Türkiye'nin memur portalı |
Oturum aç Üye ol Parolamı unuttum |
emelkocaBu üye YazarBu üyenin profil sayfasına git |
|
|||||||
|
Yapılan kötü bir davranışın nasıl bu kadar ilgi çekip, iyi bir şey yapmış gibi insanın gözüne gözüne nasıl sokulurun ve toplumsal yapı olarak ne hâle geldiğimizin en yakın zamanlı örneğidir.
İnsanın ilk başta kendinden başlayarak, sevdiklerine, etrafındaki insanlara, hayvanlara, çiçeklere, doğaya, kullandığı eşyalara hak ettiği sevgiyi, saygıyı, anlayışı, toleransı, özeni, desteği vermesini ifade eden, kalpten gelen bir duygudur.
Değer vermek, önemsemektir; iyi ki varsın ve iyi ki evrende o kadar canlı içersinden sen beni bulmuşsun, ben de seni bulmuşum demektir; sana sahip olduğum için kendimi çok şanslı hissediyorum diyebilmektir; ona birşey olmasından korkmaktır; dualarında yer vermektir; iyi günde, kötü günde hep yanında olmaktır; varlığı ile mutlu olmayı bilmek, allah yokluğunu göstermesini dilemektir.
Aynen öyle, günümüz ekonomisinde tüm mesele, bütçe. Ne altın ne de doların hızına yetişmek mümkün değil. Evet maaşımızı dolarla almıyoruz, sayın eski bakanın sorusuna cevaben. ancak maaş dışında hemen hemen her şey dolar bazlı olduğu için aldığımız her ürün dolar üzerinden etiketleniyor. Son günlerde olağanüstü bir zam fırtınasına tutulmuşken, alım gücü düşük olanlar hepten zora düşmüşken, hâlâ bu tabloya rağmen herşey çok iyi gidiyormuşcasına, pembe tablolar çizmeye çalışanlara allah akıl fikir versin.
Kısa bacaklı, kısa tüylü, uzun gövdeli, bu nedenle sosis köpek olarak da adlandırılan alman kökenli dakhund cinsi köpeklere özel bir sempatim var. Nerde görsem, gidip sarılasım gelir ama tabi sarılmayı bırakın elleyemem bile. Ancak yarın bir gün müstakil bir evde yaşama şansım olursa, ilk fırsatta bahçeye bir kulübe ve içine de bu cins açık kahverengi bir köpek sahiplenmek hayalim var.
Kimyada asal olma, kimyasal tepkimelere karşı ilgisiz olma, tepkimeye girmeme, kendi kimyasal bağlarını kırıp, yeni bağlar oluşturmaya karşı eğiliminin olmaması durumunu ifade eder.
Örneğin periyodik cetvelin 8a grubundaki helyum, neon, argon, kripton, ksenon ve radon, soy gazlar ya da diğer adıyla asal gazlar, diğer maddelerle tepkime vermezler, aynı zamanda pasif olan metaller, altın, platin gibi çoğu kimyasal madde ile kolay kolay etkileşmezler.
Asallığın tersi, aktifliktir. Bir madde ne kadar aktifse, o kadar kolay tepkimeye girer.
1. | ramazanaksoy | |
2. | Mustafa1652 | |
3. | engineer_0666 | |
4. | cilginturk71 |
Takip edilen yazar yok. |
O haberi ben de okudum, yalnız benim okuduğum içerikte bölüm başı maaliyetlerin nerdeyse 10 milyon tl yi bulması sebebiyle, yazın, haftanın yedi gününe yedi dizi uygulamasından vazgeçilip, daha sınırlı sayıda dizi çekileceğini ifade ediyordu.
En son izlediğim dizi yaprak dökümü olan biri olarak, bu haber dizi izlemeyen biri için, yani benim için çok da önem arz etmeyebilir, hatta mevcut dizilerden rahatsız olan, kaliteyi düşük bulanlar için iyi bir haber olarak da görülebilir ancak ekmek parasını dizi sektöründen kazanan kişiler için üzücü haber diyebiliriz.
Tabi bununla, bir bölüm için milyonlarca lira kazanan, aldığı paraları ne kadar hakettikleri tartışılır olan, şarkıcıdan, mankenden bozma başrol oyuncuları kastetmiyorum. Sırf başrol kadın ya da erkeği popüler biri seçtim, bu dizi tutar diye mantık yürütenlere, hiç mi akıl veren yoktur, anlamıyorum. Senaryo, müzik, yan roller gibi daha bir sürü öğe varken, iki çok güzel kadın ve erkek başrol seçtik diyip, izleyiciler kesin izler diye düşünmenin cezasını, Figüranından tutun, çaycısına, kameramanından tutun, makyözüne kadar, dizi sektöründe çalışan emekçi binlerce kişi var, bunlar çekiyor. Kalitenin düşmesi ancak maaliyetlerin yükselmesi, en çok işinde, gücünde olan bu kişileri zarara uğratacaktır.
İletişim | Künye | Reklam | Sitene ekle © 2024 MN Yazılım |