Türkiye'nin memur portalı |
Oturum aç Üye ol Parolamı unuttum |
dermessBu üye YazarBu üyenin profil sayfasına git |
|
|||||||
|
ya yine aklıma konservatuvarın arkasında elinde çiçekle bekleyen çocuklar geldi.
buluşma noktasını orası olarak belirlemiş çoğu kişi.
neden ?
bir kere orada çiçekçiler var.
simbiyoz yaşam gibi bir durum diyelim.
Hem uygun fiyatlı kafeler, çay bahçeleri de yakında...
duraklara da yakın.
ikincisi kuytu bir yer, elde çiçekle sap gibi kalmak için ideal bir mekan.
üçüncüsü hepsi orada yan yana dizildiği için hangi birine odaklanacaksın değil mi, rezil olabiliteyi dengeliyorlar.
hem sonra dişi cinsiyetin bekletme huyunu az çok biliyorlar.
hem uzaktan görülüp ekilme riski de var.
ne olacak o zaman elde çiçekle kös kös dönmek de var serde.
çok canavar ruhluydum o zamanlar.
yok yok belki de ruhsuzdum.
ne zaman oradan geçsem bana acayip gülme geliyordu.
Cem yılmaz neden irdelemedi ki bu konuyu ?
tuvalet önünde beklemeyi ne güzel anlatmıştı oysa.
bunu yapmak isteyenlerin
semavi iddiaların doğru olmadığını net olarak ispatlaması gerekir:
Örneğin:
ölüm kesin hak olduğuna göre ölümsüzlüğü apaçık bulması gerekir.
Tüm sistemi kapatabilecek tuşu, adeta evrenin çekilebilecek tıpasını bulabilmesi gerekir.
sistemi kendi yöntemlerine göre yeniden dizayn edebilmesi gerekir.
bu dizayn sonucunda bütünlüğün ve nedenselliğin bozulmaması ve sistemin işlemeye devam etmesi gerekir.
daha önce hiç var olmamış bir malzemeyi var hale getirmesi ve bunun gerçekleşebileceğini ispatlaması gerekir.
bütün malzemeyi bir araya getirip çeşitli koşullara tabi tutup mantıklı bir ürünün ortaya çıkabildiğini göstermesi gerekir.
gibi şeyler.
haa bu kesin gerçeğin üzerine kendi gerçeklerini inşa ettiler iddiası varsa
bunun ispatı gerçekten çok zor çünkü hayatta kalan herhangi biri yok.
bu durumda sanırım tercihlerimiz devreye giriyor.
davranış kalıplarını, vicdanın seslerini, geçmiş deneyimleri vs. akıl süzgecinden süzmek ve tercih etmek.
ayletmek ne demek diye ona da baktım:
ağlatmak olarak tanımlanmış.
bu çok acayip.
tüm yorumları taradım.
eskiler "ağlatma anlamına gelir " diyor,
yeniler " oyalama beni anlamına gelir " diyor.
rumelili eskilerden birini bulup onaylatmak lazım.
çünkü tartışmalar almış yürümüş.
yanlış anlaşılmasın da
ilk seçenek pek randımanlı değil.
yani harcanan çaba, motivasyon ve paraya karşı elde edilen sonuç şahsi fikrim pek tatmin edici değil.
tabi bir başkası başka türlü düşünebilir ve haklıdır da.
yani elde edilen psikolojik tatmin, özgüven, tamamlanma hissi vs. herkeste farklı çalışır.
ben olsam yapı marketleri tercih ederdim.
belki 3. dünya savaşı çıkar mıkar hayatta kalmayı öğrenmek lazım.
1. | yazman47 | |
2. | Seval88 | |
3. | semraa-91 | |
4. | KenaAn MuTLu | |
5. | burgulukalpler | |
6. | BALYOZ1960 |
Takip edilen yazar yok. |
birincisi fotoğraf istiyoruz.
İkincisi düz kadife eminim daha güzel olmuştur.
Umarım siyah kadifedir ama öbürleri de güzel olur.
Üçüncüsü kadifeye en çok gümüş ya da altın ( sırma, işleme, sutaşı, metal vs. ) yakışır.
tabi koyu renkse
yaşlandım,
benim için hala korkulan bir şey.
işimde gücümde olamam.
iş icat etmem lazım.
orada ve burada.
İletişim | Künye | Reklam | Sitene ekle © 2024 MN Yazılım |