Türkiye'nin memur portalı |
Oturum aç Üye ol Parolamı unuttum |
dermessBu üye YazarBu üyenin profil sayfasına git |
|
|||||||
|
Zweig okurlarına yeni okurlar eklenmeli başlığı.
" someone else mi o" nun yorumu üzerine merak edip araştırdığım konu .
28 Kasım 1881 tarihinde Avusturya'da varlıklı Musevi bir ailenin çocuğu olarak doğan Zweig 23 yaşında felsefe doktorasını tamamlamış. Kendisini "tesadüfi Yahudi" olarak tanımlıyor. Savaş karşıtı olması nedeniyle savaş arşiv görevlisi olmayı kabul etmiş.
Ödüllü eserleri olan yazar, Almanya'daki siyasi gelişmeler sonucunda, evinin basılmasıyla önce İngiltere'ye sonra Amerika'ya ve en sonunda Brezilya'ya gider.
Nazi yönetimi savaş karşıtı yazarlara da savaş açmıştır ve eserlerini bir bir yakmaya başlamıştır. Bu yazarların başında Zweig de vardır.
Hitler ve yandaşlarının takındıkları düşmanca tavır yüzünden intihar eden Zweig ve eşinin ardından tam üç sene sonra eşiyle birlikte intihar eden isim, Ruslara karşı ağır bir yenilgi alan Hitler olmuştur.
Stefan Zweig'in ikinci eşi Lotte Zweig de yazarmış.
1942 yılında Brezilya'da Rio de Janeiro'da Birlikte zehirli madde içip ( Bir soda şişesine doldurduğu Veronal ) intihar ederek yaşamlarına son vermişler.
Öğleye doğru eve gelen hizmetçi her ikisini de yatak odalarında kendilerinden geçmiş halde bulmuş. Doktor eve geldiğinde ise çok geçmiş.
Musevi geleneklerine uygun bir törenle Brezilya'da toprağa verilmişler.
"Dünün Dünyası" adlı son kitabını da Brezilya'da yazmış.
Zweig Avrupa'nın bir daha eski haline dönemeyeceğine inanıyormuş.
İntihar nedeni Avrupa'nın içinde bulunduğu siyasi durum olarak belirtilmiş.
İntihar mektubunun tam metni internette yayınlandı:
Özgür iradem ve açık bir bilinçle bu yaşamdan ayrılırken, son bir sorumluluk yerine getirilmeyi bekliyor: Bana ve işimi yapmama huzurlu bir ortam sunan harika ülke Brezilya'ya içten teşekkürlerimi sunmak. Her yeni günle bu ülkeyi daha çok sevmeyi öğrendim, ruhsal anavatanım Avrupa kendi kendini yok ettikten ve ana dilimin dünyası yok olduktan sonra, dünyanın hiçbir yerinde hayatımı bu kadar severek yeniden kuramazdım. Ama altmışıncı yaştan sonra tam anlamıyla yeniden başlamak çok özel bir güç gerektiriyor. Ve benim gücüm yıllar süren vatansız yolculuklardan sonra iyice tükendi. Bu nedenle hayatımı doğru zamanda ve doğru bir şekilde sonlandırmamın iyi olacağına inanıyorum. Ki hayatım boyunca tinsel uğraşım en büyük haz kaynağım ve kişisel özgürlüğüm en yüce değerim oldu. Bütün dostlarımı selamlarım! Hepsine uzun geceden sonra gelen tanın kızıllığını görmek nasip olsun! Ben, her zamanki sabırsızlığımla önden gidiyorum.
Bazı alıntıları:
"Artık güneşin doğmasını bekleyecek gücüm kalmadı ama siz yeni doğacak güneşi mutlaka bekleyiniz"
" Belirsizlik , kesinlikten çok daha kötüdür. Kısa süreli olan büyük bir korku , belirsiz fakat hiç bitmeyen bir korkudan daha az zahmet verir "
" Korku her şeyin bir karikatür gibi görünebileceği , boyutların feci bir şekilde bozulduğu, çarpık görüntülü bir aynadır. Bir kez yerinden oynatılırsa görüntüler en çılgın ve en imkansız ihtimallere dönüşür"
( Wikipedi, onedio, ekşi sözlük, düşünbil ve çeşitli sitelerden yararlandım )
Bizim "uzay boşluğu" dediğimiz yere bilim insanları "yıldızlararası ortam" diyorlar.
