Türkiye'nin memur portalı |
Oturum aç Üye ol Parolamı unuttum |
emelkocaBu üye YazarBu üyenin profil sayfasına git |
|
|||||||
|
Kişinin emeline ulaşması, elde etmek istediği her ne varsa buna sahip olması, varmak istediği noktaya ulaşması sonucunda ortaya çıkan rahatlatıcı duygu, tatmin olma durumu.
--Hep aynı tarz sevilen müzik tarzını dinlemek yerine hiç tarzınız olmayan müzikleri dinlemek
--geleneksel türk mutfağının dışına çıkıp hiç tatmadığınız dünya mutfakları lezzetlerini tatmak(mesela tayland mutfağı)
--fırsat buldukça imkanlar ölçüsünde yakın-uzak seyahatlere çıkmak, bilmediğiniz yerleri görmek
--kendi aile ve arkadaş çevrenizin dışına çıkıp, yeni insanlarla tanışmak
--hayata daha olumlu ve enerjik bakıp, bu çerçevede yaşamak
..
aslında hayatı kendi monotonluğundan çıkartıp, dinamik hale getirmek için yapılabilecek her şey hayatı renklendirir, yoksa hayat kendi deviniminde giderse hep aynı renkte kalır. Ancak çoğumuz -ben de dahil- hayatın kargaşası ve günlük uğraşlar içersinde sıkışıp kalmaktan, tek renkliliğe mahkum bir şekilde yaşıyoruz.
Manipülatif ağlama biçimidir. Duygu içermez, vicdan azabı ya da üzüntü duyulmaz, samimiyet yoktur; amaç sadece karşıdaki kişiyi aldatmaktır.
Doğuştan gelen bir takım avantajlara (varlıklı, eğitimli anne-babaya sahip olmak, huzur ve güven içinde büyüyüp yetişmek, darlık, sıkıntı, sağlık sorunu çekmemek, güzel, yakışıklı olmak gibi) sahip kişilerin bu avantajlara sahip olmadan doğanlara göre hayatta bir adım daha şanslı olduğunu belirten çok da tasvip etmediğim bir söz dizisi.
Zira mühim olan 1-0 önde olmak değildir; hayatta günün sonunda, tabire göre yenik başlayanların galip geldiği örnekler de fazlasıyla mevcuttur. Çünkü insan kendi şansını kendi yaratır, zekaya, yeteneklere, azme ve sağlıklı bir bedene sahip olan her birey o bir sıfırlık farkı rahatlıkla kapatabilir.
1. | ramazanaksoy | |
2. | Mustafa1652 | |
3. | engineer_0666 | |
4. | cilginturk71 |
Takip edilen yazar yok. |
O haberi ben de okudum, yalnız benim okuduğum içerikte bölüm başı maaliyetlerin nerdeyse 10 milyon tl yi bulması sebebiyle, yazın, haftanın yedi gününe yedi dizi uygulamasından vazgeçilip, daha sınırlı sayıda dizi çekileceğini ifade ediyordu.
En son izlediğim dizi yaprak dökümü olan biri olarak, bu haber dizi izlemeyen biri için, yani benim için çok da önem arz etmeyebilir, hatta mevcut dizilerden rahatsız olan, kaliteyi düşük bulanlar için iyi bir haber olarak da görülebilir ancak ekmek parasını dizi sektöründen kazanan kişiler için üzücü haber diyebiliriz.
Tabi bununla, bir bölüm için milyonlarca lira kazanan, aldığı paraları ne kadar hakettikleri tartışılır olan, şarkıcıdan, mankenden bozma başrol oyuncuları kastetmiyorum. Sırf başrol kadın ya da erkeği popüler biri seçtim, bu dizi tutar diye mantık yürütenlere, hiç mi akıl veren yoktur, anlamıyorum. Senaryo, müzik, yan roller gibi daha bir sürü öğe varken, iki çok güzel kadın ve erkek başrol seçtik diyip, izleyiciler kesin izler diye düşünmenin cezasını, Figüranından tutun, çaycısına, kameramanından tutun, makyözüne kadar, dizi sektöründe çalışan emekçi binlerce kişi var, bunlar çekiyor. Kalitenin düşmesi ancak maaliyetlerin yükselmesi, en çok işinde, gücünde olan bu kişileri zarara uğratacaktır.
İletişim | Künye | Reklam | Sitene ekle © 2024 MN Yazılım |