Türkiye'nin memur portalı |
Oturum aç Üye ol Parolamı unuttum |
dermessBu üye YazarBu üyenin profil sayfasına git |
|
|||||||
|
pek bir şey anlamadığım film.
bir şey yapılmaya çalışılmış ve ünlü oyuncular oynatılmış ama.
Sanki zorlama bir senaryosu var.
Master Chef yarışları bu kadar popülerken bu tarz bir film çekelim demişler sanki.
filmi bitiremedim.
Biraz squid game , biraz alice in borderland, biraz exam filmi havası aldım, manyak bir şef ve onun manyak yardımcısı, şimdilik başka bir şey anlayamadım.
aklıma ilkokul yılları geldi.
öğretmenler içinizden okuyun diye uyarıp duruyordu.
Bazı arkadaşlar içinden okumayı bir türlü beceremiyordu.
dudaklarını kıpırdatmadan duramıyorlardı.
bak şimdi aklıma başka şeyler de geldi.
güzel görünüyor diye tüm kelimelerin arasına kırmızı kalemle virgül koyanlar,
okurken sağ işaret parmaklarıyla okudukları yeri takip edenler,
bir türlü seri okumayıp hecelemeye devam edenler,
camdan dışarıyı seyredenler,
defterinin sol tarafına çiçekli böcekli sarmaşıklı süslemeler yapanlar,
defter getirme bahanesiyle sınıfa gelip şebeklik yapanlar,
kalem açma bahanesiyle çöp tenekesinin orada buluşanlar,
tahtayı konuşanlarla dolduran kuduruk sınıf başkanları,
Benim kafa yine uzamaya başladı bir tarafa doğru.
Camide yanımda yüksek sesle okuyan biri olursa ona gıcık kapmam.
Çok yorgun günümdeysem mesela sadece bekleyip " Amin " demeyi bile düşünebilirim.
Zaten imama uymayı doğru dürüst beceremiyorum.
sürekli bir kopukluk hali.
ya eksik kılarım ya fazla, ya unutur herkesten önce rüku, secde, selam.
Allah yardımcım olsun.
" Bazı suçlamalarla "
Birincisi nasıl oldu da dedeleri bu şekilde olan adamlar böyle büyük bir sıçrama gerçekleştirebildiler akıl alır gibi değil.
ikincisi: hep şöyle hayal ediyorum. Bu bir mizansendir. Aklı başında adamlar her yerdedir. Halka öyle duyurulup arka kapıdan dünyanın uzak bir köşesine gizlice gönderilmiştir.
Hayal bu ya, olmaz ya, hani yanlışlıkla...
Bruno'nun hayat hikayesini yanlış hatırlamıyorsam Barış Özcan'ın bir videosunda izlemiştim. Dünya çok berbat bir yer.
1. | yazman47 | |
2. | Seval88 | |
3. | semraa-91 | |
4. | KenaAn MuTLu | |
5. | burgulukalpler | |
6. | BALYOZ1960 |
Takip edilen yazar yok. |
şu meşhur
cobra gypsies belgeseli benim de önüme düştü.
adam hakikaten işi biliyor.
nefes kesen bir belgesel hazırlamış.
aslında temposu çok yüksek, bizim gibi hasta ve yaşlı insanlar için keşke biraz daha sakin kalabilseymiş.
aklım gitti resmen.
bölge hindistan'ın kuzeybatısında Pakistan sınırına yakın bir eyalet.
uydudan bakınca bile çöl olduğu anlaşılıyor.
sanırım aradaki doğal set
indus vadisi
indus nehri ve bereketli vadisi dururken bu insanları bu çöle kim yaymış acaba ?
Bir de yer isimleri ilgimi çekti. çok yaygın bir şekilde hepsi -ur ile bitiyor. niye acaba ?
palanpur, jodhpur, jaipur, fatehpur, siddhpur, dungarpur, mahidpur, sarangpur, shujalpur, udaipur...
bu eyalette ve komşu eyaletlerde daha bir sürü böyle -ur la biten yer ismi var.
Sümerce Ur, or şehir demek.
ur, uruk, urfa
şimdi biz mezopotamya tarihi olarak sınırlamışız ama belki de çok daha büyük bir kültürün uzantısı olarak Anadolu coğrafyasında yaşıyor olabiliriz.
Belli ki ur ile biten yer isimleri kuzey hindistan'da da bir anlam ifade ediyor. Tıpkı Anadolu'daki bazı eski yer isimleri gibi.
en komik bilgiyi niye en sona koyuyorlar ki ?
inek fotoşopmuş.
bizden neyi eksik ki ?
filtresiz makyajsız resim atan mı kaldı ?
Zaten poz verirken ineğin şoplanacağını da biliyorlarmış.
olsun yine de tonlamayı güzel yapmışlar hiç yapay durmuyor.
tüh ne kadar üzüldüm anlatamam.
böğürtlen sokağı
kızılcık selesi
zerdali tadında aşk
holding gülleri
gibi devam performansı bekliyorduk.
çünkü mutluluk neydi hep soruyorduk, arıyorduk...
İletişim | Künye | Reklam | Sitene ekle © 2024 MN Yazılım |