Türkiye'nin memur portalı

İnsan ilişkilerinde ortak olan özellikler kadar farklı olan özellikler de kişileri iletişim kurmaya sevk eder.

Örneğin en yakınımdaki, Eşim de benim gibi kimya öğretmeni olduğu için ortaklıklarımız çok fazla. Ancak ben kuzeyli ve soğuk iklim insanı iken, o güneyli ve sıcak iklim insanı olduğu için ve farklı kültürlerde yetiştiğimiz için, farklılıklarımız da bir o kadar fazla. Bu sayede ilişkimiz daha sağlam temellere oturuyor. Çevremdeki arkadaşlarımda da ortak olan özelliklerimin ağır bastığı çok az insan var, çoğunlukla farklılıklar daha fazla. Ancak mühim olan ortak bir paydada buluşup, anlaşabilmektir.

Bizim için küçük ve önemsiz, ancak teferruat olabilecek bir mevzunun, karşımızdaki kişi tarafından büyük ve önemli, esas mevzuu olarak kabul edilmesi ve konuda bir sorun yaşaması durumda kullanılan ifadedir.

Nihayetinde herkesin herşeye bakış açısı aynı değildir, bizim için sıkıntı sayılmayan şeyler, başkalarının dünyasının başına yıkılması anlamına gelebilir.

İlk direksiyon sınavından kaldım, bu nedenle ikinci direksiyon sınavı çok önemli benim için. Yeni sistemde herşey bir de ekstra zor. Bu ikinci sınavımda parkurda ilerledim, gidiyorum, önümde kocaman yusyuvarlak bir göbek, göbeği geçerken hızımı istediğim gibi ayarlayamadım, hızlı aldım, biliyorum, ancak bu sefer insaflı davranan gözetmenler sadece "virajlarda hızımızı biraz daha düşürüyoruz" diyerek uyarıda bulunup, görmezden geldiler (zaten çok da öyle savrulacak kadar hızlı almamıştım, azıcık kontrolsüz girmiştim) ve ikincide geçmeyi başarmıştım. Bir daha da pek şoför koltuğuna geçme cesareti gösteremediğimden tatlı bir anı olarak kaldı sadece.

Hiç tuz lambam olmadı, aslında bu yazıyı okuduktan sonra eksikliğini hissettim. Bu himalaya tuzu diye satılan ülkemizde de çankırı etrafından çıkartılan kaya tuzu parçaları, doğal olarak havadaki nemi absorbe etme özelliğine sahiptir. Zaten neme karşı bir etkisi yoksa o tuz lambası doğal değildir. Ancak tuz lambalarını uzun süre nemli ortamda bırakmak, tuzun ömrünü kısaltır.

Üstüne para vermeye hatta bazen konuşup enerji harcamaya bile değmeyecek şekilde, değer vermediğimiz, itibar etmediğimiz, bizim için hiç bir ehemmiyeti olmayan şeyler için kullanılan ifadedir.

Sadelikten yana olan kişiler için aşırı şaşalı ev eşyaları, görüntüsü göze hoş gelmeyen yemekler, kişinin giyemeyeceği tarz kıyafetler, teşhir ürünü olarak satılan herhangi bir ürün, kişinin zevkine ve beğenisine uymayan benzeri Şeyler için söylenir.

21 yaşından itibaren düzenli iş hayatının içinde olan biri olarak, gençken hiç böyle bir korkunun içinde olmadım. Çalışmak, kendini iş düzeninin içinde kaybetmek, akşam pili bitmiş bir şekilde eve gelip, ertesi gün yine aynı düzenin içinde devam edecek gücü bulmak, benim için cesaret ve azim gerektirici bir durumdu. Üniversite çağında daha çok korktuğum şey ya atanamazsam yani o çalışan insanlar içerisinde olamazsam, Atansam bile doğuda çok zorlanır mıyım, yapabilir miyim, üstesinden gelebilir miyim korkusuydu. Korkunun ecele faydası yok, bu çarkın içersine girildi mi, insan üzerine düşen sorumlulukları yapacak gücü bazen zorlansa da öyle ya da böyle buluyor. İşini severek yapan kişiler için korku yerini, rahatlamaya bırakıyor.