Türkiye'nin memur portalı |
Oturum aç Üye ol Parolamı unuttum |
emelkocaBu üye YazarBu üyenin profil sayfasına git |
|
|||||||
|
Vücut metabolizmasının işlevlerini sağlıklı bir şekilde sürdürebilmesi için insanın bir günde içmesi gereken su miktarını ifade eder.
Özellikle yaz aylarında artan terleme, idrar yolu gibi kayıplar daha fazla olduğu için vücuttan en az eksilen kadar vücuda su girişi sağlanmalıdır. Uzmanlara göre sağlıklı bir birey için günde kilo başına en az 30 ml su içmek gerekiyor. Günlük olarak tüketilen meyve, sebze ve sulu gıdalardan da su takviyesi sağlanabileceği gibi en doğrusu, bardak bardak ph ı 8 e yakın olan güvenilir içme sularını, o an susamamış olsak da içmek ve günlük içmemiz gerek su limitini tamamlamak.
Ayrıca toplumumuzda çok yaygın olan çay içmek, vücuda su girişinden ziyade vücuttan su çıkışı sağlandığından ve su içme ihtiyacını azalttığından çay daha kontrollü içilmeli ve en azından tüketilen her çay bardağı çay kadar, içme suyu içilmelidir.
Dışarıdan para verilerek alınan değil, kişinin kendi elinden çıkma, kendi çabasıyla ortaya koyduğu çalışmalar için kullanılan tabirdir. Örgü, dantel gibi el işleri, tahta ile yapılan marongozluk işleri, benim gibi taş boyama ile yapılan hobi işleri vb. elin ve alın terinin harmanlandığı, sonuçta çıkan ürünün kişiyi mutlu ettiği tüm meşgaleler bu kategoriye girer.
Yaş ilerledikçe kaçınılmaz olan değişimler yüzün en can alıcı noktası olan göz ve çevresinde belirmeye başlıyor ve göz çevresi, ne kadar saklamaya çalışılsa da kişi hakkında tüm ipuçlarını ele veriyor.
Dışarıda hava nasıl olursa olsun, içimiz hep güneşin pozitif enerjisi ile dolsun, herkesin günü aydın olsun.
Başkalarının dikkat etmediği, sadece bakarak geçtiği ama görmediği detaylara önem veren, aklının yanında kalbi ile hareket eden, temiz kalpli insanların davranışıdır.
İnce düşünceli insanların incelikleri ile karşılaşıldığında, memnuniyeti göstermeli, aynı incelikle karşılık verilmelidir. Aksi hâlde ince ruhlu insanlar küstürülebilir.
1. | ramazanaksoy | |
2. | Mustafa1652 | |
3. | engineer_0666 | |
4. | cilginturk71 |
Takip edilen yazar yok. |
21 yaşından itibaren düzenli iş hayatının içinde olan biri olarak, gençken hiç böyle bir korkunun içinde olmadım. Çalışmak, kendini iş düzeninin içinde kaybetmek, akşam pili bitmiş bir şekilde eve gelip, ertesi gün yine aynı düzenin içinde devam edecek gücü bulmak, benim için cesaret ve azim gerektirici bir durumdu. Üniversite çağında daha çok korktuğum şey ya atanamazsam yani o çalışan insanlar içerisinde olamazsam, Atansam bile doğuda çok zorlanır mıyım, yapabilir miyim, üstesinden gelebilir miyim korkusuydu. Korkunun ecele faydası yok, bu çarkın içersine girildi mi, insan üzerine düşen sorumlulukları yapacak gücü bazen zorlansa da öyle ya da böyle buluyor. İşini severek yapan kişiler için korku yerini, rahatlamaya bırakıyor.
İletişim | Künye | Reklam | Sitene ekle © 2024 MN Yazılım |