Türkiye'nin memur portalı |
Oturum aç Üye ol Parolamı unuttum |
dermessBu üye YazarBu üyenin profil sayfasına git |
|
|||||||
|
dünyadan habersiz, pamuklara sarılmış, kabiliyetsiz, tuttuğu işi batıran, bir baltaya sap olamayan, kendini dev aynasında gören, şımarık, kerameti kendinden menkul insanlar yetiştirmek için kendi çapında atılan ilk adımlardan biri.
daha ötesi paralı eğitim.
yeltenmedik.
bir şey de kaybetmedik.
mantığı şöyle özetleyelim:
sizin gibi düşünen ve sizin gibi işlere yeltenen velilerden oluşan bir populasyona dahil oluyorsunuz.
okulun da, öğrencilerin de, sosyal ortamın da entrikası bir türlü bitmiyor.
çünkü o velilerin çocukları en en en bilmem ne oluyor.
denemesi bedava, deneyin de öğrenciden çok ilginç veliyle uğraşmak nasıl oluyormuş anlayın.
pazardan kamuflaj iş pantolonu almışlar, giydim tropik bölge askerleri gibi oldum.
dün aşağı yukarı 20 çuval toprağı dere düzünden çektik.
Hayatında ilk defa teke böceği görüyor.
çuvalın üzerinde gösterince bu nedir diye korktu, :)
dikkat et ezilmesin dedim, kenara bıraktık.
yerinden olan bir yeşil örümcek görünce, aaa ne kadar güzel dedi, elleme dedim galiba zehirliymiş.
bu arada ısırganlar saldırıp duruyor.
her yeri diken sarmış, amazon gezginleri gibi önce dikenliği açtık.
elma, hurma, ceviz fidanlarını güneş alan yerlere diktik.
hah sıra geldi bambulara...
aşağıya doğru baktım, yol yok iz yok.
burada yılan olur mu ? dedim.
Yok yahu dediler, buralar daha soğuk, uyanmamıştırlar.
var demeye dilleri varmıyor :) kıvırıyorlar.
dikenlere ve sulara bata çıka yirmağa (!) doğru indim.
bambuları seçtim ve sökmeye başladık.
kafes gibi toprağın altından yürüyerek tüm ortamı ele geçirmişler.
sökebilmek için birbirlerine atılmış kolları kesmem gerekti.
mesela bir bambu fidanı diktiniz.
kökü toprağın dibinden ilerleyip az öteden sürgün veriyor, biraz daha ilerleyip başka bir yerden başkası fışkırıyor.
neyse onları da taşıdık. önce mızrak atar gibi fidanları yukarı fırlattım, sonra kendim tırmandım.
iş bitti mi ?
bitmedi, kavga dövüş yükledik, taşıdık, sıra geldi indirmeye.
el arabasını getirdi, Arşimet bize yardım edecek dedi.
neyse tıngır mıngır hepsini taşıdım, köpek benim peşimde, keçi de onun peşinde.
bağırdım onlara: terbiyesizler ikiniz de kızsınız biraz edepli olun kavga etmeyin !
keçiye sarıldım, onu öptüm ya pis köpek kıskandı tabi.
kovaladı onu.
keçi geri geri gitti, bana doğru son sürat koşmaya başladı.
Tamam dedim bu bana bir toslarsa aşağı uçurur.
kollarımı açtım beklemeye başladım.
bana gelince durdu boynunu uzatıp ona sarılmamı bekledi.
Aferin, güzel kız...
iş bitti mi ? Bitmedi, yemek molasından sonra sıra bambuları dikmeye geldi.
sulak, gölge, yeni bir jungle bulduk.
yine başa döndük.
kavga dövüş yerlerini kazdık ve destekleyip ikisini de diktik, birini başka bir yere dikmek için ayırdık.
