Türkiye'nin memur portalı

hepimizin malumu olan, uzun zamandır hayatımıza girmiş bulunan pepeçura namlı tatlının sözlük ana sayfasından gitmemesi için açılan kampanyadır.

şimdiye kadar çok dil döktük, gitsin istedik, bıktık falan ama yerine ne gelebileceği ihtimali üzerine çok durmadık sayın sözlük ahalisi. sol kısımdaki başlıklara bakınca durumun vahametini daha iyi anlayabilirsiniz.

alternatif olarak gelebilecek başlıklara bakın ve tehlikenin farkına varın;

reklam olduğunu düşünüdüğüm uygulama.

göremeyenler de adblock kullandıkları için göremiyor olabilirler. fikir sadece.

kendisi bir biliminsanı olsa ciddiye alınır, tartışılır ama fikrini söylemiş ne var ki bunda dediğim konu.

siz akşama kadar kendi face'inizden, tivitır'ınızdan sınırsızca saçmalarken o yapmasın mı? insan değil mi o? sanki hayranları veya kendisini takip edenler bu sözüne inanıp ona göre mi amel edecekler?

isteyen öyle düşünür, isteyen böyle düşünür, özgürlük bi'dir, herkesin dediğine kimse karışamaz bence.

tebessüm.

sosyolojik ve antropolojik bir olgudur.

nesiller arasında geçen süre çoğu zaman kuşak farkı, kuşak çatışması gibi kavramlarla beraber incelenir. iki nesil arasındaki zaman farkı, toplumsal algıda, görgüde, sosyal psikolojide ve toplumsal hafızada farklı tepkiler doğmasına neden olur.

konuyla ilgili değerli filozof teoman duralı'nın (yanılmıyorsam "sorun nedir" kitabında) güzel bir anısını okumuştum. yeni zelanda'da taksisine bindiği bir adamla muhabbeti ilerletmişken, taksicinin dedesinin orada pek sevilmeyen bir klana mensup olduğu ve kelle avcılığıyla meşhur birisi olduğunu öğrenir. adam soğukkanlılıkla dedesinin anılarını anlatmaya devam ederken teoman hoca da iki nesil arasında toplasan 50-60 yıl anca geçmesine rağmen nasıl olup da bu kadar hızlı bir şekilde dönüştüklerini anlamaya çalışır. bir kelle avcısının torunu olan bir taksi şoförü... belki dönüşüm bu kadar hızlı olmasa adam da dedesi gibi kelle avcısı olacak, en azından ona yakın birşey olarak yaşamaya devam edecekti.

hız evet...mühim bir olgu.

zaten hep sayıdan, rakamdan ibaret olanların bir kez daha karşılaştıkları acı gerçek.

katillerin gerçek bakış açısı bu işte.

istatistik bir veri sadece onlar için ölenler...