Türkiye'nin memur portalı

Cem yılmaz'ın kankası. Cem yılmaz'ın çektiği bütün filmlerde oyna-ma-mıştır.

Boğaz'ın iki yakasını bir araya getiren herhangi bir vapurda, alelade bir şeyler yiyerek gerçekleştirilebilecek eylem.

Taze demlenmiş çay da bonus tabi.

Bizim gibi 3.dünya ülkelerinde sayıları pek çok olan kadın türüdür.

Sonradan görmelikten mi yoksa terbiye eksikliğinden midir bilinmez, bu türler hep saygı görmek isterler ancak kendileri bu saygının zerresine bile sahip değillerdir. İroni de burada başlar zaten. Olabildiğince kaba konuşup büyük küçük kimseye en ufak bir nezaket göstermeden en büyük saygıyı sırf "bağyan" oldukları için hak ettiklerini düşünürler. Şanslı dogmuslardır bir kere ve bunu sonuna kadar kullanmak isterler.

Yol vermezler mesela en basitinden. Kapı açmazlar. "Bağyanlar önden" lafını ezberlemiş, başka da bir şeyi ezberleme zahmetine girmemislerdir.

Spontan yaşarlar hayatı. Herşey emirlerine amadedir çünkü. En azından öyle sanırlar.

Günün birinde de kendileri gibi bir hödükle evlenirler adet yerini bulsun diye. Sonra da kendileri gibi küçük hödükler üretme işine girerler.

Sinir bozarlar kısacası...

Yazılacak her şeyin yazılmasının ardından yazacak bir kelime bile bulamazken bu entry'i nasıl ve neyle yazdığımı anlamadığım konu başlığı.

Ama okudum cidden. Yalan yok.

İlk okunduğunda farklı şeylerin akla gelmesine sebep olan, açıklamayı görünce ben de ne kadar homo economicus'um böyle diye hayiflanmaya sebep olan konu.

Kar olarak anladım ben çünkü. Hani iktisatta müteşebbisin geliri olan şey, benefit...