Türkiye'nin memur portalı

Her Sünni müslümanın içmesi gereken mübarek idrar.

Enes isimli sahabenin rivayetine göre;

'Ukl (veya Ureyne) kabilelerinden bazı kimseler Medine?ye geldiler. Medine' nin (havası onlara iyi gelmediğinden) karınları ağrıdı. Bunun üzerine Hz. Pey­gamber onlara, yeni yavrulamış develerin süt ve İdrarlarından İçmelerini tavsiye etti. Onlar da (zekat) develerinin bulunduğu yere giderek Hz. Peygamber'in saibüâhu emrini aynen yaptılar, zamanla iyileştiler. İyileş­tikten sonra, Hz. Peygamber'in bu hayvanlara bakan görevli çobanını öldürerek ümmetin beytü?I-malına ait zekat develerini alıp kaçtılar. Hz. Peygamber bu haber gündüzün hemen ilk saatlerinde kendi­sine ulaşınca onları takip etmek üzere adam gönderdi. Bu kişiler güneş yükse­lince, adamları yakalayıp getirdiler. Hz. Peygamber el ve ayak­larının kesilmesini emretti. Bunların gözlerine mil çekildi. 'Harre'denilen sıcak yere atıldılar, su istemelerine rağmen kendilerine su verilmedi.'

(ayrıca Burada Muhammed'in ne kadar şefkatli bir sevgi kelebeği olduğunu da görebiliyoruz değil mi sevgili mü'minaaat?)

' Yok artık ali Sami' diyecek zındıklar için Kütübi Sitte denilen 6 hadis kitabındaki benzer rivayetler aşağıda:

BUHARİ, Muharibin 16, 17,18; Diyat 22, Vudu 66, Zekat 68; Cihad 152, Megazi 36, Tefsir Maide 5, Tıbb 5,6,29

MÜSLİM, Kasame 9, (1671) TİRMİZİ, Taharet 55, (72), Etime, 38 (1846) EBU DAVUD; Hudud 3 (4364-4371) NESAİ, Tahrimuddem 7(7- 93-98) İBN MACE , Hudur 20, (2578)

Bu Mübarek şifa kaynağını İçmeyenler ne yapmak nereye varmak istemektedirler?

Selam ve dua ile...

Gerici zihniyetin olayı her zamanki gibi gerisinden anladığına güzel bir örnek olan proje.

Bu faydalı ve bir o kadar farkındalık yaratma amaçlı AB projesi bir kaç pilot ildeki okullarda uygulandı ve 2016'da bitti. İslamcılar yeni uyanmışlar. Günaydın diyelim ama korkmasınlar boşuna. Kimse onların çocuklarını gavurlaştırmaya, cinsini bozmaya, o çok ahlak timsali(!) ana babalarından koparmaya, erkek çocuklara etek giydirip dolaştırmaya falan çalışmıyor. İslamcıların hayalgücü ve fantazi dünyaları oldukça zengin olduğundan böyle şeyler yazıp söylemeleri, sonra da buna inanmaları vaka-yı adiyedendir.

Programın amacı, Geleceğin yetişkinleri ve topluma yön vericileri olacak çocuklara cahil ana babalarının kazandıramayacağı bir takım evrensel görgü kuralları ve anlayışları kazandırmaktan ibaret. Bizimki gibi kadının geri planda bırakıldığı, karnından sıpanın sırtından sopanın eksik edilmediği, erkeğin elinin kiri sayılan davranışları yapmasının bedelini canıyla ödediği geri kalmış toplumlar için son derece geç kalmış bir medeniyet dersi. Okuma fişlerinde 'ayşe yemek yap', 'oya soğan doğra' vb. gibi kadının konumunu salt çocuk doğurmak, yemek yapmak, evden dışarı çıkmamak, erkeğin kölesi olmak gibi alt metinleri zihin dünyamızda kazımak İslamcıları ve onların sırtından para kazanan uyanıkları elbette tırmalar, uyuz eder.

Ya erkek çocuklara ne demeli? Kadın karşısında hep güçlü olmasını öğütleyen, eve ekmek getirmekle vazifelendiren, eve ekmek getirdiği sürece her türlü ahlaksızlığı ve hayvanlığı yapmasına göz yuman, duygularını ifade etmesini eziklik sayan, erkek adam ağlamaz diye kodlayan, karşı cinsle arasına mesafe koyduran, onu bir cinsel objeye indirgeyen zihniyetten memnunsunuzdur tabi. Düzeniniz bu sayede devam etti yüzyıllardır.

Ortadoğu masallarıyla beyni ufalmış zihniyetten ne beklenir ki? Evrensel insan hakları yerine kimin yazdığı belli olmayan kitaplara, bilmem kaç 'karı' alıp bir o kadar cariye ile gönül eğlendiren meczuplara inanacaksanız buyurun devam edin. Sonra neden böyle zillet içindesiniz diye samimice soranlara da 'dıj güjlerin oyunları hep bunnar' demeye de devam edersiniz.

