Türkiye'nin memur portalı |
Oturum aç Üye ol Parolamı unuttum |
dermessBu üye YazarBu üyenin profil sayfasına git |
|
|||||||
|
Komşuluk hukukuyla ilgili bu absürt haberler yayılmaya devam ederse arkası da gelir diyebileceğim başlıktır.
Komşum her gün kızartma yapıyor diye kokudan etkilenen oğlum obez oldu davası
üst komşum sifonu çok çekiyor diye kuraklığa maruz kaldım davası
alt komşum sürekli damardan parçalar dinliyor depresyona girdim davası
yan komşum kargoyla alışverişi çok yapıyor karım da bu durumdan etkileniyor bütçem sarsıldı davası...
pekçok dilde ortak telaffuz edildiği için biraz araştırma yaptığım arkadaşımız.
İngilizce: cat, Fransızca: chat, almanca: katze, ispanyolca: gato, İtalyanca: gatto, lazca: katu rusça: koshka, isveççe: katt, Afrikanca: kat, arapça: qut, Baskça: katua, Batı frizcesi: kat, Bulgarca: kotka, Danca: kat, Ermenice: katu, esperanto: kato, estonca: kass, farsça: kay , kıtt, kıtta
Felemenkçe: kat, Fince: kissa, Galce: cath, Galiçyaca: gato, Güney sotho dili: katse, gürcüce: k'at'a
Haiti kreyolu: Chat, irlandaca: cat, iskoç galcesi: cat, izlandaca: köttur, katalanca: gat, korsikaca: cat, Latince: cattus, lehçe: kot, letonca: kakis ( Katis okunuyor ), litvanca: kate, lüksemburgca: kaz, maltaca: qattus, norveççe: katt, porkekizce: gato, slovakça: kat, şona dili: katsi, türkçe: kedi, Urduca: kit, yidiş: kats, yunanca: gata, zuluca: ikata
üşenmedim googleda tanımlanan tüm dillerde kedi nasıl söyleniyor diye tarattım ve anladım ki bu uyanık hayvan her deliğe girmiş ve yemin ediyorum kendini tanıtmış. Herkes aynı şekilde çağırıyor bu hayvanı ve yansıma kelime de olmadığına göre sülalesi binlerce yıldır bizimle.
Avrupa'nın neredeyse tamamı, Anadolu, Ortadoğunun bir kısmı, hatta hindistan ve iran bile bu hayvanı aynı şekilde çağırıyor. İletişim araçları da yoktu eskiden peki bu nasıl oluyor. Ben anlamam dilbilimci dedektiflere sorun hemen çözerler bu tip meseleleri.
Kendi dönemlerinde dünyanın dört bir yanında benzerleri yapılan ama hiçbiri Mısırdakiler kadar dikkat çekmeyen yapılardır.
haklarında izlediğim belgesellerden ve internette yaptığım araştırmalardan anladığım kadarıyla piramitler orjinal görünümlerini korumuyorlar. Zaten çok erken çağlardan itibaren mezar soyguncularının ve define arayıcılarının dadandığı bu nedenle kral mezarlarının oradan oraya taşındığı merkezler haline geldikleri ve epey hasar aldıkları biliniyor. ( Bakınız krallar vadisi, Tanrılar Mezarlar ve Bilginler ) Zamanla dış yüzeylerinde yıpranma ve dökülmeler olmuş. Piramitler tamamlandıktan sonra yüzeylerinin parlak perdahlı bir kaplama malzemesiyle kaplandığı ve pürüzsüz olduğu tepe noktasının ise farklı bir malzemeden yapıldığı belirtiliyor.
Kimbilir belki de camı ilk kullanan medeniyetlerden biri olan ( Fenikelilerden bile eski olduğu iddia ediliyor ) kum ve sodalı kayaların ateşte birleşmesiyle tesadüfen keşfedilen cam için bol hammadde barındıran Mısır'da piramitlerin tepesinin camdan olduğunu ve güneş ışınlarının belli açılardan vurmasıyla rengarenk bir gökkuşağı falan oluşturduklarını hayal etsek çok mu uçmuş olurduk.
kafayı taktığım gizemlerden biridir. tüm amerikan filmlerinde en az bir sahnede mutlaka görünür. İlle de yeşil şapkalı olacaktır ve masa üzerinde bulunacaktır. Bir de Beyaz şovda masa üzerinde dururdu. nedir bu anlamadım gizli bir örgütün ortak simgesi mi bilinçaltı pazarlama tekniği mi yoksa çok basit bir sebebi mi var çözemedim. Ekşide de sayfalarca yazmış da yazmışlar.
