Türkiye'nin memur portalı |
Oturum aç Üye ol Parolamı unuttum |
dermessBu üye YazarBu üyenin profil sayfasına git |
|
|||||||
|
Mardin'deki Deyrul Zafaran Manastırına 6 yaşındayken annesi tarafından bırakılmış. 70 yıl boyunca annesinin dönüp onu almasını beklemiş ve oradan ayrılmamış. Manastırda bahçıvanlık yapmış.
Annesi iki kız kardeşini de alarak Suriyeye gitmiş ve burada bekle gelip seni alacağım demiş. Bir daha geri dönmemiş
Hayatı Misafir isimli belgesele de konu olan ve Mardin'in simgesi haline gelen Bahe lakaplı Cercis Kaptan 76 yaşında 2014 yılında vefat etti.
Anadolu'ya Kafkaslar ya da Avrupa üzerinden gelip yerleşerek yerli halk üzerinde hükümranlık kurdukları , yöneticilerin farklı bir etnik kökene ait olup konuşma ve yazı dili kullandığı tebaanın ise bilinen en eski Anadolu halklarından olduğu arkeolojik buluntular ve araştırmalar sonucunda teori olarak ileri sürülen Hitit uygarlığının beslenme şekli.
180 in üzerinde ekmek çeşidi biliyormuş bu insanlar. Yine 100 den fazla hamur işi yemek yapabiliyorlar. Büyükbaş, küçükbaş, kümes ve av hayvanlarını gıda olarak tüketiyorlarmış. Peynir, tereyağı ve loru biliyorlar. Anadolu'da yetişen pek çok bitkiden sebze, meyve ve yağ olarak yararlanmışlar. Zeytine ve zeytinyağına yabancılar yine de zeytinyağını yemeklerde kullanmışlar. Yeni dünyadan sonradan getirilen domates,biber, patlıcan gibi sebzelerden tamamen habersizlermiş. Nohut, salatalık, mercimek gibi ürünleri, buğdayla birlikte diğer tahılları da kullanmışlar.
Üzüm dolayısıyla pekmez ve şaraptan haberleri var. Balı ve pekmezi tatlı yapımında kullanmışlar.
Mecdel Nunayya, Celile Denizi yani Tiber Gölü kıyısında olan bir kasabanın adıdır. Şimdiki adı ise Migdaldır. Nunayya balık anlamına geliyormuş bu arada.
İsrail toprakları içinde bulunmaktadır. Magdala olarak da telaffuz edilir.
Mecdelli Meryem, Magdalalı Meryem ya da Maria Magdalena...
"Günahı olmayan ilk taşı atsın"
Taşlanarak öldürülmekten kurtulan Mecdelli Meryem bu kasabadandır.
1. | yazman47 | |
2. | Seval88 | |
3. | semraa-91 | |
4. | KenaAn MuTLu | |
5. | burgulukalpler | |
6. | BALYOZ1960 |
Takip edilen yazar yok. |
hımm bir bakalım:
kimi zaman teknolojinin nimetlerinden yararlanmaktır.
kimi zaman birilerini tanıyor olmaktır.
kimi zaman aşırı meraklı olmaktır.
kimi zaman veri biriktirmektir.
kimi zaman veriyi yaymaktır. falan filan böyle şeyler işte. olabilir yani niye olmasın.
daha pisini hatırlıyorum.
kremalı bisküviyi yiyip teneffüste bize püre haline gelmiş halini gösteren bir arkadaş da vardı.
bizdeki de geyikliydi.
kırmızı olanından.
sarı fincanlar da vardı ama onlar vitrinden hiç inmedi.
halıyı kimseye vermeyin.
hiçbirini hiçkimseye vermeyin. :)
babaanne perdesi diye hücum etmişlermiş.
o kadar etmezler boşuna yırtınıyorlar.
o perdelerin uğramadığı köy evi yok.
satacaklarsa geyikli, tavus kuşlu duvar halılarını satsınlar.
İletişim | Künye | Reklam | Sitene ekle © 2024 MN Yazılım |