Türkiye'nin memur portalı |
Oturum aç Üye ol Parolamı unuttum |
dermessBu üye YazarBu üyenin profil sayfasına git |
|
|||||||
|
Ersinle Doğada geziyorum kanalından öğrendiğim pratik bir bilgiyi ekleyeyim.
arazide bulduğunuz taş ve mineralleri temizlemenin ve parlatmanın en kolay yolu.
lavabo aç katılmış su ( balkonda 24 ya da 48 saat bekletin ), sadece kola ya da mutfak temizliğinde kullanılan sökücü malzeme katılmış suyun içinde ( bunu da aynı şekilde balkonda 48 saat ) bekletilen taşlar ve mineraller tortu ve pas lekelerinden zımparalama gibi işlemlere gerek kalmadan arınıyorlar.
tabi bize zarar vermemesi için iyice durulamak ve işlemleri dikkatli uygulamak gerekiyor.
yabani bir buğday türünün kültüre edilerek yetiştirilen haline verilen isim.
ilk örneklerine ülkemizde Karacadağ'da rastlanmış.
tahminen 10.000 yıllık bir hikayesi olduğu ileri sürülüyor.
Karacadağ nerede diye baktım.
yurdumuzda karacadağ isimli pek çok yer var fakat buğdayın izlerine rastlanan yer Güneydoğu anadolu bölgesinin tam ortasında, urfa ile diyarbakır arasında bulunan sönmüş yanardağın bulunduğu bölge.
bir iki kere imzalamışlığım var.
yazıları çok küçük, uzun ve detaylı
çalışan kızlar formalite diye geçiştirip hemen imzalatıp önünüzden kaldırmak istiyorlar.
yakalayabildiğiniz birkaç kelime genellikle son paragrafta oluyor.
işin özeti:
bir sıkıntı çıkarsa kimsenin sorumlu olmadığını peşinen kabul ediyorum.
ameliyatlardan önce hastanelerde imzalatıyorlar.
kim ister ki sıkıntı çıksın ?
zor işler.
1. | yazman47 | |
2. | Seval88 | |
3. | semraa-91 | |
4. | KenaAn MuTLu | |
5. | burgulukalpler | |
6. | BALYOZ1960 |
Takip edilen yazar yok. |
memurlara yöneltilmiş bir serzeniş başlığı.
mesela işçi sorunlarından
veya başka sorunlardan
bahsedilmemiş olduğuna göre.
bu başlığı sorunları olan memurların doldurması gerekiyor diye düşündüm.
şu meşhur
cobra gypsies belgeseli benim de önüme düştü.
adam hakikaten işi biliyor.
nefes kesen bir belgesel hazırlamış.
aslında temposu çok yüksek, bizim gibi hasta ve yaşlı insanlar için keşke biraz daha sakin kalabilseymiş.
aklım gitti resmen.
bölge hindistan'ın kuzeybatısında Pakistan sınırına yakın bir eyalet.
uydudan bakınca bile çöl olduğu anlaşılıyor.
sanırım aradaki doğal set
indus vadisi
indus nehri ve bereketli vadisi dururken bu insanları bu çöle kim yaymış acaba ?
Bir de yer isimleri ilgimi çekti. çok yaygın bir şekilde hepsi -ur ile bitiyor. niye acaba ?
palanpur, jodhpur, jaipur, fatehpur, siddhpur, dungarpur, mahidpur, sarangpur, shujalpur, udaipur...
bu eyalette ve komşu eyaletlerde daha bir sürü böyle -ur la biten yer ismi var.
Sümerce Ur, or şehir demek.
ur, uruk, urfa
şimdi biz mezopotamya tarihi olarak sınırlamışız ama belki de çok daha büyük bir kültürün uzantısı olarak Anadolu coğrafyasında yaşıyor olabiliriz.
Belli ki ur ile biten yer isimleri kuzey hindistan'da da bir anlam ifade ediyor. Tıpkı Anadolu'daki bazı eski yer isimleri gibi.
en komik bilgiyi niye en sona koyuyorlar ki ?
inek fotoşopmuş.
bizden neyi eksik ki ?
filtresiz makyajsız resim atan mı kaldı ?
Zaten poz verirken ineğin şoplanacağını da biliyorlarmış.
olsun yine de tonlamayı güzel yapmışlar hiç yapay durmuyor.
zıplayan fasulye de diyorlar ama neden zıpladıklarını bilmiyorum.
ona da biraz bakalım:
bizim fasulyeler gibi onların fasulyesinin içine de güveler larva bırakıyormuş.
larvalar bu fasulyeleri yiyip bitirip içini boşaltıyorlarmış.
fasulyelerin zıplama nedeni içindeki güvelerin hareketiymiş efendim.
yedik, büyüdük, daha serin ve güzel bir yer için kıpırdanıyoruz demek istiyorlarmış.
kısacası zıplamayanı bulmak daha makbul.
İletişim | Künye | Reklam | Sitene ekle © 2024 MN Yazılım |