Türkiye'nin memur portalı |
Oturum aç Üye ol Parolamı unuttum |
dermessBu üye YazarBu üyenin profil sayfasına git |
|
|||||||
|
söylediklerimi ve daha da önemlisi söylemediklerimi evirip çeviriyorum.
Yaptıklarımı ve daha da önemlisi yapmadıklarımı düşünüyorum.
Kendi adıma:
Hayır.
Clara isimli iyi olabilecekken direkten dönmüş bilimkurgu filmi izlerken filmin bir yerinde bahsi geçtiği için yeniden aklıma düşen paradoks.
biraz daha detaylı araştıralım bari.
bu arada filmin konusu güzel, vermek istediği mesajlar güzel, içindeki bilimsel gerçeklerin seyirciye aktarılması güzel ama doğru dürüst bir yere bağlanamaması ve maneviyatı, inancı ve sezgileri savunan oyuncunun diyalog zayıflıkları ve ne düşündüğünü kendinin de pek bilememesi filmi yetersiz hale getirmiş tabi ki kişisel kanaatim olarak.
bizim ulaşamıyor oluşumuz dünya dışı varlıkların olmadığının kesin kanıtı olamaz doğal olarak.
neden herhangi bir ize ya da sinyale rastlamıyoruz konusunu ise herhangi bir uygarlık kurabilecek seviyede canlıların bulunmama olasılığı olabileceği gibi aradığımız kriterleri çoktan aşmış daha ileri teknolojiler kullanıyor olabilecekleri gerçeği ile açıklayabiliriz.
uyku tutmayıp da yine hortladığım gecelerden birinde izlediğim ( dün ) kanıt programından öğrendiğim bilgilere göre:
vücuda belli bir miktardan fazla alınan nikotin kesinlikle öldürüyor.
nikotin bandı kullananların fazladan sigara içmemesi gerektiği,
tiryakilerin nikotinden zehirlenme durumlarının çok daha fazla dozlarda gerçekleştiği fakat hiç sigara içmeyenlerin kolaylıkla nikotin zehirlenmesi yaşayabileceği belirtilmiş.
tütün toplayan tarım işçileri, deri yoluyla, bitkide bulunan nikotini vücutlarına aldıklarından zamanla zehirlenme belirtileri gösterebiliyorlarmış.
baş ağrısı, baş dönmesi, titreme, ishal, karın ağrısı, mide bulantısı, ateş, tansiyon yükselmesi, güçsüzlük, titreme, soğuk terleme nikotin zehirlenmesi belirtileri olarak sıralanmış.
bir de şu var tabi. :) Dizinin bazı diyalogları "Eşeğin aklına karpuz kabuğu düşürmeme" amacıyla güzelce sansürlenmiş.
dudak da okuyamıyoruz akış hızından.
artık varsa internetteki tekrarlarından tam halini bulup bakmak lazım.
1. | yazman47 | |
2. | Seval88 | |
3. | semraa-91 | |
4. | KenaAn MuTLu | |
5. | burgulukalpler | |
6. | BALYOZ1960 |
Takip edilen yazar yok. |
şu meşhur
cobra gypsies belgeseli benim de önüme düştü.
adam hakikaten işi biliyor.
nefes kesen bir belgesel hazırlamış.
aslında temposu çok yüksek, bizim gibi hasta ve yaşlı insanlar için keşke biraz daha sakin kalabilseymiş.
aklım gitti resmen.
bölge hindistan'ın kuzeybatısında Pakistan sınırına yakın bir eyalet.
uydudan bakınca bile çöl olduğu anlaşılıyor.
sanırım aradaki doğal set
indus vadisi
indus nehri ve bereketli vadisi dururken bu insanları bu çöle kim yaymış acaba ?
Bir de yer isimleri ilgimi çekti. çok yaygın bir şekilde hepsi -ur ile bitiyor. niye acaba ?
palanpur, jodhpur, jaipur, fatehpur, siddhpur, dungarpur, mahidpur, sarangpur, shujalpur, udaipur...
bu eyalette ve komşu eyaletlerde daha bir sürü böyle -ur la biten yer ismi var.
Sümerce Ur, or şehir demek.
ur, uruk, urfa
şimdi biz mezopotamya tarihi olarak sınırlamışız ama belki de çok daha büyük bir kültürün uzantısı olarak Anadolu coğrafyasında yaşıyor olabiliriz.
Belli ki ur ile biten yer isimleri kuzey hindistan'da da bir anlam ifade ediyor. Tıpkı Anadolu'daki bazı eski yer isimleri gibi.
en komik bilgiyi niye en sona koyuyorlar ki ?
inek fotoşopmuş.
bizden neyi eksik ki ?
filtresiz makyajsız resim atan mı kaldı ?
Zaten poz verirken ineğin şoplanacağını da biliyorlarmış.
olsun yine de tonlamayı güzel yapmışlar hiç yapay durmuyor.
tüh ne kadar üzüldüm anlatamam.
böğürtlen sokağı
kızılcık selesi
zerdali tadında aşk
holding gülleri
gibi devam performansı bekliyorduk.
çünkü mutluluk neydi hep soruyorduk, arıyorduk...
zıplayan fasulye de diyorlar ama neden zıpladıklarını bilmiyorum.
ona da biraz bakalım:
bizim fasulyeler gibi onların fasulyesinin içine de güveler larva bırakıyormuş.
larvalar bu fasulyeleri yiyip bitirip içini boşaltıyorlarmış.
fasulyelerin zıplama nedeni içindeki güvelerin hareketiymiş efendim.
yedik, büyüdük, daha serin ve güzel bir yer için kıpırdanıyoruz demek istiyorlarmış.
kısacası zıplamayanı bulmak daha makbul.
İletişim | Künye | Reklam | Sitene ekle © 2024 MN Yazılım |