dilimize kolayca atlayıvermiş ve benimsenmiş. Bir tek kişi bile bu isimler nereden geliyor diye sormamış mı ?
Eski yöresel takvim isimlerimiz de var hatta bir kısmını yazmıştım ama yöreden yöreye fark ediyor.
1. | yazman47 | |
2. | Seval88 | |
3. | semraa-91 | |
4. | KenaAn MuTLu | |
5. | burgulukalpler | |
6. | BALYOZ1960 |
Takip edilen yazar yok. |
memurlara yöneltilmiş bir serzeniş başlığı.
mesela işçi sorunlarından
veya başka sorunlardan
bahsedilmemiş olduğuna göre.
bu başlığı sorunları olan memurların doldurması gerekiyor diye düşündüm.
şu meşhur
cobra gypsies belgeseli benim de önüme düştü.
adam hakikaten işi biliyor.
nefes kesen bir belgesel hazırlamış.
aslında temposu çok yüksek, bizim gibi hasta ve yaşlı insanlar için keşke biraz daha sakin kalabilseymiş.
aklım gitti resmen.
bölge hindistan'ın kuzeybatısında Pakistan sınırına yakın bir eyalet.
uydudan bakınca bile çöl olduğu anlaşılıyor.
sanırım aradaki doğal set
indus vadisi
indus nehri ve bereketli vadisi dururken bu insanları bu çöle kim yaymış acaba ?
Bir de yer isimleri ilgimi çekti. çok yaygın bir şekilde hepsi -ur ile bitiyor. niye acaba ?
palanpur, jodhpur, jaipur, fatehpur, siddhpur, dungarpur, mahidpur, sarangpur, shujalpur, udaipur...
bu eyalette ve komşu eyaletlerde daha bir sürü böyle -ur la biten yer ismi var.
Sümerce Ur, or şehir demek.
ur, uruk, urfa
şimdi biz mezopotamya tarihi olarak sınırlamışız ama belki de çok daha büyük bir kültürün uzantısı olarak Anadolu coğrafyasında yaşıyor olabiliriz.
Belli ki ur ile biten yer isimleri kuzey hindistan'da da bir anlam ifade ediyor. Tıpkı Anadolu'daki bazı eski yer isimleri gibi.
en komik bilgiyi niye en sona koyuyorlar ki ?
inek fotoşopmuş.
bizden neyi eksik ki ?
filtresiz makyajsız resim atan mı kaldı ?
Zaten poz verirken ineğin şoplanacağını da biliyorlarmış.
olsun yine de tonlamayı güzel yapmışlar hiç yapay durmuyor.
tüh ne kadar üzüldüm anlatamam.
böğürtlen sokağı
kızılcık selesi
zerdali tadında aşk
holding gülleri
gibi devam performansı bekliyorduk.
çünkü mutluluk neydi hep soruyorduk, arıyorduk...
İletişim | Künye | Reklam | Sitene ekle © 2024 MN Yazılım |