Türkiye'nin memur portalı

Genellikle sosyal konularda paylaşımları olan, insan ilişkilerindeki gözlem yeteneğiyle öne çıkan, beyaz peynir ve kremalı bisküvi seven bir yazar.

Paylaşımlarını keyifle takip ediyoruz...

yapıldığı maddeye göre dileklerin kabul olabilitesi ne ölçüde değişiyor diye merak ettiren havuz.

Taş olunca ne oluyor, mermer olunca?

Belli ebatlardan kasıt kaça kaç mesela?

"Arkası dönük" denmiş, fakat burada bir karmaşa ortaya çıkıyor. Şöyle ki:

Dileği tutarken mi arkayı döneceğiz yoksa taşı atmak için mi? Bu ikisinin sırası da çok önemli mi peki? İstediğimiz hareketten başlayabilir miyiz?

En önemlisi de dilek kabul oluyo mu??

Adının sözlükte yer almasının rektör olarak atanmasıyla ilgisi olduğu halde hakkında girilen iki adet entryden hangi üniversiteye rektör olduğu yazılmayan çiçeği burnunda rektör...

O kadar detay ve gereksiz bilgi arasında en önemli şeyin yazılmaması ilginç olmuş. İlle haberin linkine mi tıklamamız gerekiyor yani?

hacettepe üniversitesi'ne rektör olmuş efendim. Benden duyunuz...

"Aşık olacak kadar niye bekledin?" Diye sormazlar mı insana diyeceğim durumu ifade eden başlık.

Yahu insan kendi kendine gelin güvey olmuşsa burada suç kimdedir acaba? Aşk karşılıklı olunca, en azından karşılık bulunca güzeldir, eyvallah. Öbür türlüsü ızdıraptır ona da eyvallah. İyi de insan aşık olduğu kişiye, aşık olmadan önce durumu bir çaktırmaz mı? Karşısındakini insan yerine koyup bir kere konuşsa, aşık olup olmayacağına ondan sonra karar verse daha güzel olmaz mı? Belki tanısan sen de sevmeyeceksin, uzaktan uzaktan aşık olmak da neyin nesi o zaman? Hem aşık olunan kişinin de bunu bilmeye hakkı yok mu yani? Hem konuşma, bir şey paylaşma, ezik gibi geriden geriden yaklaş, gözünde büyüttükçe büyüt, sonra "aşkıma karşılık vermedi böhöö böhöö" diye ağla. Kusura bakma ama hata sende güzel kardeşim.

Hakettin suçlusun çünkü...

Yumuşatıcı da ekleyecek miyiz dediğim konu.

Hayır sonra ütülerken de sorun oluyo, o bakımdan...