Türkiye'nin memur portalı

Seçeneklerin hiçbirinin sonucundan memnun olmama durumunda kişinin içine düştüğü ikilem.

Onu mu seçsem, bunu mu seçsem? Nasıl en az hasarla kurtulurum? Bu Ne yapacağını bilememe durumu, Bazen de çaresizlikten kaynaklanır. Sonucu ne olursa olsun, başa gelen çekilir diyip, kötünün en kötüsü yerine, kötünün en iyisinde karar kılmaya çalışılır.

İyi seçenekler arasında en iyisini seçmekte zorlanma durumunda ise kişinin karar alması daha kolay olacaktır. Keşke tüm kararsızlıklar bu şekilde olsa.

Basit, yalın ve az öğe barındıran şeylerle mutlu olmayı ifade eder.

Kahveyi şekersiz ve sütsüz, kıyafeti aksesuarsız, evi fazla eşyaya boğmadan, ihtiyaçtan fazlasını taşımayan, abartısız, kalabalıktan uzak, sadece ana bileşeni olan, ek katkısı olmayan şeyleri tercih etmektir.

Karşı taraftan ses çıkmaması, soru sorup cevap alınamaması, iletişim kanallarının sıfıra indirgenmesi, muhattap olacak kimsenin bulunamaması durumudur.

Aradığınız kişi ya da kişilere şuan ulaşılamıyor demektir.

Başkasının emeği üzerine çökme girişimidir, fikir, eser hırsızlığıdır.

Bu eylemi gerçekleştiren kişi, durum Açığa çıkmazsa, ben yaptım, ben buldum diye göğsünü gere gere o kapı, bu kapı gezer, fikri, eseri pazarlamaya, kendini öne çıkarmaya çalışır. Açığa çıktığında ise, aşırma yaptığını kabul edip, evet yaptım diyen var mıdır, bilmiyorum, sonuna kadar inkar etme taktiğini uyguluyorlardır büyük ihtimalle. Kişi baştan kendini neden bu durumlara sokar, bilmiyorum.

Küçük yaş grubunda ve daha çok edebiyat, tarih gibi sözel konularda etkili olabilecek bir anlatım türüdür.

Yoksa aldehit ve ketonları hikayeleştirerek anlatabileceğimi düşünemiyorum.

O haberi ben de okudum, yalnız benim okuduğum içerikte bölüm başı maaliyetlerin nerdeyse 10 milyon tl yi bulması sebebiyle, yazın, haftanın yedi gününe yedi dizi uygulamasından vazgeçilip, daha sınırlı sayıda dizi çekileceğini ifade ediyordu.

En son izlediğim dizi yaprak dökümü olan biri olarak, bu haber dizi izlemeyen biri için, yani benim için çok da önem arz etmeyebilir, hatta mevcut dizilerden rahatsız olan, kaliteyi düşük bulanlar için iyi bir haber olarak da görülebilir ancak ekmek parasını dizi sektöründen kazanan kişiler için üzücü haber diyebiliriz.

Tabi bununla, bir bölüm için milyonlarca lira kazanan, aldığı paraları ne kadar hakettikleri tartışılır olan, şarkıcıdan, mankenden bozma başrol oyuncuları kastetmiyorum. Sırf başrol kadın ya da erkeği popüler biri seçtim, bu dizi tutar diye mantık yürütenlere, hiç mi akıl veren yoktur, anlamıyorum. Senaryo, müzik, yan roller gibi daha bir sürü öğe varken, iki çok güzel kadın ve erkek başrol seçtik diyip, izleyiciler kesin izler diye düşünmenin cezasını, Figüranından tutun, çaycısına, kameramanından tutun, makyözüne kadar, dizi sektöründe çalışan emekçi binlerce kişi var, bunlar çekiyor. Kalitenin düşmesi ancak maaliyetlerin yükselmesi, en çok işinde, gücünde olan bu kişileri zarara uğratacaktır.