Türkiye'nin memur portalı

İtiraz sesleri yükselecek biliyorum ama

açıklanmış olsaydı şayet

istatistik verilere göre

ülkemizde taşınır ya da taşınmaz sahip olunan mülk ve değerler ağırlıklı olarak erkeklerin hüküm ve tasarrufu altındadır.

tapu kayıtlarında, noterlerde ya da araç kaydı yapılan kurumlarda yapılan küçük bir araştırmayla ya da doğrudan ismini unuttuğum veri tabanında yapılan çalışmayla durum netliğe de kavuşturulabilir.

bu nedenle işler ağırlıklı olarak erkeklerin uhdesinde döner.

Bu nedenle de ülkemizde "kadın ya da kız da " bir emtiaymış gibi istenen bir varlığa dönüşür.

eee ne demişler:

Atı süren flatusuna katlanır.

fiziki koşullarla ilgili olmayıp insan kaynaklı koşullardır.

dağ, deniz, ova, çayır

güzel Anadolu

rüzgarın serin eser

yer gök ışık dolu

üzerine asılan ya da yapıştırılan şey hakkında bilgiler içeren yazılı kağıt.

bu başlığın yorumu da silinmiş.

Neyse.

misafir kedimiz balık meraklısı çıktı.

hop diye akvaryumun yanına zıpladı.

balıkları merakla incelemeye başladı.

ben balıkların dış dünyadan tamamen kopuk yaşadıklarını düşünüyordum.

kediyi görür görmez akvaryumun diğer yarısına toplaştılar.

mümkün değil karşı tarafa doğru yüzmüyorlar.

e bu durumda dışarıyı gördüklerine göre hiçbir şey anlamasalar da gündemi tv den takip ediyor olabilirler.

kendilerince gündeme bir anlam bile yüklemiş olabilirler.

sevmeye çalışmak konusuna gelince,

onları uzaktan sevmek daha iyi gibi.

yavru alırsak hemen yavruluğa toplamayı düşünüyorum.

garip ve abartılı el kol hareketleri yapıp yüksek sesle konuşmak.

etrafta çalışan insanlara yüksek perdeden emirler yağdırmak.

sahip olunan nesneleri ya da gelir seviyesini ima eder hareketlerde bulunmak. ( Araba anahtarı, sigara

cep telefonu gibi nesnelerin masanın üzerine konulması ya da onlarla oynanması )

çorapları çekiştirmek ya da üstü başı düzeltmek

menüye saçma sapan bir iştahla abanmak, en pahalı yiyecekleri istemek ( hesabı ödeten taraf olarak )

bilmiyorum demeyip cahili olunan konularda ahkam kesip karşı tarafa rezil olmak

kibar görünmek adına yersiz kelimeler kullanmak

karşı tarafa asker arkadaşı gibi davranmak

üstüne başına çeki düzen vermediğini belli etmek. ( Mesela silinmemiş ayakkabılar, fırçalanmamış dişler vs. )

karşı tarafa saygı duymadığını, onunla sadece vakit geçirdiğini, öylesine takıldığını hissettiren davranışlarda bulunmak.

sürekli cep telefonu ile uğraşmak.

ayrılırken "Allah razı olsun, kesene bereket." demek

şimdi en kötüsünü yazıyorum ki bunları mümkünse Allah bildiği gibi yapsın : internetten tanışıp tanışıp uzaktan inceleyip topuklayıp kaçmak. :) Gerçi bu biraz mazide kaldı gibi ama bununla ilgili internet ortamına da sayısız hikaye düşmüştür. Ha diyeceksiniz ki başına mı geldi. Yok gelmedi ama Kadıköy'de konservatuvarın arka tarafı gençlerin buluşma noktasıydı ve orada elinde çiçeklerle ağaca dönüşen nice koç yiğitlere rastlıyorduk.