Türkiye'nin memur portalı |
Oturum aç Üye ol Parolamı unuttum |
emelkocaBu üye YazarBu üyenin profil sayfasına git |
|
|||||||
|
Güzel vakit geçirmeye yarayan, fazla kafa yormayan, imdb puanı ortalama değerlerde olan, komik ve eğlenceli filmler. Örneğin Az önce izlediğim 2020 yapımı "aşk ve canavarlar" filmi bu türün bir örneğiydi.
Filmi kendi orijinal dilinde değilse kesinlikle izlemem. Bu konuda takıntım vardır. Örneğin, Japon filmi, ingilizce çekilmişse altyazılı olsa bile onu da izlemem.
En kaliteli dublaj bile oyuncunun vermek istediğini tam anlamıyla veremez. Ağlarken, gülerken, bağırırken, hayal kırıklığına uğramışken, izleyiciye bunu en güzel oyuncunun kendi sesinin verdiği duygu aktarabilir. Altyazılı film izlemenin de en büyük dezavantajı çevirinin iyi olması gerekir, düzgün yapılmayan altyazı çevirisi insanı filmden soğutabiliyor. Bir de hem orjinal dil, hem de altyazısız film izleyen nadir bir kesim olabilir ki bunun için süper bir yabancı dil bilgisi gerekir.
Benim izlediklerim, contratiempo, rec serisi, la cara oculta, el orfanato, el cuerpo, the platform, mirage, baztan üçlemesi. Hepsinin de hemem hemen ortak yanı gerilim, korku, gizem türünde, türünün iyi örnekleri filmler olması. benim gibi iyi bir sinema izleyicisine göre, son dönemlerde ispanyol sineması yükselişte.
Bir şeyin değerini, kıymetini, anlam ve önemini bilip, anlama şeklinde ifade edilir.
Bir şeyin güzelliği, yapılan bir iyilik, gösterilen bir çaba, ortaya konulan bir ürün, elde edilen başarı, "çok güzel olmuş", "çok iyi yaptın, ellerine sağlık", "ne kadar azimlisin,aferin" gibi sözler dile getirilerek takdir edilmelidir ki insan yaptığının karşılığında duygusal doygunluğa da ulaşabilsin. Çoğu durumda maalesef takdir etmek yerine, "zaten yapmak zorundaydın, bu senin görevin" bakış açısı hakim olduğundan, artık günümüzde "seni takdir ediyorum" şu üç kelimeyi bir arada duymaya nerdeyse hasret kalmış durumdayız. Toplum ve hatta aile içersinde sıfır noktasına çok yakın hale gelmiş olan takdir etmek yerine, kusur arayıp bulmak, bu kusurları yüze vurmak ve eleştirmek daha sık yapılmaktadır. Halbuki birini takdir edersen, sen de takdir edilirsin; takdir ettiğin kişinin motivasyonu yükselir, kendine güveni artar ve yaptığı davranış olumlu başka davranışları tetikler.
1. | ramazanaksoy | |
2. | Mustafa1652 | |
3. | engineer_0666 | |
4. | cilginturk71 |
Takip edilen yazar yok. |
21 yaşından itibaren düzenli iş hayatının içinde olan biri olarak, gençken hiç böyle bir korkunun içinde olmadım. Çalışmak, kendini iş düzeninin içinde kaybetmek, akşam pili bitmiş bir şekilde eve gelip, ertesi gün yine aynı düzenin içinde devam edecek gücü bulmak, benim için cesaret ve azim gerektirici bir durumdu. Üniversite çağında daha çok korktuğum şey ya atanamazsam yani o çalışan insanlar içerisinde olamazsam, Atansam bile doğuda çok zorlanır mıyım, yapabilir miyim, üstesinden gelebilir miyim korkusuydu. Korkunun ecele faydası yok, bu çarkın içersine girildi mi, insan üzerine düşen sorumlulukları yapacak gücü bazen zorlansa da öyle ya da böyle buluyor. İşini severek yapan kişiler için korku yerini, rahatlamaya bırakıyor.
İletişim | Künye | Reklam | Sitene ekle © 2024 MN Yazılım |