Türkiye'nin memur portalı |
Oturum aç Üye ol Parolamı unuttum |
dermessBu üye YazarBu üyenin profil sayfasına git |
|
|||||||
|
kurbağanın latince adı paedoprine amoensi ( paedophryne amauensis )
bilim insanları sürekli yeni canlı türleri keşfediyorlar.
bunun için yağmur ormanları çok önemli birer kaynak.
dünyanın en küçük kurbağasını Papua Yeni Gine'de bulduklarını ileri sürüyorlar.
Kurbağanın büyüklüğü 7 milimetre.
aynı zamanda bilinen en küçük omurgalı olarak ilan edilmiş.
başparmak tırnağının yarısını bile kaplamıyor.
kahverengi bir deriye sahip ve çok küçük olduğu için orman sesleri dinlenip ayrıştırılarak ancak fark edilebilmişler.
bu arada türler arasında en küçük olanlar genellikle adalarda yaşayan türler.
galiba adaptasyonun bir sonucu olarak adalarda yaşayan canlı türleri ada koşullarına uygun olarak gitgide küçülmüşler.
ya da küçük olanlar hayatta kalabilmiş ve neslini devam ettirmiş.
ya da buna benzer durumlar.
bu kurbağa 2012 yılında duyurulmuş ve ondan sonra yeni ve daha küçük bir tür bulunmamış.
şimdilik küçük olma tahtında oturmaya devam ediyor.
hohoba olarak okunuyor.
yağını, Hohoba yağı olarak telaffuz etmek gerekiyor.
( wikipedia dinleme özelliği çok güzel )
çalı türü bir bitkidir.
Güneybatı ABD'de yaşayan bir bitki türü.
sonoran, colorado, baja california çöllerinde doğal olarak bulunuyor.
eski amerikan yerlilerinin cilt hastalıklarının tedavisinde kullandıkları şifalı bitki.
aynı zamanda yanık tedavisinde de tohumlarını ısıtıp ezerek kullanıyorlarmış.
doğuma yardımcı olsun diye ve çöl ortamında aç kalmamak için de yemişlerini tüketiyorlarmış.
deri kanseri tedavisinde kullanılan bir bitki.
günümüzde kozmetik sanayiinde bilinen jojoba yağı ile adı duyulmuş.
nemlendirici özelliği de var.
1. | yazman47 | |
2. | Seval88 | |
3. | semraa-91 | |
4. | KenaAn MuTLu | |
5. | burgulukalpler | |
6. | BALYOZ1960 |
Takip edilen yazar yok. |
memurlara yöneltilmiş bir serzeniş başlığı.
mesela işçi sorunlarından
veya başka sorunlardan
bahsedilmemiş olduğuna göre.
bu başlığı sorunları olan memurların doldurması gerekiyor diye düşündüm.
şu meşhur
cobra gypsies belgeseli benim de önüme düştü.
adam hakikaten işi biliyor.
nefes kesen bir belgesel hazırlamış.
aslında temposu çok yüksek, bizim gibi hasta ve yaşlı insanlar için keşke biraz daha sakin kalabilseymiş.
aklım gitti resmen.
bölge hindistan'ın kuzeybatısında Pakistan sınırına yakın bir eyalet.
uydudan bakınca bile çöl olduğu anlaşılıyor.
sanırım aradaki doğal set
indus vadisi
indus nehri ve bereketli vadisi dururken bu insanları bu çöle kim yaymış acaba ?
Bir de yer isimleri ilgimi çekti. çok yaygın bir şekilde hepsi -ur ile bitiyor. niye acaba ?
palanpur, jodhpur, jaipur, fatehpur, siddhpur, dungarpur, mahidpur, sarangpur, shujalpur, udaipur...
bu eyalette ve komşu eyaletlerde daha bir sürü böyle -ur la biten yer ismi var.
Sümerce Ur, or şehir demek.
ur, uruk, urfa
şimdi biz mezopotamya tarihi olarak sınırlamışız ama belki de çok daha büyük bir kültürün uzantısı olarak Anadolu coğrafyasında yaşıyor olabiliriz.
Belli ki ur ile biten yer isimleri kuzey hindistan'da da bir anlam ifade ediyor. Tıpkı Anadolu'daki bazı eski yer isimleri gibi.
en komik bilgiyi niye en sona koyuyorlar ki ?
inek fotoşopmuş.
bizden neyi eksik ki ?
filtresiz makyajsız resim atan mı kaldı ?
Zaten poz verirken ineğin şoplanacağını da biliyorlarmış.
olsun yine de tonlamayı güzel yapmışlar hiç yapay durmuyor.
tüh ne kadar üzüldüm anlatamam.
böğürtlen sokağı
kızılcık selesi
zerdali tadında aşk
holding gülleri
gibi devam performansı bekliyorduk.
çünkü mutluluk neydi hep soruyorduk, arıyorduk...
İletişim | Künye | Reklam | Sitene ekle © 2024 MN Yazılım |