Türkiye'nin memur portalı |
Oturum aç Üye ol Parolamı unuttum |
dermessBu üye YazarBu üyenin profil sayfasına git |
|
|||||||
|
ismini buraya yazıp da
ters psikoloji yaratmayalım.
ismi lazım değil
yönetmen zamana vurgu yapıyormuş.
hayatımda bundan berbat bir saçmalık izlemedim, bir de ödül almış.
film boyunca baş karakter, eline geçirdiği, boş bulduğu malzemeye idrarını yapıp durdu.
umarım yönetmen film çekme işlerini bırakmıştır.
insanlara işe yarayan malzemelerden satıyordur.
mesela
birisi
sizi,
bir maddeye ya da olanağa bağlı eksiklikten dolayı
teselli ya da teskin edip
daha sonra
aynı konuyla ilgili
bir başkasının yanında
küçük düşürdü mü ?
for example ( sevdiğim bir arkadaşın tabiri )
- bu montum da çok eskidi, artık cepleri epridi, kumaşı havlandı, yakaları sarktı, montlar da çok pahalı ama yeni bir tane alsam mı acaba ?
- boşver ya ne gereği var, gayet güzel duruyor bence idare eder.
iki hafta sonra
- haaa o mu ? kılıksız mılıksız ama kusuruna bakmayın. onu da bir şekilde idare ediyoruz işte... ( gıyapta )
- Bunun da cebinde akrep var, mezara mı götürecen olum paraları, şu haline bak... ( huzurda )
Ya böyle bir jenerik başlangıcı görmüştüm çok hoşuma gitmişti.
az sonra izleyeceğiniz film malesef tamamen gerçek kişi ve olaylardan esinlenilerek çekilmiştir.
günümüzde sunda adaları olarak bilinen bölge
yüzyıllarca önce anakaraya bağıl devasa bir yarımadayı oluşturuyormuş.
buzul çağından sonra denizlerin yükselmesiyle birlikte
yanlış anlamadıysam 100 ila 150 metre aralığında bir yükselme yaşanmış.
bölge onlarca adadan oluşan bir sistem oluşmuş.
her bir adada, o adanın halkı oluşmuş.
bölge günümüzde dahi şiddetli depremlerin yaşandığı, yeryüzünün sürekli şekillendiği bir bölge.
Not: Kısaca Singapur, Malezya, Brunei, Endonezya, Filipinler ülkelerinin oluşturduğu bölge.
1. | yazman47 | |
2. | Seval88 | |
3. | semraa-91 | |
4. | KenaAn MuTLu | |
5. | burgulukalpler | |
6. | BALYOZ1960 |
Takip edilen yazar yok. |
şu meşhur
cobra gypsies belgeseli benim de önüme düştü.
adam hakikaten işi biliyor.
nefes kesen bir belgesel hazırlamış.
aslında temposu çok yüksek, bizim gibi hasta ve yaşlı insanlar için keşke biraz daha sakin kalabilseymiş.
aklım gitti resmen.
bölge hindistan'ın kuzeybatısında Pakistan sınırına yakın bir eyalet.
uydudan bakınca bile çöl olduğu anlaşılıyor.
sanırım aradaki doğal set
indus vadisi
indus nehri ve bereketli vadisi dururken bu insanları bu çöle kim yaymış acaba ?
Bir de yer isimleri ilgimi çekti. çok yaygın bir şekilde hepsi -ur ile bitiyor. niye acaba ?
palanpur, jodhpur, jaipur, fatehpur, siddhpur, dungarpur, mahidpur, sarangpur, shujalpur, udaipur...
bu eyalette ve komşu eyaletlerde daha bir sürü böyle -ur la biten yer ismi var.
Sümerce Ur, or şehir demek.
ur, uruk, urfa
şimdi biz mezopotamya tarihi olarak sınırlamışız ama belki de çok daha büyük bir kültürün uzantısı olarak Anadolu coğrafyasında yaşıyor olabiliriz.
Belli ki ur ile biten yer isimleri kuzey hindistan'da da bir anlam ifade ediyor. Tıpkı Anadolu'daki bazı eski yer isimleri gibi.
en komik bilgiyi niye en sona koyuyorlar ki ?
inek fotoşopmuş.
bizden neyi eksik ki ?
filtresiz makyajsız resim atan mı kaldı ?
Zaten poz verirken ineğin şoplanacağını da biliyorlarmış.
olsun yine de tonlamayı güzel yapmışlar hiç yapay durmuyor.
tüh ne kadar üzüldüm anlatamam.
böğürtlen sokağı
kızılcık selesi
zerdali tadında aşk
holding gülleri
gibi devam performansı bekliyorduk.
çünkü mutluluk neydi hep soruyorduk, arıyorduk...
zıplayan fasulye de diyorlar ama neden zıpladıklarını bilmiyorum.
ona da biraz bakalım:
bizim fasulyeler gibi onların fasulyesinin içine de güveler larva bırakıyormuş.
larvalar bu fasulyeleri yiyip bitirip içini boşaltıyorlarmış.
fasulyelerin zıplama nedeni içindeki güvelerin hareketiymiş efendim.
yedik, büyüdük, daha serin ve güzel bir yer için kıpırdanıyoruz demek istiyorlarmış.
kısacası zıplamayanı bulmak daha makbul.
İletişim | Künye | Reklam | Sitene ekle © 2024 MN Yazılım |