med-czrBu üye YazarBu üyenin profil sayfasına git |
|
|||||||
|
dinci ve gerici bir müftü eskisinin sayısız çemkirmesinden biri.
bir kere orası müslüman türkiye'nin değil, türkiye cumhuriyeti vatandaşlarının kürsüsüdür.
bu vatandaşların arasında müslüman olduğu gibi, başka dinlere ve inançlara mensup kimseler de vardır ve olacaktır. cumhuriyetin temelleri salt müslümanlar için değil, hiçbir dinin boyunduruğunda kalmayan aklı ve vicdanı hür, evrensel hukuk normları önünde eşit yurttaşların huzur ve selameti için atılmıştır.
o kürsü, yobaz ve insanlık erdeminden nasibini alamamış sığ beyinlerin nefret saçabilecekleri bir yer asla değildir. su içmek gibi en insani ihtiyaçlardan birine hayvanca tepki gösterenlerin şov yaparak dini inançları siyesete alet etmelerine izin verilmemelidir.
hakka olan saygım nedeniyle, bu ilahiyatçı müftü eskisi milletvekilinin üşenmedim tbmm.gov.tr'deki biyografisine baktım. ne görmeyi umduysam onu gördüm, dolayısıyla şaşırmadım. yine de üşenmedim ve meclis faaliyetlerini inceledim. siz de spoiler'a tıklayıp inceleyebilirsiniz.
tahmin ettiğim gibi hep gündem dışı konuşmalar, söz almalari üç-beş cümlelik suya sabuna dokunmayan, mala davara faydası olmayan abuk subuk konuşmalar...
bir tane yasa teklifi yok, bir tane yasa teklifinde imzası yok, soru önergesi zeten yok, araştırma-soruşturma zinhar yok! bir de ne gerekçeyle olduğunu anlamadığım bir kefek üyeliği var hazretlerinin. kadın erkek fırsat eşitliği komisyonu yani. müftü eskisi olunca, hemen bu iş tam sana göre demişler sanırım. yeni türkiyeye yakışır bir tablo. oradaki birbirinden tutarsız konuşmalarını da okuyabilirsiniz. hele hele gündem dışı genel kurul konuşmaları tam evlere şenlik. tipik bir yobaz kafası dünyaya nasıl bakıyorsa öyle bakıyor, her konuşmasına uhrevi bir hava katıyor, sanki hala camide oturmaktan ayakları uyuşmuş, kıçları karıncalanmış cemaate vaaz ediyor. boş boş durum tespiti yapıp, klasik islamcılar gibi hiçbir reçete sunamıyor ya da zibilyon kez aksi ispatlanmış olan islamo-faşist goygoylara başvuruyor. ad hominemin allahını yapıyor kısacası.
onun gibileri burada savunanlar da ger dururlar mı hiç? ad hominem islamcıların bir silahı olmuş ne de olsa. neymiş, çin'de müslümanlara yapılan zulmü iktidara gelince yapacağız diyenlerin kürsüsüymüş... ben de yapayım biraz ad hominem haydi. çok sevdiğiniz rahmetli fesli'nin deyişiyle söylüyorum: çüüüüüüşşşşşş, oooohhaaa çüüüüüüşşşşşş.... siz çin'i doğu türkistan'ı bir kenara bırakın da, daha yakındaki yemen'i görün biraz. müslümanın müslümana yaptığı zulmü dile getirin bir. korkudan, suudileri kızdırmayalım diye kulağınızın üzerine yattığınız günleri unutalım mı? aranız bozulunca aklınıza gelen, onda da korkarak yalandan üç-beş kampanya yaparak andığınız o zavallı yemeni unutalım he mi? açlıktan ölen, günahsız o masumları görmeyip, kafir çinlinin yaptığını diline dolamak riyakarlara yakışır ancak.
bütün bunlar bir yana, şu "oruçlu ve mağdur" edebiyatını bir yana bırakın artık. kabak tadı verdi iyice. oruç olan sanıyor ki herkes biliyor ramazan ayında olduğunu, herkes her an birilerinin oruçlu olduğunun farkında. yok öyle bir dünya yavrularım. oruç tutmayan insan normal zamanda nasıl hissediyorsa, ramazanda da öyle hissediyor. valla bak, kendimden biliyorum. suyunu içmesi gerektiği anda içiyor, yemeğini yine acıkınca yiyor, canı sigara çektiğinde paketinden çıkarıp yakıyor ya da otlanıp yakıyor. ona ramazan değil çünkü. o senin gibi gün boyu hatırlamak zorunda olduğu bir oruç halinde değil. aklında ve gündeminde öyle bir şey yok çünkü, hiç olmadı ki olsun. kapiş? o nedenle her yiyip içeni gördüğünde "orucumuza saldırıyürler" diye karşılamak yerine bu şekilde düşünürsen insanlıktan uzaklaşmamış olursun. ama amacınız şov yapmaksa atış serbest tabi.
