Türkiye'nin memur portalı |
Oturum aç Üye ol Parolamı unuttum |
emelkocaBu üye YazarBu üyenin profil sayfasına git |
|
|||||||
|
Peçeteden bir tık daha kalın, çek-kopar tarzı kullanılan, rulo halindeki emici kağıttan yapılmış ev hanımlarının özellikle mutfaktaki vazgeçilmez yardımcı temizlik malzemesi.
Özellikle uzun yolculuklarda molalarda dinlenme tesislerinden temin ettiğim, çikolata kaplı olanı yemesi daha kolay olduğu için tercih ettiğim, yapımı oldukça meşakkatli tatlı türü.
Ana renk(kırmızı, sarı, mavi), ara renk(turuncu, yeşil, mor), siyah ve beyaz gibi pek çok renk çeşidi vardır.
Renklerin duygu ve düşüncüler üzerinde etkisi bulunur. İnsanların renkleri algılayışı ve anlamlandırması, uyandırdığı duyguya göre değişiklik gösterir. Örneğin,
Kırmızı -- coşkuyu, enerji ve hareketliliği
Beyaz-- saflığı, dürüstlüğü, temizliği
Siyah -- hüzün ve karamsarlığı, gücü, disiplini
Mavi -- güveni, huzuru, sakinliği
Mor -- zerafet ve asaleti, duygusallık ve romantizmi
Sarı -- mutluluğu, eğlenceyi, canlılığı ve yaratıcılığı
Yeşil -- huzuru, güveni, yenilenmeyi ve sağlığı
temsil eder.
Hayatta kimseyi bekletmem, dakiklik en önem verdiğim özelliklerden biridir. Aynı dikkati karşı taraftan da beklerim. Hadi bir sefere mahsus bir engel, elde olmayan sebeplerden ötürü yaşanabilir, ancak ikincide, üçüncüde oluyorsa demek ki bekleten kişinin kendine ve beklettiği kişiye karşı saygısı yoktur.
12 gram karbon-12 izotopunda bulunan karbon atomu sayısına avogadro sayısı denir. Bu sayı 6,02.10 üzeri -23'tür.
Kimyada bu kadar tanecik sayısına 1 mol denmiştir. Bütün element ve bileşiklerin birer mollerinde bulunan atom ve molekül sayısı hep avogadro sayısı kadardır. Bu sayı sayılarak bulunan bir sayı değildir, deneysel olarak hesaplanmıştır.
1. | ramazanaksoy | |
2. | Mustafa1652 | |
3. | engineer_0666 | |
4. | cilginturk71 |
Takip edilen yazar yok. |
21 yaşından itibaren düzenli iş hayatının içinde olan biri olarak, gençken hiç böyle bir korkunun içinde olmadım. Çalışmak, kendini iş düzeninin içinde kaybetmek, akşam pili bitmiş bir şekilde eve gelip, ertesi gün yine aynı düzenin içinde devam edecek gücü bulmak, benim için cesaret ve azim gerektirici bir durumdu. Üniversite çağında daha çok korktuğum şey ya atanamazsam yani o çalışan insanlar içerisinde olamazsam, Atansam bile doğuda çok zorlanır mıyım, yapabilir miyim, üstesinden gelebilir miyim korkusuydu. Korkunun ecele faydası yok, bu çarkın içersine girildi mi, insan üzerine düşen sorumlulukları yapacak gücü bazen zorlansa da öyle ya da böyle buluyor. İşini severek yapan kişiler için korku yerini, rahatlamaya bırakıyor.
İletişim | Künye | Reklam | Sitene ekle © 2024 MN Yazılım |