Türkiye'nin memur portalı |
Oturum aç Üye ol Parolamı unuttum |
dermessBu üye YazarBu üyenin profil sayfasına git |
|
|||||||
|
çarşıda gezinirken gördüm.
"ne demek acaba?" diye merak ettim.
kostik, sodyum hidroksite verilen isimmiş.
doğal sabunlarda kostik kullanılmıyormuş.
onun yerine doğal sabunlarda kül gibi malzemeler kullanılıyormuş.
kostik lavabo açıcı malzeme olarak da kullanılan ve cildi kaşındıran ve cilde zarar veren bir kimyasalmış.
Kül ise potasyum hidroksitmiş.
kostik suda hızla çözünüp yumuşak, kaygan bir çözeltiye dönüşüyormuş.
doğal sabunlar daha az köpüren, suda kimyasal içerikli sabunlara göre daha hızlı çözünen, içindeki malmezeler doğal olan sabunlarmış.
içlerinde kül, yağ ve aromalarla birlikte bir miktar da tuz bulunuyor.
Bu arada o çok sevdiğimiz beyaz sabun kokusu Marsilya sabunu kokusu olarak biliniyormuş.
marsilya sabunu yaklaşık 600 yıldır Fransa Marsilya'da doğal yollarla üretilen bir sabun türüymüş.
kokunun nasıl elde edildiği açıklanmamış fakat yağ olarak bazı bitkisel yağların kullanıldığı belirtilmiş.
herhalde imalat sırrı denen şey böyle bir şey.
bazı tercihleri nedeniyle bazı vazgeçişleri olan kadın.
herkes böyle zaten.
her tercih bazı vazgeçişleri beraberinde getiriyor.
aynı zamanda başka bazı kazanımları da beraberinde getiriyor.
geliştirilen yeni çalışma modelleriyle daha fazla kadının ekonomiye katkı sağlaması ama çocuklarıyla da daha sağlıklı ilişkiler geliştirilebilmesi sağlanabiliyor.
evden çalışma, esnek çalışma modelleri, zamana ve mekana çok da bağımlı olmayan çalışma şekilleri ile insanlar dünyanın pek çok farklı ülkesinde hayatlarını farklı durumlara göre şekillendirebiliyorlar.
bazı tercihleri nedeniyle bazı vazgeçişleri olan kadın.
herkes böyle zaten.
her tercih bazı vazgeçişleri beraberinde getiriyor.
aynı zamanda başka bazı kazanımları da beraberinde getiriyor.
geliştirilen yeni çalışma modelleriyle daha fazla kadının ekonomiye katkı sağlaması ama çocuklarıyla da daha sağlıklı ilişkiler geliştirilebilmesi sağlanabiliyor.
evden çalışma, esnek çalışma modelleri, zamana ve mekana çok da bağımlı olmayan çalışma şekilleri ile insanlar dünyanın pek çok farklı ülkesinde hayatlarını farklı durumlara göre şekillendirebiliyorlar.
neden müfredata alınmadığını merak ettiğim kanun.
kanunu bilmemek mazeret sayılmaz diye başlıyor tck.
tamam o zaman bir şekilde öğretmek de gerekiyor.
bir ergen gasp suçunun ne kadar ağır bir suç olduğunu bilmiyor mesela.
kendi aralarında şakalaşırlarken mesela bir şikayetle birlikte kendilerini en ağır suçun faili olarak bulabiliyorlar.
nası ızrarı bilmiyor, mesken masuniyetini ihlali bilmiyor, unsurlarını bilmiyor, huzurdayı bilmiyor, tehditi bilmiyor, hakareti, sövmeyi, ikisinin arasındaki farkı bilmiyor.
1. | yazman47 | |
2. | Seval88 | |
3. | semraa-91 | |
4. | KenaAn MuTLu | |
5. | burgulukalpler | |
6. | BALYOZ1960 |
Takip edilen yazar yok. |
şu meşhur
cobra gypsies belgeseli benim de önüme düştü.
adam hakikaten işi biliyor.
nefes kesen bir belgesel hazırlamış.
aslında temposu çok yüksek, bizim gibi hasta ve yaşlı insanlar için keşke biraz daha sakin kalabilseymiş.
aklım gitti resmen.
bölge hindistan'ın kuzeybatısında Pakistan sınırına yakın bir eyalet.
uydudan bakınca bile çöl olduğu anlaşılıyor.
sanırım aradaki doğal set
indus vadisi
indus nehri ve bereketli vadisi dururken bu insanları bu çöle kim yaymış acaba ?
Bir de yer isimleri ilgimi çekti. çok yaygın bir şekilde hepsi -ur ile bitiyor. niye acaba ?
palanpur, jodhpur, jaipur, fatehpur, siddhpur, dungarpur, mahidpur, sarangpur, shujalpur, udaipur...
bu eyalette ve komşu eyaletlerde daha bir sürü böyle -ur la biten yer ismi var.
Sümerce Ur, or şehir demek.
ur, uruk, urfa
şimdi biz mezopotamya tarihi olarak sınırlamışız ama belki de çok daha büyük bir kültürün uzantısı olarak Anadolu coğrafyasında yaşıyor olabiliriz.
Belli ki ur ile biten yer isimleri kuzey hindistan'da da bir anlam ifade ediyor. Tıpkı Anadolu'daki bazı eski yer isimleri gibi.
en komik bilgiyi niye en sona koyuyorlar ki ?
inek fotoşopmuş.
bizden neyi eksik ki ?
filtresiz makyajsız resim atan mı kaldı ?
Zaten poz verirken ineğin şoplanacağını da biliyorlarmış.
olsun yine de tonlamayı güzel yapmışlar hiç yapay durmuyor.
tüh ne kadar üzüldüm anlatamam.
böğürtlen sokağı
kızılcık selesi
zerdali tadında aşk
holding gülleri
gibi devam performansı bekliyorduk.
çünkü mutluluk neydi hep soruyorduk, arıyorduk...
İletişim | Künye | Reklam | Sitene ekle © 2024 MN Yazılım |