Buralar tamamen boş sayılmazmış, hidrojen, helyum, daha ağır elementler, katı toz parçacıkları yoğunlukları değişecek şekilde bulunabiliyormuş.
( Bilimgenç tübitak sayfasından baktım )
Eeee bunlar bilim insanlarının tespit edebildikleri bölgeler. Biliyorsunuz hayat mucizelerle dolu :) :)günün birinde çıkıp da biz boş zannediyorduk ama şunu bunu bulduk da diyebilirler.
Sadece gezegenler ve yıldızlar değil bir çok gök cismi, ya küresel bir yapıya sahipler ya da çembersel bir şekilleri var.
Küreselleşme oluşumu , basit bir nedenle daha doğrusu kanunla açıklanıyor.
Evrende gerçekleşen olaylar fizik yasalarının bir sonucu.
Newton'un kütle çekim kanunu adını verdiği duruma göre: Evrende bulunan kütleler yakınlıklarına bağlı olarak birbirlerine çekim uygularlar. Bu çekimin sonucunda öbeklenerek gruplar ve kümeler oluştururlar.
Bu gruplar ve öbekler de giderek küresel veya çembere ait bir geometri oluşturur. bu tamamen çekim kuvvetinin kusursuz simetrisinin bir sonucu. Küresel bir gök cisminin hangi noktasını alırsanız alın merkeze uzaklığı yaklaşık olarak cismin yarıçapı uzaklığındadır.
Gezegenlerin kusursuz bir küre şeklinde olmama nedeni ise dönme ve dolanma hareketi yapmaları.
Öğetay Kayalı'nın sayfasından özetledim.
Turuncu enerjiyi en çok taşıyan ve kendine çeken renkmiş . O yüzden bu renk giyiniyorlarmış. bu birinci yorum.
Giysileri tek renkle boyamak daha az maliyetliymiş. Eskiden beri Budist rahipler turuncu cübbeler giyerlermiş ve bunun nedeni doğal bitki boyalarıyla boyanan kumaşlarmış. bir de tek tip giyinme nedenleri kimsenin kimseden farkı olmadığını vurgulamakmış. Eskiden beri ikinci el eski giysiler kullanır bunları bölgedeki en ucuz boya olan turuncu doğal boyayla boyarlarmış.
Kuzeydoğu Tayland'da bulunan jack-fruit ağacının özünden doğal turuncu renk elde ediliyormuş. Görsellere baktım, kavun büyüklüğünde, dışı yeşil içi turuncu , ağaç kavununa benzeyen, Jak meyvesi adı verilen meyveleri olan bir ağaç.
Yaygın renk bu fakat, siyah, gri, beyaz, bordo renk cübbeyi tercih eden bölgeler de var.
1. | yazman47 | |
2. | Seval88 | |
3. | semraa-91 | |
4. | KenaAn MuTLu | |
5. | burgulukalpler | |
6. | BALYOZ1960 |
Takip edilen yazar yok. |
bakalım nasıl tanımlanmış ?
Gurur: "kişinin, sahip olduğunu düşündüğü şeylerle, yine sadece kendi kendini oyalaması " olarak tanımlanmış.
Kibir: "Kişinin kendini büyük, başkalarını küçük görmesi. "olarak tanımlanmış.
arada küçük bir fark var.
birinde kendi kendine sevinme
diğerinde başkalarıyla kıyaslama durumu var.
atalarla övünme
ait olduğu sosyal grubun kalabalıklığıyla övünme
statüyle övünme
malının çokluğuyla övünme
çocukların sayısıyla, çocukların başarısıyla övünme
üstsoyun başarılarıyla övünme
gibi örnekler sayılıp dökülmüş.
Konuyla ilgili olarak
Hucurat suresi 13. ayet ile ilgili uyarı yapılmış.
İletişim | Künye | Reklam | Sitene ekle © 2024 MN Yazılım |