Türkiye'nin memur portalı |
Oturum aç Üye ol Parolamı unuttum |
dermessBu üye YazarBu üyenin profil sayfasına git |
|
|||||||
|
kedimle sürekli konuşuyorum.
bir gün cevap verirse randevuyu o zaman alırım.
ama onu da yanımda götürürüm.
her an cevap verecekmiş ama kalp krizi geçiririm diye vazgeçiyormuş gibi duruyor.
kedime bilinç seviyesi atlattım.
yukarıda bahsi geçen ruh hastası kişiliğin aslında başka bir ismi var.
bunların uygulamalarına ghosting deniyor.
iki isim birbirine benziyor.
bu manyakların gidişleri değil başlangıçtaki gelişleri manyaklıktır bence.
yoksa plütona hatta başka galaksilere kadar yolları vardır, sorun olmaz.
uzun bir hikayesi vardı yanlış hatırlamıyorsam.
bir adam bu gaz lambası ışığını kullanarak karısını delirtmişti.
hikaye işte.
kadın yer mi , yemez tabi...
hıristiyanlık geleneğinde kurban kesmek-adamak yokmuş.
bu konuyla ilgili kayıtlara geçen kayda değer bir bilgi yok.
Musevilikte ise Korban terimi var. ( seferad ibranicesi Karban )
gerek hayvan gerekse başka nesnelerin sunumu ile ilgili ibadetlere yahudiler korban adını veriyormuş.
kurbanlar rahipler ve kohenler tarafından şehita kurallarına göre sunuluyorlarmış. ( bu konunun altı çizilmiş. Sanırım bir hassasiyet var ve din görevlileri bu işlemi uyguluyor. )
etimolojik olarak kurbiyet kelimesi ile aynı köke sahip.
ibranicede de arapçada da yanlış anlamadıysam tüm sami dillerinde kurb daha doğrusu krb kökünden
yakın olma, yakınlık anlamında kullanılıyor.
yaratıcıya yakın olmak için sunulan sunu, her türlü vesile. ( bu nedenle sürekli kullandığımız
kurban gitti, kurban verdik, kurban aşağı, kurban yukarı ifadeleri tamamen yanlış gibi duruyor. )
sadece ibadethanelerinde değil değişik yerlerde kurban sunabiliyorlar.
yine de ağırlıklı olarak kutsal mekanlar tercih sebebi. ( Altı çizilmiş )
kurban olarak en iyi, en güzel, en seçme olanı tercih ediyorlar
günümüzde ise neredeyse yok olma aşamasına gelmiş bir ritüel olarak isimlendiriliyor.
kurban kavramı süleyman mabedi ile de ilişkilendiriliyor.
kısaca belirteyim: belli bir dönemde museviler süleyman mabedi dışında herhangi bir yerde kurban eda edemiyormuş. Mabed romalılar tarafından yıkılınca bu gelenek son bulmuş. ( önemli detay )
süleyman mabedinin yeri kesin olarak belli değil.
kuvvetli tahminler var.
ağlama duvarı adı verilen yapı bu mabedin geride kalan kısmı olarak belirtilmiş.
biraz toparlarsam: Musevi inancına göre kurban sunma geleneği süleyman mabedinin yıkılmasıyla birlikte askıya alınmış; belirtenlerin yalancısıyım inançlarına göre mesih'in yeryüzünde belirmesiyle ( daha doğrusu belirledikleri bu dönemle ) yeniden başlanacakmış.
1. | yazman47 | |
2. | Seval88 | |
3. | semraa-91 | |
4. | KenaAn MuTLu | |
5. | burgulukalpler | |
6. | BALYOZ1960 |
Takip edilen yazar yok. |
bakalım nasıl tanımlanmış ?
Gurur: "kişinin, sahip olduğunu düşündüğü şeylerle, yine sadece kendi kendini oyalaması " olarak tanımlanmış.
Kibir: "Kişinin kendini büyük, başkalarını küçük görmesi. "olarak tanımlanmış.
arada küçük bir fark var.
birinde kendi kendine sevinme
diğerinde başkalarıyla kıyaslama durumu var.
atalarla övünme
ait olduğu sosyal grubun kalabalıklığıyla övünme
statüyle övünme
malının çokluğuyla övünme
çocukların sayısıyla, çocukların başarısıyla övünme
üstsoyun başarılarıyla övünme
gibi örnekler sayılıp dökülmüş.
Konuyla ilgili olarak
Hucurat suresi 13. ayet ile ilgili uyarı yapılmış.
İletişim | Künye | Reklam | Sitene ekle © 2024 MN Yazılım |