Türkiye'nin memur portalı |
Oturum aç Üye ol Parolamı unuttum |
emelkocaBu üye YazarBu üyenin profil sayfasına git |
|
|||||||
|
Kişinin hayat tecrübeleri sonucunda hem düşünce yapısı ile hem dünyaya bakış açısı ile hem de davranışları ile üst düzey olgunluk çağına ulaşmış olması, gelişmişlik göstermesi durumudur.
Sadece belli bir yaşa gelmekle gerçekleşmez. Zira 50 yaşında olup, 20 yaşındaymışçasına düşünen ve davranan insanlar olduğu gibi durumun tam tersi de mümkündür.
Gelmezse gelmesin. nasılsa ankara'da deniz yok ama bir sürü güzel başka yerler varsa, yeryüzünde de gelmeyecek olan bu kişiden farklı bir sürü insan var. Unutulmamalı ki kimse, kişinin kendisinden daha değerli değildir. Takılıp kalmanın kimseye faydası yoktur. kişi sevgisini, sevgisine karşılık verecek olan kişiye adamalıdır. Ankara'ya deniz gelmiyorsa, sen denizi olan yere gideceksin o zaman.
Başlık "Ülkemiz insanına özgü davranışlar" şeklinde olsa daha doğru olurdu.
Evet, tuhaf hatta abes kabul edilecek davranışlara her gün dışarda şahit olmaktayız, maalesef çoğunu da yadırgayamaz hâle geldik, normal olmayan davranışları normalleştirdik.
İlk 5 ders "günaydın" son üç ders "tünaydın", sınıfa ilk girdiğimizde sınıfı selamlama sözlerimizdir.
Yalnız yoğunluktan arada kafası karışan benim, yeri gelir ikinci derste de tünaydın, yedinci derste de günaydın demişliğim olmuştur, olsun, öğrencilerim beni anlar, niyet önemli.
"Günaydın", "hayırlı sabahlar", "mutlu sabahlar", "günümüz güzel geçsin" aynı anlamlara sahip, güne başlarken kullanılan en güzel dileklerdir. ister tanıdık olsun, ister tanımadık, farketmez, kimseden esirgememek gerekir.
Kişinin hayata karşı pozitif bakış açısı kazanması için kendi kendini motive eden, bilincini ve bilinçaltını olumlu yönde etkileyen, iç ve dış dünyasını daha sağlıklı hâle getiren cümlelerdir; evrene yollanan iyi niyetlerdir. Örneğin,
-senin gücün herşeyin üstesinden gelmeye yeter.
-seni hiçbir şey yıkamaz.
-her yeni gün yeni bir başlangıçtır.
-benim dünyamda herşey yolunda.
-kendimi iyi/kötü tüm özelliklerimle birlikte kabul ediyor ve seviyorum.
.
.
1. | ramazanaksoy | |
2. | Mustafa1652 | |
3. | engineer_0666 | |
4. | cilginturk71 |
Takip edilen yazar yok. |
21 yaşından itibaren düzenli iş hayatının içinde olan biri olarak, gençken hiç böyle bir korkunun içinde olmadım. Çalışmak, kendini iş düzeninin içinde kaybetmek, akşam pili bitmiş bir şekilde eve gelip, ertesi gün yine aynı düzenin içinde devam edecek gücü bulmak, benim için cesaret ve azim gerektirici bir durumdu. Üniversite çağında daha çok korktuğum şey ya atanamazsam yani o çalışan insanlar içerisinde olamazsam, Atansam bile doğuda çok zorlanır mıyım, yapabilir miyim, üstesinden gelebilir miyim korkusuydu. Korkunun ecele faydası yok, bu çarkın içersine girildi mi, insan üzerine düşen sorumlulukları yapacak gücü bazen zorlansa da öyle ya da böyle buluyor. İşini severek yapan kişiler için korku yerini, rahatlamaya bırakıyor.
İletişim | Künye | Reklam | Sitene ekle © 2024 MN Yazılım |