Türkiye'nin memur portalı |
Oturum aç Üye ol Parolamı unuttum |
emelkocaBu üye YazarBu üyenin profil sayfasına git |
|
|||||||
|
Bitirmek üzere girişilen bir işe başlayıp, ilerleme sürecinde bir takım sebeplerden dolayı, işi tamamlayamamak, bitirememek, yarıda bırakmak durumudur.
Bazen kişi bir hevesle başladığı işi, hevesi kaçtığı ve canı istemediği için ya da yorulduğu için yarım bırakabilir. Bazen de kişinin maddi kaynakları tükendiği için bazı işleri yarım kalabilir. İnsan ilişkilerinde de, kurulan birliktelikler de bir takım sorunlardan dolayı daha ileri aşamaya geçemeden, yarım kalabilir. Bazen de okuduğumuz bir kitap, çizdiğimiz bir resim, yazdığımız bir hikaye de yarım bırakılır.
Bazı örneklerde kişi, tekrar hevesi geri geldiğinde, maddi sorunlarını hallettiğinde, dinlenip yorgunluğu geçtiğinde yarım bıraktığı işi tamamlama şansını geri yakalayabilir. Ancak kişi bir insanı yarıda yolda bırakmışsa, ilişkileri yarım kalmışsa, aklı başına geldiğinde yarım bıraktığı ilişkiyi tamamlayamayabilir. Çünkü bıraktığı kişiyi aradığında, bıraktığı yerde bulamayabilir.
Karar verilmesi zor olan, yol ayrımına gelinen anlarda, hangi kararı alacağını ya da hangi yolu seçeceğini bilememe, farklı seçenekler arasında sıkışıp kalma durumudur. Böyle anlarda, kişi ne kadar çok düşünürse düşünsün, ne kadar hesap yaparsa yapsın yine de bu çıkmazdan kurtulamaz, en iyisi seçeyim birini diyip, kararsızlıkta kalmanın huzursuzluğundan kurtulmak için, gözünü kapatıp hangisine denk gelirse ordan yoluna devam edeyim der. Kişi Öbür yolu da seçmiş olsaydı sonuç çok değişmeyecekti, en azından o iki ara ve bir derenin dar boğazından kurtulmuş, denize açılmış oldu. Artık bundan sonrası, ne kadar yüzeceği, boğulup boğulmayacağı kişinin kendisine bağlıdır.
Özellikle akşam Çayı kuru kuru gitmez bahanesiyle, çayın yanında eşlik eden büskiviyi çaya bandırarak yemek, kişinin yaşı kaç olursa olsun yapabileceği bir eylemdir. Arada büsküvi çeşidi değiştirilir, günümüzde farklı markaların çeşit çeşit onlarca büsküvisi olsa da benim en çok çayın yanına yakıştırdığım, çocukluğumuzdan kalma damak tadınının da etkisiyle, haylayf büsküvidir.
Tekstil ürünlerinin alışverişinde, kıyafetin etiketinde %100 pamuk yazısı varsa, rahatlıkla alınabilir. Pamuklu kıyafetler, Doğaldır, sağlıklıdır, yumuşaktır, polyester ve benzeri diğer kumaşlar gibi cildi tahriş etmez.
Sözlük yazarlarının komşuluk ilişkilerinde ne kadar iyi olduğunu, sağ, sol, alt, üst komşusu başlıkları sayesinde anlamış olduk. hiçbirine yazamamış olmam, müstakil evde oturduğumdan değil, komşuları tanımamam. Bir karşı kapı komşu teyzemiz var, annem yaşında. Sağolsun bir aylığına çiçeklerimize su verir tatile çıktığımızda, o kadar.
1. | ramazanaksoy | |
2. | Mustafa1652 | |
3. | engineer_0666 | |
4. | cilginturk71 |
Takip edilen yazar yok. |
21 yaşından itibaren düzenli iş hayatının içinde olan biri olarak, gençken hiç böyle bir korkunun içinde olmadım. Çalışmak, kendini iş düzeninin içinde kaybetmek, akşam pili bitmiş bir şekilde eve gelip, ertesi gün yine aynı düzenin içinde devam edecek gücü bulmak, benim için cesaret ve azim gerektirici bir durumdu. Üniversite çağında daha çok korktuğum şey ya atanamazsam yani o çalışan insanlar içerisinde olamazsam, Atansam bile doğuda çok zorlanır mıyım, yapabilir miyim, üstesinden gelebilir miyim korkusuydu. Korkunun ecele faydası yok, bu çarkın içersine girildi mi, insan üzerine düşen sorumlulukları yapacak gücü bazen zorlansa da öyle ya da böyle buluyor. İşini severek yapan kişiler için korku yerini, rahatlamaya bırakıyor.
İletişim | Künye | Reklam | Sitene ekle © 2024 MN Yazılım |