Türkiye'nin memur portalı |
Oturum aç Üye ol Parolamı unuttum |
dermessBu üye YazarBu üyenin profil sayfasına git |
|
|||||||
|
merkezkaç kuvvet ve merkezcil kuvvetle ilgili bir soru sormuş bir adam:
yarısına kadar sıvı ile dolu bir tanker mi viraja hızlı girince devrilir yoksa ağzına kadar sıvı dolu tanker mi devrilir ?
herkes yarı dolu tankerin daha büyük bir risk taşıdığını; tam dolu tankerin daha dengeli girip devrilmeden çıkacağını ileri sürmüş.
deney yapmışlar.
dolu tanker devriliyor, yarı dolu tanker aynı koşullardan sıyrılıp çıkıyor.
yükün kendini toparlama ve eski haline dönebilme kapasitesi ile ilintilendirilmiş.
kısacası dolu tankerde alıp başını giden, ağırlık merkezi değişen yük geri dönemiyor.
yarı dolu tanker çalkalanıyor malkalanıyor bir şekilde durumu kurtarıyor.
( transmedya kanalında canlandırılmış )
ya da diğer adıyla şans oku.
insanların üzerinde taşıdıkları üç tane ok bulunuyormuş.
birinde yap, birinde yapma yazıyor sonuncusunda ise hiçbir şey yazmıyormuş. ( ya da evet, hayır, boş şeklinde )
hatta bu konuyu geliştirip 7 li oklar şeklinde başka seçeneklerle de çoğaltmışlar, ok yerine beyaz taşlar vs. gibi
başka malzemelerle bir torba içinde tombala çeker gibi geleceği tamamen rastlantısallığa bırakmaya kadar vardırmışlar işi.
aklı tamamen devre dışı bırakıp,
önemli bir karar alacakları ya da önemli bir şey yapacakları zaman bu okların rastlantısallığına kendilerini teslim ediyorlarmış.
bu oklardan ilahi bir işaret bekliyorlarmış.
işin daha garip yanı bu hareketin ya da işaretin istikameti doğrultusunda kişilerin durumu, nesebi, kişiler aleyhine alınacak bazı kararlar derken olay kontrolden çıkmış yanlış anlamadıysam.
doğru bilgiyle hareket etmeyi engellediği için kesin olarak yasaklanmış, hatta bu tarz tasvirler bile yasaklanmış.
dönüp dönüp piramitlerle ilgili bazı belgeselleri izliyorum.
çölün ortasında suni bir dağ yaratmayı hedefleyen bu ağır emeklerin neyi hedeflediğini anlamaya çalışıyorum.
Her biri ortalama 3 ton ağırlığındaki milyonlarca kayanın belli bir yere yığılması mezar için falan filan tamamen hikaye gibi geliyor kulağa.
sadece keops'un yapımında yaklaşık 3 milyon blok kullanılmış.
toplam ağırlık 6.5 milyon ton.
sanırım mısır tamamen piramit ekonomisi ile dönüyormuş.
yani mısırlılara böylesine absürt bir döngü oluşturmuşlar.
geldisi, gittisi, yedisi, içtisi, oymacısı, kakmacısı, yazıcısı, tütsücüsü, balıkçısı, sebzecisi, hık deyicisi, kırbaçlayıcısı, bekçisi
osu busu derken çölün ortasında kendilerine devasa bir hareket yaratmışlar.
belki merak edip inşaatı görmeye gelenler de oluyorsa çevreden ( belki inşaat izlemek sadece bizim milli sporumuz değildi ) where is hareket, there is bereket teorisi ile zenginleştikçe zenginleştiler.
kulaktan kulağa mısır'daki acayip işler yayıldı.
günümüzde herkesin Eyfel kulesi'ne akın ettiği gibi ama şatafata bakınca Eyfel'den çok Las Vegas'ın son hali geliyor insanın aklına.
1. | yazman47 | |
2. | Seval88 | |
3. | semraa-91 | |
4. | KenaAn MuTLu | |
5. | burgulukalpler | |
6. | BALYOZ1960 |
Takip edilen yazar yok. |
birincisi fotoğraf istiyoruz.
İkincisi düz kadife eminim daha güzel olmuştur.
Umarım siyah kadifedir ama öbürleri de güzel olur.
Üçüncüsü kadifeye en çok gümüş ya da altın ( sırma, işleme, sutaşı, metal vs. ) yakışır.
tabi koyu renkse
yaşlandım,
benim için hala korkulan bir şey.
işimde gücümde olamam.
iş icat etmem lazım.
orada ve burada.
İletişim | Künye | Reklam | Sitene ekle © 2024 MN Yazılım |