bu vesile ile tüm islam aleminin (tüm islam alemi bu sözlüğü okuduğu için) mübarek ramazanını tebrik eder, bu havada yaklaşık 16 saat aç susuz kalma başarısı gösterdiğiniz için sizleri kutlarım. insanlık dışı bir ibadet olan arap orucuna bu şekilde canla başla sahip çıkıyor oluşunuz da sosoyolojik bir vaka olarak incelenmeli ama. dünyanın düz olarak kabul edildiği bir dönemde, gün doğumu ve batımının yıl içinde çok değişmediği bir coğrafyaya özgü olarak uygulanmaya başlayan bu ibadetin bu kadar tutacağını bilseler sanırım daha insaflı olurlardı birileri ama, üzgünüm, aradığınız insafa ulaşılamıyor.
izlanda'daki bir kulu, 21 saat aç susuz kalırken, avusturalya'daki kulu yaklaşık 11 saatte aynı ibadeti yerine getiren bir yaratıcı bence var olamaz, olsa da çok şakacı falandır derim ama, siz yine de bana bakmayın. yarattığı dünyanın geoid şeklinde oluşu gözünden kaçmış sanırım, olsun.
her neyse, umarım fedakarlığınıza değer.
selam ve dua ile...
çoğu zaman sözlüğe yazma motivasyonum.
yıllar geçtikten sonra,
külleri eşeleyip nelerle karşılaşacağız kim bilir?
çok eğlenceli bence...
bazı şanslı kadınlar vardır, ya bir sinema filminde rol alır, unutulmaz olurlar; yahut da bir edebi eserde anılarak ölümsüzleşirler.
bu şiir de böyle bir şanslı kadın olan muazzez akkaya'ya yazılmış.
leyla erbil'in o kadar sıcak ve güzel şiirlere rağmen ahmed arif'i reddetmesi var bir de.
sanırım muazzez teyzemizin böyle bir şiirden haberi bile yoktu.
olsa da bir şey değişmezdi sanıyorum.
olmayınca sezai karakoç da olsanız ahmed arif de, olmuyor demek ki...
sanırım herkes halinden memnun ama. güzel olan da bu.
olabilitesi yüksek sevdalar yaşamanız dileğiyle...
türkçe konusunda oldukça hassas bir yazar.
bu yönüyle takdir edilesi.
entrileri de üst düzey farkındalık ve orantısız zeka barındırıyor.
gelgelelim, memurlar.net sözlük denilen ortamda adına açılan başlık ellanaz... nickinin ortasında, ella ile naz arasında alt tire (_) olması gerekiyor, ama yok. sistemsel bir hata olacağını sanmıyorum. başlığı rahmetli radore açtığı için buram buram özensizlik kokuyor. isim verip rencide etmek istemezdim ama radore bu konuda yalnız değil. kitlesel bir özensizlik var ortada.
insanın kendini ifade etme şeklini bile önemsemiyor, her şeyi ama her şeyi kendinize uyduruyorsunuz. ayıptır yahu...
kimse de fark etmemiş. ya da fark etmiş ama önemsememiş. en tehlikelisi de bu bence. zira, etraf sizin gibilerle dolu.
her neyse, siz sevgili romalıları doğru başlıkta toplanmaya çağırırdım ama, maalesef doğru başlık açılamıyor. burası da böyle bir yer işte...
12 saatte, yaklaşık 700 sayfa ile denediğim çelınc.
rahmetli stieg larsson'un "ateşle oynayan kız" kitabıydı.
önceki gün bitirdiğim cildinden sonra buna da bir giriş yapayım diye başlayıp elimden bırakamamıştım.
gece saat 22:00 sularında, uykum gelince yatarım diye başladığım kitap uykularımı kaçırmış, sabah saat 10:00 sularında kitabı bitirmiştim.
normalde hızlı okuyan biri değilim. öyle bir çabam da olmadı zaten bu kitapta. hatta bitmesin, heyecan biraz daha sürsün diye oyalanmak bile istedim. fakat her şey kendiliğinden gelişti. pişman da değilim.
1. | sim.ya | |
2. | maskov87 | |
3. | Levla Hanımm | |
4. | Levla Hanım | |
5. | İnsallahmemurum | |
6. | Feslo Hanım | |
7. | bolsuic |
Omayraaa | 116 yeni konu açtı Son konu 27.12.2023 14:31 - 161 yeni entry girdi Son entry 04.02.2024 14:56 | takip etme | |
İDAL* | 58 yeni konu açtı Son konu 05.11.2023 03:52 - 360 yeni entry girdi Son entry 17.11.2023 21:58 | takip etme | |
maskov87 | 131 yeni konu açtı Son konu 12.03.2020 10:23 - 3,974 yeni entry girdi Son entry 15.06.2020 10:05 | takip etme | |
sofestai | 113 yeni konu açtı Son konu 12.04.2018 15:41 - 1,638 yeni entry girdi Son entry 13.04.2018 09:48 | takip etme | |
science63 | 1,460 yeni konu açtı Son konu 07.02.2018 01:13 - 7,191 yeni entry girdi Son entry 07.02.2018 01:13 | takip etme |
İletişim | Künye | KVKK Aydınlatma Metni | KVKK Başvuru Formu | Çerez Kullanımı | Reklam | Sitene ekle © 2024 MN Yazılım |
|