Türkiye'nin memur portalı

En Sevdiğim kuşaktır.

renklidirler.

bilgiye çok çabuk ve tatmin edici şekilde ulaşabilmektedirler.

Pratiktirler.

Bizim kuşağa göre daha gerçekçidirler. Ham hayaller kurmaz daha mantıklı ilerlerler.

Daha garanticidirler. "Aşırı duygusal" değildirler, "tamamen duygusal" da değildirler.

Yine de En sinir olduğum özellikleri teknolojik linç hareketleri. Aslını astarını bilmeden her bilgiyi anında yaymaları.

Frenk soğanı olarak da bilinen "yabani soğan-dağ soğanının" bizim yöredeki ismi. Çevre bölgelerde "zagoda-zaguda " olarak da biliniyor. tadı sarımsağı da andırıyor. Çok faydalı bir bitki ve doğal olarak dağlarda yetişiyor.

Dip Not: Araştırdığım ve Anladığım kadarıyla doğu anadolu'da da aynı isimle bilinen başka bir bitki türü daha var. O da dağlardan toplanıyor ve şifalı olduğu için bol miktarda tüketiliyor. Bizimkiler yanlış mı alıntı yapmış yoksa farklı bir bitkiye mi aynı ismi vermiş bilmiyorum.

Yurt dışında kereviz, kökünden çok yaprakları nedeniyle üretilmekteymiş.

Kereviz Yaprakları çok faydalı. salatası yapılıyor. her yemeğe katılıyor. turşuya aroma veriyor.

Yalnız şöyle bir uyarı var. "Eğer mümkünse kerevizi bahçenizde yetiştirin, pazardan aldıklarınızın

yapraklarını yemeyin, fena halde ilaçlanıyor" diyorlar.

Benim de bu konuda sıkıntılı bir tecrübem olmuştu ve kereviz yapraklarından işkillenmeye başlamıştım. Detaya girmiyorum çok can sıkıcı çünkü.

Van kedisi , Ankara kedisi, hatta dünyanın her yerinde bulunan, yazılı - görsel kayıtlara geçmiş her tür evcil hayvan ( Daha çok köpek, kedi, at, küçükbaş hayvanlar vs. )

Daha verimli, daha gösterişli , daha faydalı olmaları için kalıtım ( soyaçekim ) biliminden yararlanılarak oluşturulmuş ırklar.

Van ve Ankara tarihi anlamda çok eski ve köklü kültürlere başkentlik yapmış iki bölgemiz olduğundan tahminime göre bu kediler de çok eski çağlardan beri uygulanan özel çalışmalar sonucu kendilerini meşhur eden özelliklerine kavuşmuşlar.

Anadolu kutup bölgesi olmadığına göre tüyleri bembeyaz, gözleri renkli ve bazılarında genetik geçişli sağırlık bulunan bu kedilerin durumunu adaptasyonla açıklamıyorlardır herhalde. Bizim tekir kedimiz de çok tatlış. Neden "Bildiğin sokak kedisi" diyorlar anlamıyorum. Doğal seleksiyonla vücut bulmuş mükemmel bir güzellik. Biraz şişmanladıysa kabahat bizde.

Kalıtım biliminin bize ezberletildiği gibi Mendelle başlamadığı belli.

spoiler

M.Ö 284 ile 270 yılları arasında, Balkanlar ve Batı Anadolu'yu yağmalayarak Orta Anadolu'da Ankara, Çorum ve Yozgat yöresine yerleşen Orta Avrupa kökenli savaşçı bir halk. Bilinen en kadim kültürlerden biri.

Efsaneleri, perili, yaratıklı, ejderhalı hikayeleri meşhur.

"Yüzüklerin Efendisi" tarzı müzikleri, efsaneleri, hikayeleri, durumları vs. var ya da ben öyle anladım.

Romalılar onlara "Keltler" değil, "Galatlar, çoğul olarak galli, tekil olarak gallus" adını vermişler. Kendilerine "Galyalı" da deniyormuş. Helenler ise " Keltai ya da Keltoi" adını veriyorlarmış. Anlamı ise: onurlu ve cesur-savaşçı insanlar...

anadolu'da Galatların yerleştiği bölgeye "Galatya" adı verilmiş. ( Kapadokya da bu bölgeye dahil )

Krallıklar ve aşiret şeklinde yaşayan bu halk bir süre sonra Roma İmparatorluğu egemenliğine girmiş.

dillerinin Anadolu'da MS. 7. yüzyıla kadar konuşulduğuna dair bulgular var.

Sonradan Romalılarla yaptıkları savaşları kaybederek Güney ve doğu Avrupa'ya sürüldükleri belirtiliyor.

Kadınları da erkeklerle birlikte savaşa katılırmış.

Bir dönem İstanbul'u dahi kuşatmışlar.

Daha sonra Keltlerle anlaşma sağlanmış ama bir kısmı İstanbul'a yerleşmeye karar vermiş ve zamanla asimile olmuş.

İstanbul'daki "Galata " ismi onlardan miras.

Çanakkale'deki "Gelibolu" yani "Gallipoli" de...

Ankara "Ankyra" isminin "Durduran" manasında Galatça bir kelime olduğu belirtiliyor. İngilizcedeki "Anchor" yani çapa kelimesinin de buradan kaynaklandığı söyleniyor. Çapalar Gemileri durdurduğu için herhalde.

Aziz Paulus'un çalışmalarıyla Anadolu'da hıristiyanlığı ilk kabul eden halk da Galatlar olarak biliniyor. roma döneminde Anadolu'nun pagan inancına ( Çok tanrılı ) sahip olduğunu biliyoruz. Aziz Paulus ( Pavlus okunuyor ) "Galatyalılara mektup" yazmış. İncil'de bölüm olarak mevcut.

Anadolu'da bulunan hg1 geninin kaynağı olarak galat akınları gösteriliyor.

Avrupa'da günümüzde İrlanda ve İskoç halkının bir kısmı ile Galliler ve Bretonlar ( Fransa'da yaşayan galyalılar ) Keltçeden türeyen diller konuşmaktadırlar.

Keltler Fransa'nın tarihinde ve kuruluşunda da önemli yere sahipler.

İspanya'da bulunan Galiçya da bugün halen varlığını sürdüren kelt kültürü merkezlerinden. Bir Galiçya daha var tabii ki o da doğu avrupa'da... Bizim de çatışmaya katıldığımız Galiçya cephesi.

İskoçlar İskandinav kökenli, İngilizler ise Germen kökenli. İrlandalılar ise Adanın ilk yerlileri olan keltler. Britanya'daki müslümanlığın tarihçesinin ise bilinenin aksine 1000 yıldan eski bir döneme uzandığı o dönemden kalan haç, para vs. gibi kelt krallık simgelerinin üzerindeki yazılı metinlerden anlaşılıyormuş.