Baktım ısırganlar sarı sarı çok güzel çiçek açmışlar, ilk defa ısırgan çiçeği görüyorum.
aslında her taraf çiçek açmış, bahar ben geliyorum demeden tak diye gelmiş.
neyse çayı içtik,
iş bitti mi ? bitmedi.
paketleri hazırladık, budanmış biberiyeleri çektim aldım, ben bunları temizler kuruturum kavanozlara koyarım, dedim.
çiçek soğanlarını bölüştük ( üç harfli markete getirmişler glayöllerden aldım. )
sürüne sürüne eve girdim ve kendimi kanepeye zor atıp horlamaya başladım.
oh be hele şükür geri dönmüş.
benim sosyal medya kanallarım olmadığı için olup biteni de bilmiyordum.
çok canım sıkılmıştı.
güzel bir videoyla yeniden başlamış.
yolu açık olsun.
inşallah deprem çalışmalarını da bir an önce yükler.
son videosundaki parazit benzeri sesleri duyamadım herhalde televizyondan dinlediğim için.
kulaklık takıp videoyu bir daha dinlemek istiyorum.
yecüc ve mecüc bir sıfattır denmiş.
o zaman neden böyle bir ikilemeye gerek duyulmuş anlamadım.
ayrıca tam olarak kelime anlamları da belirtilmedi.
Koreş'in musevileri babil sürgününden kurtarması onu yahudi tarihinin saygın bir kahramanı yapmış ve zülkarneyn kıssası yahudiler tarafından bu nedenle gündeme getirilmiş.
1. | yazman47 | |
2. | Seval88 | |
3. | semraa-91 | |
4. | KenaAn MuTLu | |
5. | burgulukalpler | |
6. | BALYOZ1960 |
Takip edilen yazar yok. |
memurlara yöneltilmiş bir serzeniş başlığı.
mesela işçi sorunlarından
veya başka sorunlardan
bahsedilmemiş olduğuna göre.
bu başlığı sorunları olan memurların doldurması gerekiyor diye düşündüm.
şu meşhur
cobra gypsies belgeseli benim de önüme düştü.
adam hakikaten işi biliyor.
nefes kesen bir belgesel hazırlamış.
aslında temposu çok yüksek, bizim gibi hasta ve yaşlı insanlar için keşke biraz daha sakin kalabilseymiş.
aklım gitti resmen.
bölge hindistan'ın kuzeybatısında Pakistan sınırına yakın bir eyalet.
uydudan bakınca bile çöl olduğu anlaşılıyor.
sanırım aradaki doğal set
indus vadisi
indus nehri ve bereketli vadisi dururken bu insanları bu çöle kim yaymış acaba ?
Bir de yer isimleri ilgimi çekti. çok yaygın bir şekilde hepsi -ur ile bitiyor. niye acaba ?
palanpur, jodhpur, jaipur, fatehpur, siddhpur, dungarpur, mahidpur, sarangpur, shujalpur, udaipur...
bu eyalette ve komşu eyaletlerde daha bir sürü böyle -ur la biten yer ismi var.
Sümerce Ur, or şehir demek.
ur, uruk, urfa
şimdi biz mezopotamya tarihi olarak sınırlamışız ama belki de çok daha büyük bir kültürün uzantısı olarak Anadolu coğrafyasında yaşıyor olabiliriz.
Belli ki ur ile biten yer isimleri kuzey hindistan'da da bir anlam ifade ediyor. Tıpkı Anadolu'daki bazı eski yer isimleri gibi.
en komik bilgiyi niye en sona koyuyorlar ki ?
inek fotoşopmuş.
bizden neyi eksik ki ?
filtresiz makyajsız resim atan mı kaldı ?
Zaten poz verirken ineğin şoplanacağını da biliyorlarmış.
olsun yine de tonlamayı güzel yapmışlar hiç yapay durmuyor.
tüh ne kadar üzüldüm anlatamam.
böğürtlen sokağı
kızılcık selesi
zerdali tadında aşk
holding gülleri
gibi devam performansı bekliyorduk.
çünkü mutluluk neydi hep soruyorduk, arıyorduk...
İletişim | Künye | Reklam | Sitene ekle © 2024 MN Yazılım |