Türkiye'nin memur portalı

Oturum aç Oturum aç Üye ol Üye ol Parolamı unuttum Parolamı unuttum

emelkoca

Bu üye Yazar

Bu üyenin profil sayfasına git

2,651 entry 576 konu 364 puan
08.05.2024 18:20 son işlem tarihi takip etme takip et

astral seyahat

Üst entry, Aklıma, gözlerinin ardında (behind her eyes) netflix dizisini getirdi. Astral seyahatin tuzağına düşen, hem de aynı kişi tarafından, masum iki kadının hikayesi, hoş kadınlardan biri çok da masum olmayabilir. Yine de bunu haketmemişti. 6 bölümlük, minicik bir dizi. Çok spoiler vermeyeyim ama herşeyin düğümü, bu astral seyahatle çözülüyor. Dön, dolaş, gel ancak bedenine gireme, senden önce başkası girsin, mazallah kimseye vermesin dedirten bir durum. En iyisi hiç çıkmamak, ucunda gidip de dönememek var. Şakası bir yana, Zaten böylesi ancak dizi-filmlerde olur, ben bu astral seyahat denen olayı gerçeklikle pek bağdaşlaştıramıyorum.

08.05.2024 18:20
  1. kelime haznesi fakir olan insan

    Anlamını bildiğimiz, kullandığımız, hafızamızda depoladığımız tüm kelimeler kelime dağarcığımızı oluşturur. Ağaç yaşken eğilir misali, kelime dağarcığı küçük yaşlarda en hızlı gelişir ve artar. 18-20 yaşına kadar nerdeyse maximum seviyeye ulaşır. Tabi ki öğrenmenin yaşı yoktur. Her yaşta yeni kelimeler hazneye eklenebilir. Ancak bunun için kişinin çok okuyup, araştırıp, çaba göstermesi gerekir.

    Günümüzde yeni neslin özellikle bu konuda bizim nesle göre daha geride olduğunu gözlemlemekteyim. geçen dönem okuldaki tarih sınavında gözetmenlik yapıyorum, bir Öğrenci sorunun cevabından bağımsız, bir soruda geçen "kap kacak" kelimesinin anlamını bana soruyor, Ki bu aklımda kalan bir örnek sadece.

     
  2. yapıştırmak

    Bir maddeyi, kağıt, kumaş, ahşap, seramik gibi bir yüzeye, doğal ya da kimyasal(sentetik) yapıştırıcı maddelerle, yüzeyden ayrılmayacak bir şekilde sabitleyip, yüzeye tutunmasını sağlamaktır.

     
  3. yoğurt mayalamak

    Nerdeyse Bir yıl boyunca, annemin yoğun ısrarları üzerine, taze inek sütü bulacağım, süzüp bir güzel kaynatacağım, ılıyınca da mayasını koyup, üzerini mantolayıp mayalanmasını bekleyeceğim ve böylece taze ev yoğurdu elde edeceğim diye çırpınıp durdum. Hep bu sefer bırakacağım, olmuyor dedim ancak devam ettim, ancak sonunda hazır, market yoğurtlarına geçtim. Hatamın nerde olduğunu biliyorum, parmaklarım sıcağa dayanıklı olduğundan mayayı koymak için uygun sıcaklığı ayarlamıyorum, bir de burda inek sütü diye satılan sütlere güvenmiyorum, suyunu çok katıyorlar herhelde. Bu sebeplerle bir türlü kıvamlı, anneminki gibi yoğurt elde edemeyince pes ettim. Halbuki bu ellerle ünivesitede her gün kaç farklı deney yaptık, hepsi tam sonuç, ancak iş evde yoğurt mayalamaya gelince utanarak söylüyorum, yapamadım. Yoksa hazır paket yoğurtlarının tadı, ev yoğurtlarının tadının yanından geçemez, farkındayım, ancak olmayınca olmuyor.

     
  4. tersinme

    Kimyada tersinme, ileri yönde gerçekleşmeye başlayan bir tepkimenin, aynı zamanda geri yönde de ilerlemeye başlamasını ifade eder. Böyle tepkimeler "tersinir tepkime" olarak adlandırılır.

    Sadece ileri yönde gerçekleşenler ise tersinmez tepkimedir. Tersinir tepkimelerde ileri ve geri yönde gerçekleşen tepkimeler eşit hıza ulaştıklarında tepkime dengeye ulaşır. Denge tepkimeleri de kimyada çok önemlidir.

     
  5. teselli etmek

    Kendi kendimi teselli etmeyi daha iyi bilirim, ancak iş başkasını teselli etmeye geldi mi yapamam. Kendimi en zayıf gördüğüm konulardan biridir, birini teselli etmek. belki de empati gücüm yüksek olduğu için ya da en zor anda bile mantıklı düşünmeyi bildiğimden, o an ağlayan, acı çeken kişiyi gördüğümde ben de onun duygularına bürünüyorum ve ağzımdan "her şey iyi olacak, dert etme, bak en kısa sürede nasıl da düzelecek herşey, böyle ufak şeylere canını sıktığına değmez" gibi inanmadığım cümleler çıkmıyor. Yanında öylece dikilip, varlığımla destek olmaya çalışırım, o da ne kadarlık bir etkisi olursa artık.