Türkiye'nin memur portalı |
Oturum aç Üye ol Parolamı unuttum |
dermessBu üye YazarBu üyenin profil sayfasına git |
|
|||||||
|
fiili ve hukuki olmak üzere ikiye ayrılıyormuş.
fiili olan, özel mülkiyete tabi bir taşınmaz üzerinde fiilen yapılan değişiklikleri kapsıyormuş.
örneğin: bir yapının kepçeyle yıkılması, yapı üzerinde çeşitli değişiklikler yapılması vs.
hukuki el atmada ise özel mülkiyete tabi olan taşınmaz üzerinde tasarrufta bulunulması hukuken engelleniyormuş.
örnek: imar planı ile yeşil alan ilan edilen taşınmazlar üzerinde vatandaşın imar hakkının bulunmaması.
bu konularla ilgili olarak vatandaşın açacağı davalar idari yargıya değil adli yargıya tabi tutulmuş.
Bir dönem tıbbi amaçlarla gümüş kullanılmış.
kolloidal gümüş suyu kullanmışlar.
antibiyotik etkisi olduğunu düşünmüşler.
antibiyotikler gelişmeden önce bu maddeyi kullanıyorlarmış.
Bütün bunları niye yazdım ?
ABD'de yaşayan bir adam hangi akla hizmetse gümüşü tedavi amaçlı olarak kullanmış.
Adamın adı Paul karason.
gümüş kalıntılarının insan cildinde birikme özelliği varmış.
belki sadece deride değil vücudun tamamında birikiyor ve kalıntı bırakıyordur.
adamın rengi tamamen garip bir maviye ya da metalik bir griye dönmüş.
hatta ona şirin baba demeye başlamışlar.
pek çok sağlık sorunuyla da boğuşan
Paul Karason 2013 yılında hayatını kaybetmiş.
kahraman takımyıldızında bulunan parlak bir yıldızmış.
aslında çift yıldızmış.
parlaklığı sürekli ölçülerek 3 günde bir azaldığı fark edilmiş ve buna bir anlam verilememiş.
daha sonra ise bir örten çift yıldız sistemi olduğu tespit edilmiş.
Şimdi şöyle bir durum var:
Arapça Al Ghul kötü ruh ( şeytan, iblis ) anlamına geliyormuş.
algol yıldızı ise aynı zamanda şeytan başı ya da şeytan yıldızı olarak biliniyormuş. Neden böyle biliniyor onu bilmiyorum.
gece vakti önüme düştü oturdum Josef Mengele'nin hayatını izledim.
Aslında çalışmalarını okuduğum çeşitli romanlardan biliyordum ama acaba abartılıyor mu diye aklımdan da geçmiyor değildi.
sanırım onlarca tanığın ifadesi doğruları gösteriyor.
her neyse
adamın sonunu merak ettim.
yüzerken felç geçirmiş ve suda boğulmuş.
Gaz odaları, Zyklon B ...
dünya güneşin etrafında fazladan 34 kere daha falan ancak dönmüş.
haberi okuyunca aklıma izlediğim bir belgesel geldi.
Bornholm adası Danimarka'ya bağlı Baltık denizinde bulunan bir adaymış.
belgesele gelince:
Tam o bölgede
okyanus altında
gizemli bir cisim tespit edilmişti.
formu çok değişik görünüyordu ama bazı uzmanlar onun doğal bir oluşum olduğunu ileri sürmüşlerdi.
Baltık denizi anomalisi yazarsanız ilgili bilgilere ulaşabilirsiniz.
konunun bu gizemli acayip şeyle ilgisi olabilir.
olmayabilir de.
1. | yazman47 | |
2. | Seval88 | |
3. | semraa-91 | |
4. | KenaAn MuTLu | |
5. | burgulukalpler | |
6. | BALYOZ1960 |
Takip edilen yazar yok. |
şu meşhur
cobra gypsies belgeseli benim de önüme düştü.
adam hakikaten işi biliyor.
nefes kesen bir belgesel hazırlamış.
aslında temposu çok yüksek, bizim gibi hasta ve yaşlı insanlar için keşke biraz daha sakin kalabilseymiş.
aklım gitti resmen.
bölge hindistan'ın kuzeybatısında Pakistan sınırına yakın bir eyalet.
uydudan bakınca bile çöl olduğu anlaşılıyor.
sanırım aradaki doğal set
indus vadisi
indus nehri ve bereketli vadisi dururken bu insanları bu çöle kim yaymış acaba ?
Bir de yer isimleri ilgimi çekti. çok yaygın bir şekilde hepsi -ur ile bitiyor. niye acaba ?
palanpur, jodhpur, jaipur, fatehpur, siddhpur, dungarpur, mahidpur, sarangpur, shujalpur, udaipur...
bu eyalette ve komşu eyaletlerde daha bir sürü böyle -ur la biten yer ismi var.
Sümerce Ur, or şehir demek.
ur, uruk, urfa
şimdi biz mezopotamya tarihi olarak sınırlamışız ama belki de çok daha büyük bir kültürün uzantısı olarak Anadolu coğrafyasında yaşıyor olabiliriz.
Belli ki ur ile biten yer isimleri kuzey hindistan'da da bir anlam ifade ediyor. Tıpkı Anadolu'daki bazı eski yer isimleri gibi.
en komik bilgiyi niye en sona koyuyorlar ki ?
inek fotoşopmuş.
bizden neyi eksik ki ?
filtresiz makyajsız resim atan mı kaldı ?
Zaten poz verirken ineğin şoplanacağını da biliyorlarmış.
olsun yine de tonlamayı güzel yapmışlar hiç yapay durmuyor.
tüh ne kadar üzüldüm anlatamam.
böğürtlen sokağı
kızılcık selesi
zerdali tadında aşk
holding gülleri
gibi devam performansı bekliyorduk.
çünkü mutluluk neydi hep soruyorduk, arıyorduk...
İletişim | Künye | Reklam | Sitene ekle © 2024 MN Yazılım |