Türkiye'nin memur portalı |
Oturum aç Üye ol Parolamı unuttum |
dermessBu üye YazarBu üyenin profil sayfasına git |
|
|||||||
|
yahu yine aklıma saçma sapan fikirler geliyor.
madem insanlar denize düşüp duruyor,
ya da denizde kazaya uğrayıp mahsur kalıyor,
denizlere kıyıya vurmayacak şekilde
can simitleri istasyonlar vs. bıraksalar ya çapalı falan.
en azından gemilerin rotaları üzerinde.
olur da denizde mahsur kalan birileri için
erzak, su falan gibi istasyon bölgeleri.
ya da yağmur suyunun birikebildiği tanklar...
olamaz belma :)
çünkü geçen gün aldığın kararlardan ve sonra davetli olduğun mangal partisinden bahsediyordun. :)
illa ki servise vs. yardım etmişsindir.
ufak yerlerde akraba gibi oluyorsun.
masana oturup sohbet bile ediyorlar, hepsiyle samimi oluyorsun.
yarım saat bir saat, çay da geliyor hatta patron da muhabbete dahil oluyor.
işlerini arada halledip masana geliyorlar dertler, çözümler, öneriler vs.
sohbet muhabbet...
bizim bir gazeteci dedi ya
saçı sakalı karışmış ehlikeyf adama, " iyilik yaptı içecek ısmarlayayım. " dedim
adam mekanın sahibi çıktı. :)
( Bir yunan adasından bahsediyordu. )
Litvanyalı mühendis vidam perevertilov
çalıştığı kargo gemisinden
fenalaşıp bayılarak pasifik okyanusuna düşmüş.
gemi çalışanları 6 saat sonra yokluğunun farkına varmış.
perevertilov, denizde ufukta bir karaltı görüp oraya yüzmüş ve karaltının terk edilmiş bir şamandıra olduğunu fark edip ona tutunmuş.
14 saat boyunca o şamandıranın üzerinde hayatta kalmaya çalışmış.
geri dönüp kendisini arayan gemisine bağırarak kurtulmayı başarmış.
1. | yazman47 | |
2. | Seval88 | |
3. | semraa-91 | |
4. | KenaAn MuTLu | |
5. | burgulukalpler | |
6. | BALYOZ1960 |
Takip edilen yazar yok. |
şu meşhur
cobra gypsies belgeseli benim de önüme düştü.
adam hakikaten işi biliyor.
nefes kesen bir belgesel hazırlamış.
aslında temposu çok yüksek, bizim gibi hasta ve yaşlı insanlar için keşke biraz daha sakin kalabilseymiş.
aklım gitti resmen.
bölge hindistan'ın kuzeybatısında Pakistan sınırına yakın bir eyalet.
uydudan bakınca bile çöl olduğu anlaşılıyor.
sanırım aradaki doğal set
indus vadisi
indus nehri ve bereketli vadisi dururken bu insanları bu çöle kim yaymış acaba ?
Bir de yer isimleri ilgimi çekti. çok yaygın bir şekilde hepsi -ur ile bitiyor. niye acaba ?
palanpur, jodhpur, jaipur, fatehpur, siddhpur, dungarpur, mahidpur, sarangpur, shujalpur, udaipur...
bu eyalette ve komşu eyaletlerde daha bir sürü böyle -ur la biten yer ismi var.
Sümerce Ur, or şehir demek.
ur, uruk, urfa
şimdi biz mezopotamya tarihi olarak sınırlamışız ama belki de çok daha büyük bir kültürün uzantısı olarak Anadolu coğrafyasında yaşıyor olabiliriz.
Belli ki ur ile biten yer isimleri kuzey hindistan'da da bir anlam ifade ediyor. Tıpkı Anadolu'daki bazı eski yer isimleri gibi.
en komik bilgiyi niye en sona koyuyorlar ki ?
inek fotoşopmuş.
bizden neyi eksik ki ?
filtresiz makyajsız resim atan mı kaldı ?
Zaten poz verirken ineğin şoplanacağını da biliyorlarmış.
olsun yine de tonlamayı güzel yapmışlar hiç yapay durmuyor.
tüh ne kadar üzüldüm anlatamam.
böğürtlen sokağı
kızılcık selesi
zerdali tadında aşk
holding gülleri
gibi devam performansı bekliyorduk.
çünkü mutluluk neydi hep soruyorduk, arıyorduk...
zıplayan fasulye de diyorlar ama neden zıpladıklarını bilmiyorum.
ona da biraz bakalım:
bizim fasulyeler gibi onların fasulyesinin içine de güveler larva bırakıyormuş.
larvalar bu fasulyeleri yiyip bitirip içini boşaltıyorlarmış.
fasulyelerin zıplama nedeni içindeki güvelerin hareketiymiş efendim.
yedik, büyüdük, daha serin ve güzel bir yer için kıpırdanıyoruz demek istiyorlarmış.
kısacası zıplamayanı bulmak daha makbul.
İletişim | Künye | Reklam | Sitene ekle © 2024 MN Yazılım |