Selam ve dua ile...

memurlar.net sözlüğün sanal ortamda çok tanınır ve bilinir olmaması nedeniyle hakkında rahatça girilmiş entrilerden birine kurban giden gazeteci/yazar.

kaynağın kişinin mabadı olduğu haberlere sıkça rastlarız bu sözlükte. Spoiler müessesesi nedir, ne işe yarar, nasıl çalışır gibi sözlük yazarlığına giriş 101 seviyesindeki kuralları bile bilmeden, yahut bildiği halde umursamadan 'yazarlık yapan' tipler olduğu sürece de bu yanlışlık ve eksiklik sürmeye devam edecek.

Herneyse, başlıkta ismi geçen şahıs kimdir, ne işler çevirmiş, ne gibi yanlışlar yapmış bunu herkes bilmek zorunda değil. Bilinse bile, hakkında yukarıdaki taraflı ve suçlayıcı entri buraya yazılırken kaynak gösterilmesi gerekir.

Kaynağınız varsa, şu kaynağın verdiği bilgilere göre deyip kişi hakkındaki iddiaları sıralayabilirsiniz.

Eğer kaynağınız yoksa ya da belirtmemişseniz tehlikedesiniz demektir. Kanun karşısında hesap vermekten kurtulamazsınız. Eğer yukarıdaki iddialar (evet iddialar. Çünkü ortada bunların doğru olduğuna dair bir mahkeme kararı yahut herhangi resmi bir bilgi yok) asılsız ise, adı geçen şahıs bunun hesabını o sözlük yazarından sorar. Her türlü sorar. Ayık olunuz.

Burası pembe kıçınızın üzerinde oturup sağa sola, vara yoğa, dağa taşa sardırabileceğiniz bir ortam değil. Kamuya açık bu gibi yerlerde yazan herkes sorumluluklarını bilmeli, ona göre davranmalı. Yetişkin, akıl sağlığı yerinde, haklarını bilen ve kullanan, edimlerinin cezai sorumluluğunu alabilecek olgunlukla biriyseniz ne ala... Memurlar.net çoğu zaman hatta her zaman, bir yer sağlayıcıdan başka bir şey değil. İş büyüyünce aradan sıyrılıp sizi yargıyla baş başa bırakmaları işten bile değil.

Ayık olun, başınızı belaya sokmayın, birilerinin maşası olmayın, kendi fikriniz ve bilginiz varsa yazın yoksa kafa açmadan sessizce işinize bakın. Yoksa Üzerler bebeeem...

Selam ve dua ile...

Akılla ve insafla araları hoş olmayan, yalan ve dezenformasyon sevici İslamcıların halen iftiralarına maruz kalan vatansever ve vicdan sahibi ulu şair.

Evet, işini layıkıyla yapamayan suikastçıya sitem ettiği doğrudur. Ancak, ittihatçıların 'icraatlerini' görüp pişman olmuş değildir. Kendisi dosdoğru bir ahlak ve insanlık ideali sahibi olduğundan elbette ittihatçıların da yanlışlarını eleştirmiş, daha iyiye daha güzele doğru yol almaları noktasında tavrını ortaya koymuştur. Kul tabiatlılar, haliyle onun bu erdemini anlayamazlar. Hoş, Erdem nedir onu da bilmezler ya...

Oğlunun papaz olması üzerinden kendisine laf çarpmaya kalkanlar, umarım kendi çocukları ile aynı kaderi yaşarlar. Kişinin kendi tercihini anasına, babasına bağlamak en hafif tabiriyle ucuzluk, paçozluktur. Ancak bir islamcının aklına gelir böyle belden aşağı vurmalar, ad hominem yapmalar iftira atıp hakaret etmeler... Sanki kendileri bütün dinleri inceleyip en doğrusunun İslam olduğuna karar verip öyle Müslüman olmuşlar gibi, ana babalarının dinini körün bellediği gibi bellemekten başka bir halt yapmışlar gibi, aklını fikrini özgür iradesini kullanarak başka din seçmiş birini hakir görme cüretini göstermekten çekinmezler.

Ve yine evet, Mka diye kısaltıp kokuşmuş ağızlarıyla ismini kirletememelerinin isabet olduğu, söylerken şekilden şekile girdikleri ulu komutan Mustafa Kemal Atatürk'ün en sevdiği, örnek aldığı şairlerden biridir. Bu da onu sevmemize yeter de artar zaten. Ancak kuru kuru değil harbi harbi şair olduğu için kendisine sevdamız katmerlidir. O da harbi şairliğiyle İslamcıların en meşhurlarını tokatlamayı bilmiştir zaten. Başta Mehmet Akif olmak üzere, üstelik öyle zor zamanlarda, pek çoğuna ağzının payını verip evlerine yollamışlığı vardır hazretin. Mübarek insan böyle olur. İnanmayan için evvel zaman yazdığım şu entriye bakabilir. Okuyun da şiir görün şair görün, secde edin. Ahahaha...

Selam ve dua ile...

Kalplerimizin domates güzeli.

Bugün sonsuzluğa adım atmış iki gözümün çiçeği. İyi ki geçti bu dünyadan, iyi ki tanıdık onu, iyi ki...