Türkiye'nin memur portalı

Diyarbakır mitinginde ağzına almıştır.

Bu arada kendisi istanbul büyükşehir belediye başkanlığına adaydır.

İlginç tabi.

ortamın yine şenlendiği, milli duyguların hamasete dönüştüğü bir diğer başlık.

millet gururuna yedirememiş hele bakın şu olaya.

çok ilginç bir şey şu milliyetçilik yahu. hollanda'ya kızıp portakal kesen, fransa bayrağı diye hollanda bayrağı yakan tipler gerçek anlamda komikler.

olayın kahramanı izlandalı gazetecinin olayı nedir bilmem. kişisel husumet için fazla genel,

milli bir tepki için fazla şık bir hareket olmuş. ne mesaj vermek istediğine takıldım ben. eğer emre'ye bok demek istemişse fırça boku temizlemeye yarayan bir alet olduğu için saçma olmuş. eğer bizdeki "külahıma anlat" muhabbeti gibi, bu izlandalılarda da "fırçama anlat" muhabbeti varsa güzel. ama zayıf bir ihtimal. emre denen hanzo ne konuşabiliyor ki ne anlatsın? bence mikrofon sanıp konuşursa arkadaşlarla iyi maytap geçeriz diye düşünnmüş olabilir. malum, futbolcu milletinin de eğitim ve zeka seviyesi ortada.

kısacası ben savaş çıkaracak kadar ağır bir tahrik görmüyorum bu olayda. şimdilik izlandalı kadın turistlere tecavüz ederek, (tabi pasaportundan teyit etmek şartıyla) ya da erkeklerin (yine pasaporttan teyit ederek) mabadlarına cop vb. aletler sokarak yahut da ne biliyim testislerini olanca gücümüzle sıkıp istiklal marşı okutarak protestomuzu gerçekleştirmemiz yeterli olacaktır. onlara tavsiyem dünyanın en güzel milli marşını ezberleyip gelsinler buraya. eee, kolay değil, bizim yerli ve milli futbolcumuza fırça tuttular, karşılığı olmalı değil mi?? sakın karşılığını sahada, futbolumuzla veririz türü ağır ılıklık içeren ifadeleri kullanmayın. kalbinizi kırarım.

selam ve dua ile...

trollük müessesesinin en çok işlediği başlıklardan biri daha.

bir kere kız değil kadın,

aradaki ayrımdan yola çıkıp iğrençleşecekleri şimdiden uyaralım.

omo foronsozco'do do modom/motmozol oyromo vor diyecek olan çok bilmişler de onun bekareti vurgulamadığını bilsinler.

ayrıca, gelinlik kız da olmaz kadın da.

cinsiyetçi ve indirgemeci bir yaklaşım.

damatlık erkek diyorsanız ancak o zaman gelinlik kadın diyebilirsiniz. o zaman da size gözlerini belertip bakacakları da yadırgamamalısınız elbette.

gelinlik kız/kadın olmadığı gibi, analık tabiatı diye bir şey de yoktur. tıpkı, yaratılış/fıtrat gibi abuk ve anlamsız şeyler olmadığı gibi. dolayısıyla hiçbir kadın, analık içgüdüsü gibi saçma bir duyguya sahip değildir. evrimsel süreçte gelişen bir takım roller ve davranış kalıpları vardır o kadar.

başlıktaki "kız"a gelirsek, son derece normal bir laf etmiştir.

kimse yemek yapmasını bilmek/öğrenmek zorunda değil. hele hele, evlenip de mutfakta en az 3 çeşit yemeği her gün çıkarmak zorunda da değil. hatta hatta yemek yapmak kadınsı/kadına özgülenmiş bir görev olmayıp, karnı acıkan her insan kişisi karnını doyurabilmeli, ona buna yemek yaptırmak için uğraşmamalıdır. kendine hizmetçi arayan, kendine gerçekten bir hizmetçi tutmalıdır.

ulsgkc'nin sözlerine tamamen katılmakla beraber, sadece ifadeye itiraz edeceğim başlık. bu iddiayı ciddiye alıp cevaplamak bile zaman kaybı çünkü.

içişleri bakanlığı gibi mühim bir koltuğu işgal eden birinden çıkmış olması üzücü olsa da, şaşırtmayan bir ifade. hastalıklı bir psikolojik durumu gösteriyor. ancak bunun doğrudan başlık olarak açılmasına itirazım var. başlığı açan ice.man'in bu söze katılmadığını düşünüyorum. ancak sanki katılıyormuş gibi bir anlam ortaya çıkıyor. "pkk'nın istanbul'a ekrem imamoğlu ile sızması" demek yerine pkk'nın istanbul'a ekrem imamoğlu ile sızacağı iddiası" ya da "söylemi" olarak açılabilirdi. ha soylu denen adama hak veriyorsanız iş başka tabi. o zaman kendisinin içişleri bakanı olarak ne işe yaradığını/yarayacağını da cevaplamanız gerekir. mantık bunu gerektirir çünkü.

o değil de ne imamoğlu'ymuş arkadaş. helal olsun valla. adam 3 ayda 2 kere ve bileğinin hakkıyla kazanacak. herkese nasip olmaz böyle bir başarı. ahahahaa...

ayağına daş değmesin. merak etmesin, her şey çok güzel olacak...

spoiler

kendisine pek çok anlamlar yüklenen, ama gerçeğin bilinenden farklı olma ihtimalinin yüksek olduğu bir filozoftur.

bizde sanki bir allah dostu, evliyaullahtan sayılan, hakkında aksi söz edince hemen tansiyonların yükseldiği biridir celaleddin-i rumi. her şeyi olduğundan farklı ve görmek istediğimiz gibi görmeye alışık olduğumuz için daha çok süre yanlış tanımaya devam edeceğimiz biridir aynı zamanda.

benim için sorun değil ama, kendisine çok anlam yükleyen insanlar var. sanırsınız evrenin sırrı bu belhli fariside gizli de, herkes ondaki cevheri çözme yarışına girmiş, utanmasalar şefaat dilenecekler. erotik hikayeler yazmaktan çekinmeyen bir adamcağızdan çok fazla şey beklemek değil mi bu?

o arkadaşlara kötü haberlerim var. çünkü mevlana diyerek saygıda kusur etmedikleri bu arkadaşın moğol ajanlığından tutun da, dehriliğe varana kadar pek çok pürüzlü bir hayatı var.

bunlarla ilgili akademik çalışmalar da var elbet. işkembeden atıyor değilim.

anadoluda "yerli ve milli" bir ortam oluşturulmasının önündeki en büyük engellerden biri olduğunu bilseler, bu mevlana muhibleri ne düşünürlerdi acaba? hele hele hem türk milliyetçiliği taslayıp hem de mevlana gibi türk düşmanı bir adama muhabbet besleyenler, silkelenip kendilerine gelmeliler bir an önce.

ayrıca, kendisine allah dostu bir veli muamelesi yapanlar da itikadının bozuk olduğu gerçeğiyle yüzleşmeliler. sevene neden seviyorsun diyecek halimiz yok ama, bari tanıyın da ondan sonra sevmeye devam edin. insanlara bu hazreti savunurken de baltayı taşa vurmamış olursunuz böylece.

selam ve dua ile...