Türkiye'nin memur portalı |
Oturum aç Üye ol Parolamı unuttum |
emelkocaBu üye YazarBu üyenin profil sayfasına git |
|
|||||||
|
Bazen kişi kendi isteği ile "artık yeter burda bu kadar kaldığım" diyip, yeni yollar, yeni arayışlar, yeni maceralar peşine düşer, ki o yolların nereye çıkacağı belli olmaz, kişiyi mutlu da edebilir, daha beter mutsuz da edebilir; bazen de kişi, istemeden de olsa, elde olmayan nedenlerle ayaklarını sürüye sürüye, olduğu yeri terk etmek zorunda kalır, yol boyunca keşke ayrılmasaydım diye hayıflanıp, tekrar geri dönemebilmenin planlarını yapar.
entropisi yüksek olan sistemlerdir. Evrende kendiliğinden gerçekleşen her olay düzensizliği arttıracak şekilde ilerler. Termodinamik açıdan Doğada hiçbir madde ve sistem daha düzenli olma eğiliminde değildir. Örneğin; Parfüm kokusu tüm odaya akışkan hava tanecikleri ile birlikte yayılır, koku molekülleri birbirinden uzaklaşır, tekrar bir araya gelip, parfüm şişesinin içersine giremez; serbest bırakılan cisim kendiliğinden yere düşer, hiçbir zaman kendiliğinden yukarı çıkmaz; bardağa konulan bir bardak sıcak çay bir süre sonra kendiliğinden soğur, tekrar kendiliğinden ısınması mümkün değildir.
Sadece insanoğlu doğanın kendi gidişatının aksine, daha düzenli olma çabasındadır ki çoğunlukla bu çabada da yetersiz kalmaktadır. Ancak yine de şahsi tercihim de her zaman daha düzenli olmaktan yanadır.
Parts per million (milyonda bir kısım) yani ppm derişiminde ya da daha ppm den bile daha az bulunan, 1 litrede (ya da 1 kilogramda) 1 miligramlık madde miktarını ifade etmek için kullanılan tabirdir.
Gıda ürünlerinin çoğunda rastlanılan bir ifadedir. Ambalajın arkasında özellikle alerjik durumlara karşı önlem olması açısından, tüketiciyi bilgilendirme amacıyla, ürünün içinde eser miktarda bulunması muhtemel olan maddeler belirtilir.
Kimya derslerinde olmazsa olmazımızdır. Hatta sloganımdır, nerdeyse dilime pelesenk olmuştur: "fenciyi fenci yapan grafik okuma yeteneğidir; ben grafiğe bakıyorum, grafik de bana bakıyor dersen senden fenci olmaz" cümlesini derslerimde çok sık kurarım, hatta belki bugün bile kurmuş olabilirim.
grafiklerin dilinden anlamak, verilenleri doğru yorumlamak ve değerlendirmek sorunun çözümü için çok önemlidir. Ezberci öğrenci ile muhakeme gücü yüksek olan öğrenciyi ayırt etmekte grafikli sorular iyi birer araçtır. çoğu ezberci öğrenci grafik okumakta yetersiz kalır ve soruyu çözemez. Benim de içinde grafik barındıran sorulara karşı zaafım vardır, pek severim grafikli sorular çözmeyi ve çözdürmeyi.
1. | ramazanaksoy | |
2. | Mustafa1652 | |
3. | engineer_0666 | |
4. | cilginturk71 |
Takip edilen yazar yok. |
O haberi ben de okudum, yalnız benim okuduğum içerikte bölüm başı maaliyetlerin nerdeyse 10 milyon tl yi bulması sebebiyle, yazın, haftanın yedi gününe yedi dizi uygulamasından vazgeçilip, daha sınırlı sayıda dizi çekileceğini ifade ediyordu.
En son izlediğim dizi yaprak dökümü olan biri olarak, bu haber dizi izlemeyen biri için, yani benim için çok da önem arz etmeyebilir, hatta mevcut dizilerden rahatsız olan, kaliteyi düşük bulanlar için iyi bir haber olarak da görülebilir ancak ekmek parasını dizi sektöründen kazanan kişiler için üzücü haber diyebiliriz.
Tabi bununla, bir bölüm için milyonlarca lira kazanan, aldığı paraları ne kadar hakettikleri tartışılır olan, şarkıcıdan, mankenden bozma başrol oyuncuları kastetmiyorum. Sırf başrol kadın ya da erkeği popüler biri seçtim, bu dizi tutar diye mantık yürütenlere, hiç mi akıl veren yoktur, anlamıyorum. Senaryo, müzik, yan roller gibi daha bir sürü öğe varken, iki çok güzel kadın ve erkek başrol seçtik diyip, izleyiciler kesin izler diye düşünmenin cezasını, Figüranından tutun, çaycısına, kameramanından tutun, makyözüne kadar, dizi sektöründe çalışan emekçi binlerce kişi var, bunlar çekiyor. Kalitenin düşmesi ancak maaliyetlerin yükselmesi, en çok işinde, gücünde olan bu kişileri zarara uğratacaktır.
İletişim | Künye | Reklam | Sitene ekle © 2024 MN Yazılım |