Türkiye'nin memur portalı |
Oturum aç Üye ol Parolamı unuttum |
dermessBu üye YazarBu üyenin profil sayfasına git |
|
|||||||
|
ilginç bir konu.
dün rastladım.
zombi kavramının dünyaya bu Karayip ada ülkesinden yayıldığı ileri sürülüyor.
Haiti, Küba'nın doğusunda bulunan bir okyanus ada ülkesi.
şu meşhur yarışma programının hazırlandığı Dominik cumhuriyeti ile Haiti aynı adayı paylaşıyor. ( Haiti adanın batı yarısı )
konuyu merak edenler için aynı adla filme alınmış bir kitap önerisi:
Yılan ve Gökkuşağı ( 1988 yapımı gerilim filmi )
kitabın Yazarı Edmund wade davis.
Kendisi Kanadalı bir antropolog, etnobotanist, yazar, fotoğrafçı.
uzun yıllarını Haiti'de geçirmiş.
sadece zombi konusu değil meşhur voodoo konusu da bu adadan çıkmış.
Tabii ki afrika kökenli bir inanç sisteminin popüler kültürde son şekillenmiş hali voodoo.
Bir başka kaynak:
William Seabrook, kitabın ada 'kamış tarlalarında çalışan ölüler'
o bölgede tam olarak neler olup bittiğini anlayamadım fakat bazı uzman şifacıların bitkisel ya da organik bazı materyalleri kullanarak insanları garip şekillere soktuklarını anladım en azından.
bazı toksik maddelerle insanları paralize ederek 'ne ölü ne de diri' şekline sokabilecek kapasiteye sahiplermiş.
( Merak edenler tetrodotoxin konusuna bakabilir )
kirpi balığı ve bazı başka canlılarda bulunan , kalp atışını tespit edilemeyecek seviyeye çekip kişiyi öldü zannettiren bir toksik madde.
ölü zannedilen bu insanlar garip bir şekle bürünüyor, emirlere itaat ediyor ve çok fazla yaşamıyorlarmış.
nasıl olmuş da okyanusların ortasında bulunan adalarda biyolojik çeşitlilik bu kadar fazla olabiliyor ?
araştırma verileri bize adaların geçmişiyle ilgili ipuçları verebilir mi ?
tohumların kuşlar ya da rüzgar yoluyla taşınmadığı aşikar.
diğer canlıların varlığı da öyle.
sonradan getirilenler haricinde bu adalarda hangi tür canlılar vardı ?
her şeye ve her yere o kadar uzaklar ki başka senaryolar geliştirmek gerekiyor.
Dünyanın en izole yeri olarak Hawaii adaları kabul edilmiş.
5 milyon yaşında ve tektonik hareketler sonucu oluştu deniyor.
ilk yerlilerinin markiz adalarından buraya göç eden ve beraberlerinde çeşitli meyve ve sebzeleri taşıyan insanlar oldukları ileri sürülüyor.
Bu olay yaklaşık M.S 300 yılında gerçekleşmiş.
google earth'ü açtım ve markiz adalarına baktım.
başım döndü, Hawaii adalarına çok uzak.
bu teori bana çok garip geldi.
bu insanlar adada yaklaşık 1000 yıl yaşamış ve daha sonra 14. yüzyılda da tahitililer kanolarla bu adalara gelmiş deniyor.
hemen tahiti'ye bakalım:
bunlar da Hawaii'ye çok uzak, kanoyla gidilebilecek gibi durmuyor haritada.
Hakikaten Pasifik'te artık her ne olmuşsa bize anlatıldığı gibi değil bence.
Belki deniz seviyesi yüzlerce yıl önce tahmin ettiğimizden çok daha düşüktü.
öyle ki mikronezya, kiribati, polinezya, tahiti, fiji vs. gibi adalar aslında adalar topluluğu değil bir karanın yükseltileriydi.
bitki örtüsü ve hayvan türlerini de bu şekilde araştıran biyologlar mutlaka vardır.
sadece bu bilgi kaynakları elimizde değil. :)
olayların gidişatını gerçekten takip etmedim.
dolayısıyla yanlış ya da eksik bilgi vermek istemem.
araştırılması gerek diye not düşelim buraya.
mesneviyi okumadım ama bir tek ülkemizde değil başka ülkelerde de okunan bir eser olduğunu biliyorum.
yalnız şöyle bir durum var:
tahrif edilmiş olabilir, ilaveler yapılmış olabilir, birileri bizi fena halde işletiyor olabilir, aslını okuyor olabiliriz, her şey olabilir...
kitapta bahsi geçen bazı hikayelerin sicili pek temiz değil.
şahsi fikrimi sorarsanız kısa keseyim kesinlikle önermem.
bunu açıklayan videoları izledim.
bin bir gece masallarını da sırf bu yüzden hemen elimden çıkarmıştım.
bir terslik varsa durumun uzmanlarınca açıklanması gerekir ki zaten açıklayanlar var.
1. | yazman47 | |
2. | Seval88 | |
3. | semraa-91 | |
4. | KenaAn MuTLu | |
5. | burgulukalpler | |
6. | BALYOZ1960 |
Takip edilen yazar yok. |
şu meşhur
cobra gypsies belgeseli benim de önüme düştü.
adam hakikaten işi biliyor.
nefes kesen bir belgesel hazırlamış.
aslında temposu çok yüksek, bizim gibi hasta ve yaşlı insanlar için keşke biraz daha sakin kalabilseymiş.
aklım gitti resmen.
bölge hindistan'ın kuzeybatısında Pakistan sınırına yakın bir eyalet.
uydudan bakınca bile çöl olduğu anlaşılıyor.
sanırım aradaki doğal set
indus vadisi
indus nehri ve bereketli vadisi dururken bu insanları bu çöle kim yaymış acaba ?
Bir de yer isimleri ilgimi çekti. çok yaygın bir şekilde hepsi -ur ile bitiyor. niye acaba ?
palanpur, jodhpur, jaipur, fatehpur, siddhpur, dungarpur, mahidpur, sarangpur, shujalpur, udaipur...
bu eyalette ve komşu eyaletlerde daha bir sürü böyle -ur la biten yer ismi var.
Sümerce Ur, or şehir demek.
ur, uruk, urfa
şimdi biz mezopotamya tarihi olarak sınırlamışız ama belki de çok daha büyük bir kültürün uzantısı olarak Anadolu coğrafyasında yaşıyor olabiliriz.
Belli ki ur ile biten yer isimleri kuzey hindistan'da da bir anlam ifade ediyor. Tıpkı Anadolu'daki bazı eski yer isimleri gibi.
en komik bilgiyi niye en sona koyuyorlar ki ?
inek fotoşopmuş.
bizden neyi eksik ki ?
filtresiz makyajsız resim atan mı kaldı ?
Zaten poz verirken ineğin şoplanacağını da biliyorlarmış.
olsun yine de tonlamayı güzel yapmışlar hiç yapay durmuyor.
tüh ne kadar üzüldüm anlatamam.
böğürtlen sokağı
kızılcık selesi
zerdali tadında aşk
holding gülleri
gibi devam performansı bekliyorduk.
çünkü mutluluk neydi hep soruyorduk, arıyorduk...
İletişim | Künye | Reklam | Sitene ekle © 2024 MN Yazılım |