Türkiye'nin memur portalı |
Oturum aç Üye ol Parolamı unuttum |
dermessBu üye YazarBu üyenin profil sayfasına git |
|
|||||||
|
biz gazete kelimesini benimsemişiz.
Gazete kelimesi Fransızca kökenli.
ondan önce ceride, ruzname gibi isimler kullanılıyormuş.
Halkın haber alması bu araçlarla sağlanıyormuş.
Fransızlar gazete anlamında jurnal kelimesini de benimsemiş.
Biz vakti zamanında jurnal kelimesini " ispiyoncu, bilgi taşıyan ajan, vatan haini, gammaz " gibi anlamlara büründürmüşüz.
Bu niye olmuş biraz bakayım.
Bulamadım.
Böyle bir isim verilmiş işte.
insanların akış içinde bazı konuları tam olarak kavrayabilmek için yaptıkları.
Hem grafik hazırlarlar, hem de yeri gelince okurlar.
Her konuda olduğu gibi bu konuda da anahtar kelime "okumak"
Okumak tabi ki sadece yazılı kaynaktan yazıyı okumak olarak algılanmamalı.
Onun da temel mesajı şu aslında:
"Doğru bilgiye ulaşmak"
En çok tercih edilen grafikler ise bir kolu "zaman" aralığını gösteren grafikler.
Grafikler bir nevi karmaşık görüntüler içinden odaklanılarak merak edilen akışın net olarak görülebilir hale getirilmesi.
artık günümüzde tek resimlik tablo olarak da hazırlanmıyor.
Zaman içinde gerçekleşen değişimler tüm iniş ve çıkışlarıyla ve kıyaslamalarıyla video haline getiriliyorlar.
onyx
yarı değerli taş türlerinden biri.
damarlı akik adı da veriliyor.
farklı renklerde birçok katmana sahip olan,
kahverengi ya da siyah bir taş türü.
takı yapımında genellikle siyah olanları tercih ediliyor.
Bazı türleri Oltu taşına ve obsidyene kıyasla daha ağır ve koyu renkli olan bir taşmış.
Sahtelerinden ayırmak için üzerinin iğneyle kazınması ve ağırlığına bakılması önerilmiş.
ismi ise Asur dilinde yüzük ya da halka anlamına gelen bir kelimeden türetilmiş.
Kendisine ayrılık taşı ya da balgam taşı adı da verilmiş.
Bazıları oniksi teslim taşı ile ilişkilendirmiş.
Bektaşi geleneğinde teslim taşı adıyla şekillendirilerek işlenip kişilerin üzerlerinde taşıdığı belirtilmiş.
Yalnız şöyle bir bilgi var.
Hem oniks taşına hem de jasper ( Japsis ) taşına balgam taşı adı verilmiş.
şifalı olduğuna inanılan japsis aslında kalsedon taşının opak bir türüymüş.
( Kuvars, kalsedon ve akik'in bir alt türü olarak tanımlanmış )
Neden merak ettiğime gelince:
Aden tanımı yapılırken içinden doğan ırmağın güzergahı ile ilgili bir ipucu verilmiş.
altın, reçine ve oniks ...
1. | yazman47 | |
2. | Seval88 | |
3. | semraa-91 | |
4. | KenaAn MuTLu | |
5. | burgulukalpler | |
6. | BALYOZ1960 |
Takip edilen yazar yok. |
şu meşhur
cobra gypsies belgeseli benim de önüme düştü.
adam hakikaten işi biliyor.
nefes kesen bir belgesel hazırlamış.
aslında temposu çok yüksek, bizim gibi hasta ve yaşlı insanlar için keşke biraz daha sakin kalabilseymiş.
aklım gitti resmen.
bölge hindistan'ın kuzeybatısında Pakistan sınırına yakın bir eyalet.
uydudan bakınca bile çöl olduğu anlaşılıyor.
sanırım aradaki doğal set
indus vadisi
indus nehri ve bereketli vadisi dururken bu insanları bu çöle kim yaymış acaba ?
Bir de yer isimleri ilgimi çekti. çok yaygın bir şekilde hepsi -ur ile bitiyor. niye acaba ?
palanpur, jodhpur, jaipur, fatehpur, siddhpur, dungarpur, mahidpur, sarangpur, shujalpur, udaipur...
bu eyalette ve komşu eyaletlerde daha bir sürü böyle -ur la biten yer ismi var.
Sümerce Ur, or şehir demek.
ur, uruk, urfa
şimdi biz mezopotamya tarihi olarak sınırlamışız ama belki de çok daha büyük bir kültürün uzantısı olarak Anadolu coğrafyasında yaşıyor olabiliriz.
Belli ki ur ile biten yer isimleri kuzey hindistan'da da bir anlam ifade ediyor. Tıpkı Anadolu'daki bazı eski yer isimleri gibi.
en komik bilgiyi niye en sona koyuyorlar ki ?
inek fotoşopmuş.
bizden neyi eksik ki ?
filtresiz makyajsız resim atan mı kaldı ?
Zaten poz verirken ineğin şoplanacağını da biliyorlarmış.
olsun yine de tonlamayı güzel yapmışlar hiç yapay durmuyor.
tüh ne kadar üzüldüm anlatamam.
böğürtlen sokağı
kızılcık selesi
zerdali tadında aşk
holding gülleri
gibi devam performansı bekliyorduk.
çünkü mutluluk neydi hep soruyorduk, arıyorduk...
İletişim | Künye | Reklam | Sitene ekle © 2024 MN Yazılım |