Türkiye'nin memur portalı |
Oturum aç Üye ol Parolamı unuttum |
emelkocaBu üye YazarBu üyenin profil sayfasına git |
|
|||||||
|
Sözlüğün daha canlı bir yer olması uğruna, sözlük kurallarındaki esnekliğin gelebileceği uç noktalardan sadece birine örnektir. Yoksa tek kuraldışı olan soru sorma kategorisine giren başlıklar değildir. Bu ayın sonunda sözlükte bir yılımı dolduracağım. Bu süre zarfında bu denli ikili, üçlü, dörtlü diyologların yaşandığı konular zinciri hiç görmemiştim. Kendi açtığı başlığına entry girenleri tek tek yazıp, girdikleri entryler üzerine yorum yapma ihtiyacı hissedeni de daha önce sözlükte hiç görmemiştim. Evet sözlük canlandı ama burası hâlâ sözlük mü, işte orası tartışılır. Yenileri kazanalım derken, eskileri kaybetme riski göze alınıyor anlaşılan, hayırlısı olsun.
Daha çok kore filmleri izlemeyi seven biri olarak bir iki derken kore dizilerine de sarmış durumdayım. Şimdilik izlediklerim, daha önce de belirttiğim kingdom ve mr.sunsine'a ek olarak my mister, my name, squid game, all of us are dead. Kore film ve dizilerinin kendine has bir uslübu ve tarzı vardır, kore kültürünü çok güzel yansıtır. İnsanda dizileri izledikçe gidip, güney koreyi ziyaret etme, yemeklerini tatma, sokaklarında gezme isteği uyandırır. Mesela ilk izlediğim kore filmi olan(ki yaklaşık yedi yıl olmuştur) kim'in adası adlı filmde film boyunca dillerden düşmeyen bir "börülce soslu erişte" yemeği, acaba nasıl bir yemek diye hâlâ merakımı celbetmektedir. Bir gün koreye gidersem ilk yiyeceğim yemektir.
Bir değil, birden fazla hayvan olmak isterdim;
karınca (lisedeyken lakabım atom karıncaydı),
göçmen bir kuş (o ülke senin bu ülke benim, uça uça gezer dururdum),
kaplumbağa (evi sırtında, hiçbir yere yetişme derdi olmayan, kendini doğal hayatta korumayı iyi bilen bir hayvan),
balina (okyanuslarda, derin sularda özgürce dalıp, dünyayı su yoluyla gezerdim)
...
Yine liste uzar gider.
Diriliş nasıl ki leonardo di caprio oscar alsın diye yapılmış bir film izlenimi yaratmışsa, the power of the dog da benedict cumberbatch en iyi erkek oyuncu ödülü alsın diye yapılmış gibi olmuş ancak gayet de güzel ve yerinde olmuş. Favorim ve öngörüm power of the dog'ın aday gösterildiği dalların çoğunda ödülü kucaklayacağı yönündedir.
Günümüz insanı ya evin önünü herkes penceredeyken süpürüyormuş gibi yapar, ancak gerçek anlamda süpürmez, bir de etraftan övgü bekler ya evinin önünü süpürüp, çöpünü komşu evin önüne bırakır ya da evin önünü süpürmek benim görevim değil ki, belediye gelsin süpürsün der. Yani sorumluluklar üstleniliyormuş gibi yapılıp, aslında yerine getirilmez ya da sorumluluk almamak için elinden gelen yapılır. Çok nadirdir iş ortamında, sosyal ortamda, gündelik hayatta sorumluluk bilinci yüksek olan insanlarla karşılaşabilmek. Bir de çoğu kez bu tür insanlar nasılsa sorumluluk alıyor ve layıkıyla işini yerine getiriyor diye çevrrsindeki insanlar bu kişilerin üzerine gereğinden fazla yük bindirmeye çalışır. Toplumumuzda, "Eeee nasıl olsa kendi evinin önünü süpürmüş, eli mi aşınır, eli değmişken benim evimin de önünü süpürüversin" mantığına giren, tabiri caizse işini hakkıyla yapmaya çalışanları enayi yerine koymaya çalışan, asalak insan tipi de çoktur. Hal böyle olunca evin önünü süpürmek isteyen de süpürmez hâle gelir.
1. | ramazanaksoy | |
2. | Mustafa1652 | |
3. | engineer_0666 | |
4. | cilginturk71 |
Takip edilen yazar yok. |
İletişim | Künye | Reklam | Sitene ekle © 2024 MN Yazılım |