Türkiye'nin memur portalı |
Oturum aç Üye ol Parolamı unuttum |
emelkocaBu üye YazarBu üyenin profil sayfasına git |
|
|||||||
|
Özellikle ev bitkileri için seçilen toprağa ve bileşimine çok dikkat etmek gerekiyor. Her çiçek için, çiçeğin ihtiyacına ayrı özellikte toprak öneriliyor ancak bu konuda çok da emin değilim. Zira dağdan bayırdan rastgele topraklarda, salça, yoğurt kaplarında büyütülen çiçekler ağaç gibi olmuş, gittiğim evlerde görüyorum. benim torfu şu kadar, perliti bu kadar diye ince ayarla oluşturduğum topraklarda diktiğim çiçekler ya düzgün büyümüyor ya da sinek oluyor toprağın üstünde. Özellikle saksı çiçekleri için seçilen toprakta çok da detaycı olmamak gerekiyor anladığım kadarıyla.
Yapılması zahmetli her yemek gibi tadı da bir o kadar güzel olan, maharetli ellerde top şekline getirilen bulgur karışımını ısırmak suretiyle, içinde gizlenmiş lezzet karışımına ulaşabildiğiniz, bir tanesi bile insanı doyurabilecekken ancak genelde bir tanesi ile asla yetinmeyeceğiniz, kültürümüzün en leziz yemeklerinden biridir. Yapmayı becerebilenlerin ellerine sağlık.
Şuan sağlık raporu sunmama rağmen iptal olmayan seçim görevi karşısındaki durumumdur. bir yanım göreve gitme, ceza neyse çek, hapse mi atacaklar sanki diyor, bir yanım da lanet olsun diyip göreve git, ancak çok kasma, yanlış mı olmuş, sayılar mı tutmamış, bu kadar kusur bulunur, görev vermeseydiniz madem diyip, pişkinlik yaparak işin içinden sıyrıl diyor.
Şuan ne yapacağımı gerçekten bilmiyorum. Ertelesem de kaçış yok, seçim günü yaklaşıyor. İki seçenek var, keşke daha çok seçenek olsaydı, belki karar vermem daha kolay olurdu.
Normalde çok sık gitmediğim, ancak gittiğim marketten evime daha yakın olduğunu keşfettiğim nerdeyse son bir yıldır, sık sık uğramaya başladığım, özellikle cuma günleri gelen değişik, işlevsel ürünlerini merak ettiğim markettir.
Son bir aydır, cuma günleri canlı çiçek geldiğini keşfettim ve cuma günleri uğrayamazsam, cumartesine mümkün değil, çiçek kalmıyor. Zaten özellikle güzel bir ürün geldiyse o gün erken gidenin elinde kalıyor anladığım kadarıyla. Yine de şuana kadar 2 çiçek almayı başarabildim, büyümelerini merakla bekliyorum.
Kişi hangi tarz müzikten hoşlanıyorsa, mutsuz olduğu, canı sıkıldığı an o tür müziği dinleyerek rahatlar. Kimisi için klasik müziktir, kimisi için arabesktir. Herkesin müzik zevki başkadır. Bazıları opera dinleyince rahatlar, bazıları ankara havası dinleyince. Ancak şu da bir gerçektir, hiçbir şey yapmadan sadece hoş bir müzik eşliğinde, kişinin kendini bedensel ve zihinsel açıdan rahatlatması mümkündür.
1. | ramazanaksoy | |
2. | Mustafa1652 | |
3. | engineer_0666 | |
4. | cilginturk71 |
Takip edilen yazar yok. |
21 yaşından itibaren düzenli iş hayatının içinde olan biri olarak, gençken hiç böyle bir korkunun içinde olmadım. Çalışmak, kendini iş düzeninin içinde kaybetmek, akşam pili bitmiş bir şekilde eve gelip, ertesi gün yine aynı düzenin içinde devam edecek gücü bulmak, benim için cesaret ve azim gerektirici bir durumdu. Üniversite çağında daha çok korktuğum şey ya atanamazsam yani o çalışan insanlar içerisinde olamazsam, Atansam bile doğuda çok zorlanır mıyım, yapabilir miyim, üstesinden gelebilir miyim korkusuydu. Korkunun ecele faydası yok, bu çarkın içersine girildi mi, insan üzerine düşen sorumlulukları yapacak gücü bazen zorlansa da öyle ya da böyle buluyor. İşini severek yapan kişiler için korku yerini, rahatlamaya bırakıyor.
İletişim | Künye | Reklam | Sitene ekle © 2024 MN Yazılım |