Türkiye'nin memur portalı |
Oturum aç Üye ol Parolamı unuttum |
emelkocaBu üye YazarBu üyenin profil sayfasına git |
|
|||||||
|
Soru sormak için müsade isteyen düşünceli ve sabırlı insan davranışıdır. Ancak karşı taraftan "hayır soramazsın" cevabı alınırsa, acaba soru sorulmaktan vaz mı geçilecektir? Biz öğretmenler için soru sormak ve sorulan soruya cevap almak günlük rutinimiz olduğu için, böyle bir soru cümlesi hayatımda kurmamışımdır. hep direkt sorumu sormuşumdur, hem iş hem de günlük hayatımda dolaylı şeyleri hiç sevmem.
Aralarında sıkı muhabbet olan, eski dostların uzun bir aradan sonra bir araya geldiklerinde, taraflardan birinin diğerinden bir iyilik isterken sarf ettiği söz dizisidir. Eski güzel dostluğun artık kalmadığı, araya derin bir soğukluğun girdiğinin de göstergesidir. Bu sözü kullanan kişi eski dostluğun kredisini kullanmak istiyordur, ancak karşı taraf "dün günde kaldı cancağızım, bugün yeni şeyler söylemek lazım" derse, o kredi çöpe gider.
Simyacıların temel amacı değersiz madenleri altına dönüştürmekti, sanki bugünleri teee yüzyıllar öncesinden görmüşler de altının gramının bu kadar değerli olacağını anlamışlar ve bugünün işini yarına bırakmayalım demişler. Ancak emellerine ulaşamamışlar, zira kimyasal olarak mümkün olmayan bir işlemdir, uğraştıkları ile kalmışlardır.
18 yaşına kadar normal olan, ancak yetişkin bir insanda tam oturmayan, ilişkiyi ve iletişimi sıfıra indirgeme çabasıdır. Küsmek yerine rahatsız olunan durum her ne ise açık açık konuşulup, tarafların sorunu çözmeye yönelik adımlar atması daha yerindedir.
İlk görev yerimde özellikle erkek öğrenciler bana küserdi, çok komik gelirdi bu durum. Görmezden gelince, zamanla kendiliğinden konuşmaya başlarlardı, bazen de ilgi çekmek amaçlı kullanıldığı oluyor demek ki.
1. | ramazanaksoy | |
2. | Mustafa1652 | |
3. | engineer_0666 | |
4. | cilginturk71 |
Takip edilen yazar yok. |
21 yaşından itibaren düzenli iş hayatının içinde olan biri olarak, gençken hiç böyle bir korkunun içinde olmadım. Çalışmak, kendini iş düzeninin içinde kaybetmek, akşam pili bitmiş bir şekilde eve gelip, ertesi gün yine aynı düzenin içinde devam edecek gücü bulmak, benim için cesaret ve azim gerektirici bir durumdu. Üniversite çağında daha çok korktuğum şey ya atanamazsam yani o çalışan insanlar içerisinde olamazsam, Atansam bile doğuda çok zorlanır mıyım, yapabilir miyim, üstesinden gelebilir miyim korkusuydu. Korkunun ecele faydası yok, bu çarkın içersine girildi mi, insan üzerine düşen sorumlulukları yapacak gücü bazen zorlansa da öyle ya da böyle buluyor. İşini severek yapan kişiler için korku yerini, rahatlamaya bırakıyor.
İletişim | Künye | Reklam | Sitene ekle © 2024 MN Yazılım |