Türkiye'nin memur portalı |
Oturum aç Üye ol Parolamı unuttum |
dermessBu üye YazarBu üyenin profil sayfasına git |
|
|||||||
|
Başınız sağolsun, özelden mesaj yazmayı tercih ettim ama galiba kapalı sonradan fark ettim.
Allah kalanlara sağlık versin.
Borna Seyyahe'yi izliyorum.
Berna bu sefer Azerbaycan'ı geziyor.
Yüksek dağların zirvelerine yakın Kınalık köyüne gitmiş yakın geçmişte.
Kınalık köyü ilginç bir köy.
Kendilerini Nuh'un çocukları olarak tanımlıyorlar.
Hz. Nuh'un gemisinin kendi köylerinin yakınlarında karaya vurduğuna ve kendilerinin doğrudan onlardan
türediklerine inanıyorlar.
özel bir dilleri var.
Unesco incelemeye almış ve bir Azerbaycanlı etnolog çalışmaları derlemiş.
dilleri türkçe'ye benzemiyor.
tip olarak kafkas halklarına benziyorlar.
Beyaz tenli ve kırmızı yanaklılar.
sanki biraz gürcüleri de andırıyorlar.
İslam inancına sünni mezhebine mensuplar.
eskiden mecusilikle de tanışılmış ve köy yakınlarında bir de ateşgede varmış.
dillerinde aslında türkçe kelimeler de var. ( ana ata gibi ) eski farsça kelimeler de var.
Bir de köy yakınlarından çeşitli fosiller çıkarmışlar.
içinde büyükçe deniz kabuklarının da bulunduğu fosiller.
müzelerine eski eşyalarını yerleştirmişler.
bunlar diyor şiraz çarıkları, çeşitli hayvanların derilerinden yapılmış, varlıklı insanların giydikleri çarıklar.
ahşap kovalarına put ismini vermişler.
google earth'ten baktım köy tam olarak nerede diye.
çok kuzeyde gerçekten de Gürcistan'a daha yakın Hazar denizine de yakın.
Daha doğrusu dağıstan'a yakınlar diyebiliriz.
Nuh tufanı iddiaları çok ilginç. Bence araştırmaya değer.
Ağrı dağına yakın bile değiller ama bu iddialarında çok ısrarlılar.
izinli olarak yasalara uygun şekilde , siperlerin olduğu bölgede dedektörle arama yapıyorlar ve youtube'da yayınlıyorlar.
kazdıkça neler neler bulunuyor.
dikenli tel parçaları, şarapnel parçaları, mermiler, subay kamaları, süngüler, tüfeklerden kalan metal parçalar, top mermileri, mataralar, sefer tasları, hatta patlamamış top mermileri...
her matara ve sefer tası çıkışında youtuber yayına ara vermek zorunda kaldı. Kendini toparlamaya çalıştı, kamerayı tekrar açtı.
aklıma bir anım geldi.
şehitlikte yaşlı bir adam.
mezarları ziyaret etmiş.
ya bir akrabası yatıyor orada ya köylüsü ya da hiç akrabalık bağı yok şehiteri anmak için gelmiş.
başlarında dua ediyor. ( Büyük anıtın altında )
uzaktan izliyorum ben de.
şöyle düşündüm:
Şehitler atalarımız ama aynı zamanda hepsi çocuk denecek yaşta şehit düşmüş.
kafam karışmıştı.
hem atası, hem evladı.
hem dedesi, hem torunu
hep 15 hep 20 yaşında.
bu usturayı kesmez hale getiren bir tespit yapıldı.
Hubble ile James Webb teleskoplarını konuşuyorlar.
Bunu yazmıştım yine dinleyip.
Eğer uzaya çıkıp, belli bir mesafeden yerküreye bakma şansımız olsaydı ( Bunu cihazlar sayesinde gerçekleştirebilmişler ) Dünya adını verdiğimiz gezegenin yaşam dolu olduğunu asla anlayamazdık.
diyorlar.
hatta acaba burada yaşam var mıdır ? dedirtecek kadar bile dikkat çekmeyebilirmiş.
Çok da uzakta olmayan, günümüz teknolojisiyle ulaşılmaz gördüğümüz civardaki gezegenler yaşam dolu olabilir ve bundan bihaber olabiliriz. Bu olasılık yüksek.
evdeki fareyi yakalayabilmek için yapışkan kağıtlardan koymuş kenara.
sonra fare gelmiş kağıda yapışmış ama nasıl feryat ediyor.
kız çok üzülmüş, pişman olmuş, bir yandan kameraya çekiyor bir yandan yardım istiyor bunu nasıl kurtarırım buradan diye.
sonra çözümü bulmuş.
fareyi kağıtla birlikte içine biraz su doldurduğu küvete koymuş.
farenin ayakları kurtulmuş.
gayet mutlu elini yüzünü temizliyor.
video orada bitiyor sonra ne oldu bilmiyorum ama kesin güzel gelişmeler olmuştur.
çok sevdim ya inşallah böyle merhametlisi denk gelir.
1. | yazman47 | |
2. | Seval88 | |
3. | semraa-91 | |
4. | KenaAn MuTLu | |
5. | burgulukalpler | |
6. | BALYOZ1960 |
Takip edilen yazar yok. |
şu meşhur
cobra gypsies belgeseli benim de önüme düştü.
adam hakikaten işi biliyor.
nefes kesen bir belgesel hazırlamış.
aslında temposu çok yüksek, bizim gibi hasta ve yaşlı insanlar için keşke biraz daha sakin kalabilseymiş.
aklım gitti resmen.
bölge hindistan'ın kuzeybatısında Pakistan sınırına yakın bir eyalet.
uydudan bakınca bile çöl olduğu anlaşılıyor.
sanırım aradaki doğal set
indus vadisi
indus nehri ve bereketli vadisi dururken bu insanları bu çöle kim yaymış acaba ?
Bir de yer isimleri ilgimi çekti. çok yaygın bir şekilde hepsi -ur ile bitiyor. niye acaba ?
palanpur, jodhpur, jaipur, fatehpur, siddhpur, dungarpur, mahidpur, sarangpur, shujalpur, udaipur...
bu eyalette ve komşu eyaletlerde daha bir sürü böyle -ur la biten yer ismi var.
Sümerce Ur, or şehir demek.
ur, uruk, urfa
şimdi biz mezopotamya tarihi olarak sınırlamışız ama belki de çok daha büyük bir kültürün uzantısı olarak Anadolu coğrafyasında yaşıyor olabiliriz.
Belli ki ur ile biten yer isimleri kuzey hindistan'da da bir anlam ifade ediyor. Tıpkı Anadolu'daki bazı eski yer isimleri gibi.
en komik bilgiyi niye en sona koyuyorlar ki ?
inek fotoşopmuş.
bizden neyi eksik ki ?
filtresiz makyajsız resim atan mı kaldı ?
Zaten poz verirken ineğin şoplanacağını da biliyorlarmış.
olsun yine de tonlamayı güzel yapmışlar hiç yapay durmuyor.
tüh ne kadar üzüldüm anlatamam.
böğürtlen sokağı
kızılcık selesi
zerdali tadında aşk
holding gülleri
gibi devam performansı bekliyorduk.
çünkü mutluluk neydi hep soruyorduk, arıyorduk...
İletişim | Künye | Reklam | Sitene ekle © 2024 MN Yazılım |