Türkiye'nin memur portalı |
Oturum aç Üye ol Parolamı unuttum |
dermessBu üye YazarBu üyenin profil sayfasına git |
|
|||||||
|
Bugünlerde mor renkli muhteşem çiçeklerini açmış olan baklagiller familyasından sebze.
Taneleri için üretilen bezelyeye "Araka" adı veriliyor.
Taze fasulye gibi yemeği yapılan bezelye, küçük taneli "Sultani bezelye".
Trabzon yöresinde taze bezelyeye "Külür/gülür" ismi veriliyor ve hafif haşladıktan sonra mısır ununa bulayıp kızartıyorlar.
Bazı bezelye türlerinin tohumları, çok güzel açan çiçekleri nedeniyle, çiçek tohumu olarak da satılıyor.
Afrika Kuzey Namibya'da yaşayan bir halktır.
Bölgeye Botswana'dan geldikleri , sayılarının 50. 000 civarında olduğu belirtiliyor.
Otjihimba dilini konuşuyorlar.
Himba halkı görünüş olarak çok güzel bir halk.
keçi yağı, kırmızı toprak ve çeşitli otları karıştırarak kendi güneş kremlerini üretmişler. Bu da
onların çok daha güzel olmalarını sağlamış.
Bir tür çöl yaşamına adapte olmuşlar.
Evlerini palmiye yaprakları ve topraktan yapıyorlar.
Evlerin içinde yalnızca yatakları ve bir iki mutfak gereci bulunuyor.
Kadınlar çocuklarına işbirliği ile hep birlikte bakıyorlarmış.
Para hayatlarında önemli bir yer tutmuyor.
Baklagillerden olan mercimeğin kaç türü ve rengi olduğunu açıklayan başlık.
Kırmızı mercimek neden turuncu ?
cümlesini okuduktan sonra baktım "kaç renk mercimek var?" diye.
Çok fazla türü var aslında.
Siyah- kahverengi , turuncu, kırmızı, sarı, yeşil, açık yeşil...
Bir de çeşitli illerimizde köy pazarlarında satılan minicik mercimekler vardır ki hem kaşığa daha güzel gelir hem de lezzeti muhteşem olur.
Bir şehre uğradığımız zaman o şehrin köy pazarını araştırıp bulmak, oradaki kadınlarla hem sohbet edip hem de onlardan alışveriş yapmak, bunu pazarlık yapmadan gerçekleştirmek çok önemlidir. Aşırı önemlidir. Bu yazıdaki En önemli konudur.
1. | yazman47 | |
2. | Seval88 | |
3. | semraa-91 | |
4. | KenaAn MuTLu | |
5. | burgulukalpler | |
6. | BALYOZ1960 |
Takip edilen yazar yok. |
şu meşhur
cobra gypsies belgeseli benim de önüme düştü.
adam hakikaten işi biliyor.
nefes kesen bir belgesel hazırlamış.
aslında temposu çok yüksek, bizim gibi hasta ve yaşlı insanlar için keşke biraz daha sakin kalabilseymiş.
aklım gitti resmen.
bölge hindistan'ın kuzeybatısında Pakistan sınırına yakın bir eyalet.
uydudan bakınca bile çöl olduğu anlaşılıyor.
sanırım aradaki doğal set
indus vadisi
indus nehri ve bereketli vadisi dururken bu insanları bu çöle kim yaymış acaba ?
Bir de yer isimleri ilgimi çekti. çok yaygın bir şekilde hepsi -ur ile bitiyor. niye acaba ?
palanpur, jodhpur, jaipur, fatehpur, siddhpur, dungarpur, mahidpur, sarangpur, shujalpur, udaipur...
bu eyalette ve komşu eyaletlerde daha bir sürü böyle -ur la biten yer ismi var.
Sümerce Ur, or şehir demek.
ur, uruk, urfa
şimdi biz mezopotamya tarihi olarak sınırlamışız ama belki de çok daha büyük bir kültürün uzantısı olarak Anadolu coğrafyasında yaşıyor olabiliriz.
Belli ki ur ile biten yer isimleri kuzey hindistan'da da bir anlam ifade ediyor. Tıpkı Anadolu'daki bazı eski yer isimleri gibi.
en komik bilgiyi niye en sona koyuyorlar ki ?
inek fotoşopmuş.
bizden neyi eksik ki ?
filtresiz makyajsız resim atan mı kaldı ?
Zaten poz verirken ineğin şoplanacağını da biliyorlarmış.
olsun yine de tonlamayı güzel yapmışlar hiç yapay durmuyor.
tüh ne kadar üzüldüm anlatamam.
böğürtlen sokağı
kızılcık selesi
zerdali tadında aşk
holding gülleri
gibi devam performansı bekliyorduk.
çünkü mutluluk neydi hep soruyorduk, arıyorduk...
zıplayan fasulye de diyorlar ama neden zıpladıklarını bilmiyorum.
ona da biraz bakalım:
bizim fasulyeler gibi onların fasulyesinin içine de güveler larva bırakıyormuş.
larvalar bu fasulyeleri yiyip bitirip içini boşaltıyorlarmış.
fasulyelerin zıplama nedeni içindeki güvelerin hareketiymiş efendim.
yedik, büyüdük, daha serin ve güzel bir yer için kıpırdanıyoruz demek istiyorlarmış.
kısacası zıplamayanı bulmak daha makbul.
İletişim | Künye | Reklam | Sitene ekle © 2024 MN Yazılım |