Not: almak isteyenler için satılıyormuş ama kırılgan şeyler almıyorum eve.
ışığı çok güzel kırdığı için renk tayfına ayıran ve gözalıcı renk ve parlaklık sunan prizmalardır. Bu nedenle 80 li yılların nesli kristal avizelere kafayı takmıştır. Her evin salonunda büyük ya da küçük mutlaka bir şıngırtılı avize bulunurdu. Benim ailem dümdüz bir aile olduğu için bizde hiç olmadı ama misafirliğe gittiğimizde en büyük zevklerimden biri gözlerimi kısıp salon avizesinin taşlarını seyretmekti.
Artık almak isteyenlerin antikacıları ya da bit pazarlarını gezmeleri gerektiğini düşünüyorum.
1. | yazman47 | |
2. | Seval88 | |
3. | semraa-91 | |
4. | KenaAn MuTLu | |
5. | burgulukalpler | |
6. | BALYOZ1960 |
Takip edilen yazar yok. |
şu meşhur
cobra gypsies belgeseli benim de önüme düştü.
adam hakikaten işi biliyor.
nefes kesen bir belgesel hazırlamış.
aslında temposu çok yüksek, bizim gibi hasta ve yaşlı insanlar için keşke biraz daha sakin kalabilseymiş.
aklım gitti resmen.
bölge hindistan'ın kuzeybatısında Pakistan sınırına yakın bir eyalet.
uydudan bakınca bile çöl olduğu anlaşılıyor.
sanırım aradaki doğal set
indus vadisi
indus nehri ve bereketli vadisi dururken bu insanları bu çöle kim yaymış acaba ?
Bir de yer isimleri ilgimi çekti. çok yaygın bir şekilde hepsi -ur ile bitiyor. niye acaba ?
palanpur, jodhpur, jaipur, fatehpur, siddhpur, dungarpur, mahidpur, sarangpur, shujalpur, udaipur...
bu eyalette ve komşu eyaletlerde daha bir sürü böyle -ur la biten yer ismi var.
Sümerce Ur, or şehir demek.
ur, uruk, urfa
şimdi biz mezopotamya tarihi olarak sınırlamışız ama belki de çok daha büyük bir kültürün uzantısı olarak Anadolu coğrafyasında yaşıyor olabiliriz.
Belli ki ur ile biten yer isimleri kuzey hindistan'da da bir anlam ifade ediyor. Tıpkı Anadolu'daki bazı eski yer isimleri gibi.
en komik bilgiyi niye en sona koyuyorlar ki ?
inek fotoşopmuş.
bizden neyi eksik ki ?
filtresiz makyajsız resim atan mı kaldı ?
Zaten poz verirken ineğin şoplanacağını da biliyorlarmış.
olsun yine de tonlamayı güzel yapmışlar hiç yapay durmuyor.
tüh ne kadar üzüldüm anlatamam.
böğürtlen sokağı
kızılcık selesi
zerdali tadında aşk
holding gülleri
gibi devam performansı bekliyorduk.
çünkü mutluluk neydi hep soruyorduk, arıyorduk...
zıplayan fasulye de diyorlar ama neden zıpladıklarını bilmiyorum.
ona da biraz bakalım:
bizim fasulyeler gibi onların fasulyesinin içine de güveler larva bırakıyormuş.
larvalar bu fasulyeleri yiyip bitirip içini boşaltıyorlarmış.
fasulyelerin zıplama nedeni içindeki güvelerin hareketiymiş efendim.
yedik, büyüdük, daha serin ve güzel bir yer için kıpırdanıyoruz demek istiyorlarmış.
kısacası zıplamayanı bulmak daha makbul.
İletişim | Künye | Reklam | Sitene ekle © 2024 MN Yazılım |