Türkiye'nin memur portalı |
Oturum aç Üye ol Parolamı unuttum |
emelkocaBu üye YazarBu üyenin profil sayfasına git |
|
|||||||
|
Vücut yorulunca bazal metabolizma devreye girer ve insan uyur; bunun için evdeki yatak, otobüs, tren, çayır, çimen farketmez. Uyumak en temel fiziksel ihtiyaçlardan biridir. Bizzat kendim bir kaç gün üst üste sekiz saatten az uyumuşsam sinir küpüne döner, başım ağrır, kendimi çok huzursuz hissederim. Tabi ki yolculuklarda ev ortamı gibi rahat ve huzurlu bir şekilde uyumak mümkün değildir, ancak yolculuk bitip de eve ulaşıldığında, kendini yatağın huzurlu kollarına bırakıp, güzel bir uyku çekmek gibisi de yoktur.
Yılbaşı gecesi sırf heyecanını yaşamak için aldığım milli piyango biletini, onu da trt televizyonda canlı yayında yayınlamayı bırakınca ve amortiden üstüne de çıkamayınca yıllar öncesinden almayı bıraktım. Zaten Kendi emeğim ve çabam olmadan büyük beklentiler içine girmeyi kabul etmiyorum; zira Havadan gelen, havaya gider.
İş stresi, maddi sıkıntılar, hastalıklarla mücadale, gündelik dertler, toplumsal sorunlar vb. Sebeplerle psikolojik olarak yıpranan, yorulan, kendini köşeye sıkışmış hisseden kişinin kısa süreliğine de olsa tüm sorunlarından uzaklaşıp, kendini rahatlamış hissedebilmesi için kendine iyi gelen bir aktivitede bulunması durumudur.
Belki sinemada bir film izlemek, güzel bir restaurantta en sevdiği yemeği yemek, konsere gitmek, oltasını alıp balığa çıkmak, sevdiği arkadaşları ile akşam eğlencesine çıkmak, bir tura yazılıp günü birlik yeni yerler keşfetmek ya da en sevdiği arkadaşı ya da hiç tanımadığı biri ile saatlerce sohbet etmek gibi etkinlikler, kişiyi içinde bulunduğu huzursuzluk ortamından belli bir süreliğine çekip alır; kişi kendini daha rahat nefes alabilecek şekilde daha mutlu, daha enerjik hisseder, "ohh be dünya varmış" der.
Eskilerde mektup yoluyla, şimdilerde telefon, e-mail, sosyal medya gibi elektronik yollarla bir ya da birden fazla kişi ile iletişim ve etkileşime geçmektir.
1. | ramazanaksoy | |
2. | Mustafa1652 | |
3. | engineer_0666 | |
4. | cilginturk71 |
Takip edilen yazar yok. |
O haberi ben de okudum, yalnız benim okuduğum içerikte bölüm başı maaliyetlerin nerdeyse 10 milyon tl yi bulması sebebiyle, yazın, haftanın yedi gününe yedi dizi uygulamasından vazgeçilip, daha sınırlı sayıda dizi çekileceğini ifade ediyordu.
En son izlediğim dizi yaprak dökümü olan biri olarak, bu haber dizi izlemeyen biri için, yani benim için çok da önem arz etmeyebilir, hatta mevcut dizilerden rahatsız olan, kaliteyi düşük bulanlar için iyi bir haber olarak da görülebilir ancak ekmek parasını dizi sektöründen kazanan kişiler için üzücü haber diyebiliriz.
Tabi bununla, bir bölüm için milyonlarca lira kazanan, aldığı paraları ne kadar hakettikleri tartışılır olan, şarkıcıdan, mankenden bozma başrol oyuncuları kastetmiyorum. Sırf başrol kadın ya da erkeği popüler biri seçtim, bu dizi tutar diye mantık yürütenlere, hiç mi akıl veren yoktur, anlamıyorum. Senaryo, müzik, yan roller gibi daha bir sürü öğe varken, iki çok güzel kadın ve erkek başrol seçtik diyip, izleyiciler kesin izler diye düşünmenin cezasını, Figüranından tutun, çaycısına, kameramanından tutun, makyözüne kadar, dizi sektöründe çalışan emekçi binlerce kişi var, bunlar çekiyor. Kalitenin düşmesi ancak maaliyetlerin yükselmesi, en çok işinde, gücünde olan bu kişileri zarara uğratacaktır.
İletişim | Künye | Reklam | Sitene ekle © 2024 MN Yazılım |