Türkiye'nin memur portalı |
Oturum aç Üye ol Parolamı unuttum |
emelkocaBu üye YazarBu üyenin profil sayfasına git |
|
|||||||
|
Haftanın her günü, günün her saati, açık, aktif, işinin başında, uygulamada, her zaman gibi anlamları olan ifadedir.
Çocukluğumuzda kupon biriktirerek, ansiklopedi, yemek kitabı vs. alabilmek için aylık abone olduğumuz, evin genel kültür düzeyini yükselten, yurttan ve dünyadan haberleri aldığımız basılı iletişim aracı. Günümüzde internet kullanımının yaygınlaşması ile artık basılı gazete almak yerine, online gazete okumak tercih edilir olmuştur.
Çok faal bir platform olmadığı için, online durumdaki sözlük yazarı sayısını kestirebilmek çok da zor değil. İlk yazmaya başladığımda sözlükteki kişi sayısının çok daha fazla olduğunu düşünmüş, kendimi çok geç kalmış hissetmiştim. Şuan gözümde akdenizde gizli saklı kalmış bir koy gibi burası. Denizi, kumu, sahili pek güzel, az kişi bildiği için de tenha, rahatlıkla denize girebiliyorsun.
Bazen puanına aldanıp da iki saat boyunca izlediğim, ha bir şey oldu olacak diye bekleyip, bekleyip, sonunda cast yazısının ekranda belirmesi ile ekrana boş boş bakıp, ne oldu şimdi sorusunu sorduğum ve bir şey anladıysam arap olayım dediğim durumlar yaşayabiliyorum.
Bazen de karşımızdaki kişi yersiz yere trip atar, kendince birşeylere kızmıştır, anlam veremeyiz ne olduğuna, yine o anlarda o cümle dilimizden dökülüverir.
Uzmanların, aşırı meyve tüketimini tavsiye etmediklerini düşünüyorum, yoksa elma, armut, muz, ananas, kavun, karpuz, kayısı gibi pek çok meyve vücut için yararlı mineral ve vitaminlerle dolu. Yeterli miktarda meyve yemenin ne zararı olabilir. Tv ye çıkan ve kendini uzman diye tanıtan kişilerin çoğunun söylediklerinin doğruluğu tartışılır. Meyve yemek değil, yememek vücut için zararlıdır. Sadece Zamanlamasına ve posiyonuna dikkat etmek gerekir.
1. | ramazanaksoy | |
2. | Mustafa1652 | |
3. | engineer_0666 | |
4. | cilginturk71 |
Takip edilen yazar yok. |
21 yaşından itibaren düzenli iş hayatının içinde olan biri olarak, gençken hiç böyle bir korkunun içinde olmadım. Çalışmak, kendini iş düzeninin içinde kaybetmek, akşam pili bitmiş bir şekilde eve gelip, ertesi gün yine aynı düzenin içinde devam edecek gücü bulmak, benim için cesaret ve azim gerektirici bir durumdu. Üniversite çağında daha çok korktuğum şey ya atanamazsam yani o çalışan insanlar içerisinde olamazsam, Atansam bile doğuda çok zorlanır mıyım, yapabilir miyim, üstesinden gelebilir miyim korkusuydu. Korkunun ecele faydası yok, bu çarkın içersine girildi mi, insan üzerine düşen sorumlulukları yapacak gücü bazen zorlansa da öyle ya da böyle buluyor. İşini severek yapan kişiler için korku yerini, rahatlamaya bırakıyor.
İletişim | Künye | Reklam | Sitene ekle © 2024 MN Yazılım |