Türkiye'nin memur portalı |
Oturum aç Üye ol Parolamı unuttum |
emelkocaBu üye YazarBu üyenin profil sayfasına git |
|
|||||||
|
"Kazdıkça büyüyor ahh, çukuru kalbimin,
yaza yaza delindi, satırı mektubun"
...
mabel matizin çukur adını taşıyan sevdiğim şarkısından iki dize.
Sert darbelere ve ısıya karşı diğer camlara göre çok daha dayanıklı, çok zor olan kırılma durumlarında bile keskin olmayan küçük parçalara ayrılarak, yaralanma tehlikesini en aza indirgeyen, otomobil camlarında, fırın kapaklarında, duşakabin gibi yerlerde kullanılan yüksek derecede ısıl işlem görmüş şekilde üretilen, güçlendirilmiş cam.
Elini cebe attırmayan, paranın cepte kalmasını sağlayan, ekonomik, fiyat/performans oranı yüksek, az masrafı olan ürünler için kullanılan tabir.
Asıl üzücü olan bu kişinin, ölümüne sebep olan bu zihniyetin ne ilk ne de son kurbanı olmayacak olması.
1. | ramazanaksoy | |
2. | Mustafa1652 | |
3. | engineer_0666 | |
4. | cilginturk71 |
Takip edilen yazar yok. |
21 yaşından itibaren düzenli iş hayatının içinde olan biri olarak, gençken hiç böyle bir korkunun içinde olmadım. Çalışmak, kendini iş düzeninin içinde kaybetmek, akşam pili bitmiş bir şekilde eve gelip, ertesi gün yine aynı düzenin içinde devam edecek gücü bulmak, benim için cesaret ve azim gerektirici bir durumdu. Üniversite çağında daha çok korktuğum şey ya atanamazsam yani o çalışan insanlar içerisinde olamazsam, Atansam bile doğuda çok zorlanır mıyım, yapabilir miyim, üstesinden gelebilir miyim korkusuydu. Korkunun ecele faydası yok, bu çarkın içersine girildi mi, insan üzerine düşen sorumlulukları yapacak gücü bazen zorlansa da öyle ya da böyle buluyor. İşini severek yapan kişiler için korku yerini, rahatlamaya bırakıyor.
İletişim | Künye | Reklam | Sitene ekle © 2024 MN Yazılım |