![]() Türkiye'nin memur portalı |
|
![]() |
dermessBu üye YazarBu üyenin profil sayfasına git |
|
||||||
|
||||||||
muhtemelen ordu büyük ve kalabalıktı fakat fil sürülerinden bahsetmek olanak dışı görünüyor diyor.
böyle bir şey yapmak zaten o ortamda stratejik bir hata olurdu diyor.
filler çöl sıcağına dayanabilecek hayvanlar değillerdir ve o ortamda bir yerden bir yere taşımak yem ve su ihtiyacını karşılamak yeterince güç olacaktır denmiş.
tek bir büyük fil ya da az sayıda küçük fillerden bahsedilebilir diyor.
Zaten söylenceye göre ebrehe'nin Mahmûd adını verdiği devasa büyüklükte bir fili varmış.
sefere çıktığında onu ordunun en önüne yerleştirmiş.
yapay zekaya sordum:
kişisel olarak algılama ama senin yargılanma ve müeyyideye uğrama gibi bir derdin yok ama şayet olsaydı nasıl bir yaptırım olurdu bu ?
gayet objektif bir şekilde olaya girdi.
1- kapatılma, erişime engel olunması
2- sizdeki itibar gibi bana karşı oluşan güven kaybı
3-sizdeki başarısızlık gibi bendeki amaca ulaşamama hali
4- Sizdeki özgürlüğün kısıtlanması gibi bana karşı " etki alanını kısıtlama tedbiri "
peki , dedim sana değil de seni geliştirenlere karşı yöneltilen konular hakkında ne düşünüyorsun ?
olabilir tabi dedi.
eleştirel olabilir mi, evet
saldırgan ve hedef gösterici olabilir mi, hayır
karşı soru soruyor: Sen niye bunları merak ediyorsun ki, demeye getiriyor.
burayı geçiyorum.
yeteri kadar acı tecrübe gördük dünya olarak dedim,
dedi ki: iyi niyet yetmedi, sınır ihalllerine şahit oldun, umursamazlık daha tehlikeli gelmeye başladı.
dayı, diyecektim seninle bu diyaloglar platon diyaloglarını aşar. günler, aylar hatta yıllar sürer.
Sen beni anladın, ben de seni anladım ( anlayabileceğim kadar tabi )
Ayrıca severek izlediği filmlerden bahsetmiş.
Onlardan biri de Kevin Costner'ın oynadığı Düşler Tarlası filmi.
Filmi biliyordum ama klasik beyzbol filmlerinden deyip başında bırakmıştım.
Dün tamamını izledim.
Kevin Costner hakkında bir şey diyemem ama filmde çok iyi oyuncular ve güzel bir anlatım var.
mesajı güzel, kurgusu güzel, hikayesi güzel, duygusal yapısı güzel.
Tabi biraz da Amerikan tarihini ve sosyolojisini de bilmek gerekiyormuş belki derin bilgi sahibi olsak daha etkileyici olurdu.
konusu: beyzbol teması etrafında, geçmiş güzel günlere özlem, pişmanlıklar, aile bağları, toplumu ayakta tutan değerler, kollektif yaşam ve bilinç, nostalji , dayanışma, başarıya duyulan inanç vs. gibi kavramlar güzelce işlenmiş.
muhabbeti güzel olduğu için içeriklerini izliyorum.
yine de mesela sanki insanların içini, x ray cihazı gibi tarayabiliyormuş ve açıklarını bulup abartılı bir şekilde geri yansıtabiliyormuş gibi bir his veriyor bana.
Yani öyle zeki, nüktedan ama insanın açığını yakalar bir havası var ki aynı okulda öğrenci olsaydık ondan köşe bucak kaçardım.
biriyle konuşurken zihni sürekli çıkarımlar yapıp arkada bir yerde depoluyor gibi.
belki mesleki alışkanlıktır.
| 1. | ![]() |
yazman47 |
| 2. | ![]() |
Seval88 |
| 3. | ![]() |
semraa-91 |
| 4. | ![]() |
KenaAn MuTLu |
| 5. | ![]() |
burgulukalpler |
| 6. | ![]() |
BALYOZ1960 |
| Takip edilen yazar yok. |
dünyanın en dayanıklı, adaptasyon yeteneği güçlü atı deyince birinci sırada görünüyor.
ben de resimlerine bakayım dedim.
nefesim kesildi.
bu atlar gerçek olamayacak kadar güzeller.
sanki altın ya da bronzdan yapılmışlar.
Türkmenistan da bir acayip ülke.
bu atların üretildiği çiftlikler varsa bile haberimiz olmuyordur.
| İletişim | Künye | Reklam | Sitene ekle © 2025 MN Yazılım |
