Türkiye'nin memur portalı |
Oturum aç Üye ol Parolamı unuttum |
dermessBu üye YazarBu üyenin profil sayfasına git |
|
|||||||
|
İsa peygamberin tarihe geçmiş ünlü sözü.
Tanrı'nın hakkı Tanrı'ya diye devam eder.
İncil'in ilgili bölümlerinde kıssa olarak bahsi geçmektedir.
olay kısaca şöyle gelişir:
Hz. İsa'yı köşeye sıkıştırmak ve onu toplum nezdinde küçük düşürmek ve suçlu ilan etmek isteyen devrin Musevi- Ferisi ileri gelenleri onunla tartışmaya girişirler. Çünkü Hz. İsa'nın yaymaya başladığı öğretileri tekerlerine çomak sokmakta ve çıkarlarıyla ters düşmektedir. Hz. İsa'yla aynı zamanda "ayak takımının kralı, etrafında sadece fakir fukara düşkün insanlar var." diyerek alay etmektedirler. Fakat bir yandan da öğretilerinin dalga dalga yayılmasından rahatsız olmuşlardır.
Amaçları o dönemde Roma imparatorluğunun hakimiyeti altında olan Kudüs'te, Hz. İsa'yı devlete isyan eden bir asi konumuna düşürmek ve isyancı yaftası yapıştırtarak sonunu getirmeye çalışmak ve başlarından def etmektir.
Yaptığı açıklamaları aleyhine kullanmak istemektedirler. Bu nedenle sürekli açığını bulmaya çalışmaktadırlar.
Bir gün toplanıp huzuruna giderek Roma Hükümetinin topladığı vergiler hakkında soru sorarlar. Roma'nın topladığı paranın kutsal yasa hükümlerine uygun olup olmadığını öğrenmek istediklerini belirtirler.
Hz. İsa bu yaklaşımın kötü niyetli olduğunu bildiği için; onlardan bir Roma parası ister ve üzerindeki resmi ve yazıyı gösterir:
Bu resim, bu yazı kimin ? diye sorar.
Sezar'ın diye cevap verirler.
"Öyleyse Sezar'ın hakkını Sezar'a Tanrı'nın hakkını Tanrı'ya verin." diye cevap verir.
1. | yazman47 | |
2. | Seval88 | |
3. | semraa-91 | |
4. | KenaAn MuTLu | |
5. | burgulukalpler | |
6. | BALYOZ1960 |
Takip edilen yazar yok. |
şu meşhur
cobra gypsies belgeseli benim de önüme düştü.
adam hakikaten işi biliyor.
nefes kesen bir belgesel hazırlamış.
aslında temposu çok yüksek, bizim gibi hasta ve yaşlı insanlar için keşke biraz daha sakin kalabilseymiş.
aklım gitti resmen.
bölge hindistan'ın kuzeybatısında Pakistan sınırına yakın bir eyalet.
uydudan bakınca bile çöl olduğu anlaşılıyor.
sanırım aradaki doğal set
indus vadisi
indus nehri ve bereketli vadisi dururken bu insanları bu çöle kim yaymış acaba ?
Bir de yer isimleri ilgimi çekti. çok yaygın bir şekilde hepsi -ur ile bitiyor. niye acaba ?
palanpur, jodhpur, jaipur, fatehpur, siddhpur, dungarpur, mahidpur, sarangpur, shujalpur, udaipur...
bu eyalette ve komşu eyaletlerde daha bir sürü böyle -ur la biten yer ismi var.
Sümerce Ur, or şehir demek.
ur, uruk, urfa
şimdi biz mezopotamya tarihi olarak sınırlamışız ama belki de çok daha büyük bir kültürün uzantısı olarak Anadolu coğrafyasında yaşıyor olabiliriz.
Belli ki ur ile biten yer isimleri kuzey hindistan'da da bir anlam ifade ediyor. Tıpkı Anadolu'daki bazı eski yer isimleri gibi.
en komik bilgiyi niye en sona koyuyorlar ki ?
inek fotoşopmuş.
bizden neyi eksik ki ?
filtresiz makyajsız resim atan mı kaldı ?
Zaten poz verirken ineğin şoplanacağını da biliyorlarmış.
olsun yine de tonlamayı güzel yapmışlar hiç yapay durmuyor.
tüh ne kadar üzüldüm anlatamam.
böğürtlen sokağı
kızılcık selesi
zerdali tadında aşk
holding gülleri
gibi devam performansı bekliyorduk.
çünkü mutluluk neydi hep soruyorduk, arıyorduk...
zıplayan fasulye de diyorlar ama neden zıpladıklarını bilmiyorum.
ona da biraz bakalım:
bizim fasulyeler gibi onların fasulyesinin içine de güveler larva bırakıyormuş.
larvalar bu fasulyeleri yiyip bitirip içini boşaltıyorlarmış.
fasulyelerin zıplama nedeni içindeki güvelerin hareketiymiş efendim.
yedik, büyüdük, daha serin ve güzel bir yer için kıpırdanıyoruz demek istiyorlarmış.
kısacası zıplamayanı bulmak daha makbul.
İletişim | Künye | Reklam | Sitene ekle © 2024 MN Yazılım |